SPASTİK ENGELLİLER FEDERASYONU BAŞKANI MURAT ARSLANHAN:
‘ENGELLİ BİREYİN SORUNU İNSAN HAKLARI SORUNUDUR’
Dünya Cerebral Palsy Farkındalık Günü’nde, Yalova ‘yeşil ışık’ yakacak.
..”Engellilerin sorunları salt, ekonomik yaklaşımlarla, maaş bağlamak gibi açılımlarla çözülemez, sosyal, kültürel, siyasal hakları verilmeden, engelliyi birey olarak kabul etmeden, ne yoksulluktan ne de yoksunluktan kurtarabiliriz. Tek başına yasal düzenlemeler, sorunları çözmez, tam tersine sorunların çözümsüzlüğünü de içinde barındırır.”
Haber \ Büşra GÜNDÜZ
Spastik Engelliler Federasyonu ile Yeni Yaşam Engelliler Derneği tarafından düzenlenen Dünya Cerebral Palsy Farkındalık Günü etkinlikleri, Yalova’da 6 Ekim Cuma günü kutlanacak. Cevdet Aydın Parkı’nda saat 14’te düzenlenecek olan etkinlikte; katılımcılar, yeşil giyinerek farkındalıklarını ortaya koyacaklar.
‘TOPLUMSAL FARKINDALIK YOLUNDA SIKINTILAR YAŞANIYOR’
Cerebral Palsy’le ilgili bilgiler veren Spastik Engelliler Federasyonu Başkanı Murat Arslanhan, şunları anlattı: “Dünyada Cerebral Palsy ile yaşayan yaklaşık 18 milyon insan var. Her 8 saatte bir Cerebral Palsy’li bebek dünyaya gelmektedir. 350 milyon insan ise Cerebral Palsy sendromlu bir çocuk veya yetişkinle yakın ilişki içerisinde. Ülkemizde de toplam 9 milyon engellinin büyük bir bölümü spastik bireyler oluşturmaktadır. Cerebral Palsy, bebek ve çocuk beyninde oluşan bir hasara bağlı kalıcı duruş, hareket ve denge kusuru olarak tanımlanmaktadır. Beyindeki zedelenme ilerleyici değildir, ancak çocuğun yürüme, denge kurma ve hareketlerindeki güçlük zamanla artabilmektedir. Bununla birlikte, beyin veya beyinciğin sağlam kalmış alanlarında eğitim ve rehabilitasyon uygulanarak bu alanlara işlevsellik kazandırılabilmektedir. Yani, halk arasında ‘spastik çocuk’ olarak bilinen Cerebral Palsy’li çocukların, doğru bakım, tedavi ve eğitimle yaşamlarını diğer bireyler ile birlikte, toplumla iç içe bir şekilde eşit ve onurlu bireyler olarak sürdürebilmeleri mümkündür. Türkiye Spastik Engelliler Federasyonumuz, bütün spastik bireylerin sosyal, ekonomik, kültürel, sportif, hukuki ve mesleki yönden topluma ve çalışma hayatına kazandırılması, ortak hak ve menfaatlerinin korunması amacı ile 2005 yılında kurulmuştur. Spastik bireylerin hakları için mücadele veren ve bu alanda ülkemizin çeşitli bölgelerinde çalışmalar yapan Spastik derneklerin en üst çatı örgütü Türkiye Sakatlar Konfederasyonu’nu oluşturan 5 federasyondan birisidir. Engellilere ve insan haklarına yönelik uluslararası sözleşmeler ışığında tüm yasal düzenlemelerin yapıldığı ülkemizde, hala daha toplumsal farkındalık yolunda sıkıntılar yaşanmaktadır. Toplumumuzun yüzde 55’i engellilere acıma hissiyle bakmakta, yüzde 21’i engellileri önemsememekte, yüzde 10’u engellileri toplumun sırtında yük olarak görmekte, Toplumun yüzde 70,’lik büyük bir bölümü engelli komşu istememektedir.”
‘ENGELLİ BİREYİN SORUNU, İNSAN HAKLARI SORUNUDUR’
Cerebral Palsy farkındalığından bahseden ve bugünde herkesi yeşil giymeye, yeşil ışık yakmaya davet eden Arslanhan, “Sizlerin de gücüyle Cerebral Palsy ile yaşayan çocuklarımızın, gençlerimizin ve ailelerimizin hayatlarını kolaylaştıracağımıza inancımız tamdır. Bildiğiniz üzere dünya genelinde yeşil Cerebral Palsy rengi olarak kabul görmektedir. Bu bağlamda Cerebral Palsy farkındalığı için yürüttüğümüz tüm etkinliklerde yeşil rengini kullanmayı önemsiyoruz. Yeşil giyinin, yeşil giyinerek, yeşil takarak Cerebral Palsy farkındalığına dikkat çekin. Logonuzu yeşil yapın, firmanızın logosunu veya profilini bir günlüğüne yeşil yapın. Yeşil ışık yakın, 6 Ekim haftası boyunca kurumunuzun veya evinizin bahçesini yeşil ışık ile aydınlatın. En büyük gayretimiz biricik çocuklarımızın hayatta daha fazla yer almalarını sağlamaktır. Engelli bireyin sorunu bir insan hakları sorunudur. Engellilerin sorunları salt, ekonomik yaklaşımlarla, maaş bağlamak gibi açılımlarla çözülemez, sosyal, kültürel, siyasal hakları verilmeden, engelliyi birey olarak kabul etmeden, ne yoksulluktan ne de yoksunluktan kurtarabiliriz. Tek başına yasal düzenlemeler, sorunları çözmez, tam tersine sorunların çözümsüzlüğünü de içinde barındırır. Önemli olan o yasaların sokakta ve sokaktaki kişi tarafından ne kadar algılanabildiği ve uygulanabildiğidir. Engelli bireyin yaşadığı sosyal dışlanma, eşitsizlik, ayrımcılık gibi sorunlar, diğer dezavantajlı grupların yaşadıklarından ayrı düşünülemez” dedi.
