Aslında hepimiz yalnızız bu dünyada! En yakınlarımız dahi çok zor bir günde yanımızda olmayabilir; hatta tam karşı cephede olabilir! Ama aziz bir kimseden çok zor bir günde büyük ve değerli yardımlar görürseniz bunu sakın unutmayın! En kötü zamanlarda dahi böyle kimseler olmamış değildir; kendi canını dahi hiçe sayabilen…
Et-Kemik gün gelecek çürüyecek! Gün geldiğinde çürümeyecek olanlara yatırım yapın; gerisi zaten sizin değil varisinizindir!
Dünya günümüzde çok farklı bir yere gidiyor! Kimse sonrasını öngöremediği için adına ‘Teknolojik Tekillik’ deniyor! Birde Oswald Spengler’ın İkinci Dindarlığı var! İkinci Dindarlık zaten sanayi devrimi boğucu ve insanlık dışı olduğu için ortaya çıkıyor ve üstüne yapay zekalar bedeni olan ruhları farklı kabuslarla tehdit ediyor gibi!
Grekoromen medeniyetin çöküşünün işaretlerini daha milattan önce 2. Yüzyılda yaşayan tarihçi Polybius’ta görebilirsiniz! Roma Cumhuriyetinin son yüzyılında köle ayaklanmaları da çıkmıştı ama bastırabildiler! Konstantin’den itibaren ise bastırılan Pagan Grekoromen medeniyet oldu; imparatorluğun doğu yarısı dönüşürken batı yarısı yerle yeksan oldu! Şimdi gene benzer bir dönemi yaşıyoruz! Nietzsche, Oswald Spengler ve Unabomber gibi batılı mütefekkirler batı medeniyetinin çürümekte olduğunu ve sanayi devriminin de insan topluluklarını mahvettiğini anlatmaya başladığından bu yana uzun zaman geçti! Transhümanizmden bahsediliyor şimdi de! Zaten Malthus ve Darwin çok uzun süredir terör estiriyor! Ama düşlenen ütopya olduğunda ortaya çıkan distopya oluyor! Peki distopya düşlediklerinde sonu ne olur sizce? Zaten madde aleminde birçok zaman günün canavarı da kahramanı da ‘Öngörülemeyen Sonuçlar’ olmuyor mu? İnsan türü sandığı kadar zeki değil! Bizi Gorillerden ve Şempanzelerden ayıran en büyük özellik onların aksine bilgiyi biriktirebiliyor ve aktarabiliyor olmamızdır! Var ya ‘Evdeki hesap çarşıya uymaz’ diye bir söz… Hepimiz zaten geçiciyiz bu dünyada; sefa sürsek de cefa çeksek de… Zaten bu dünyaya fırlatılmış bulduk kendimizi ve deyim yerindeyse başı kesik tavuk gibi dolanıyoruz! Hele de günümüzde yolumuzu inanılmaz şaşırmış durumdayız! Zaten binlerce yıllık dünya mirasını çöpe atıp son birkaç yüzyılın dogmalarına yapışmayı başka ne açıklayabilir ki…