Osmangazi Köprüsü milli servet; öyle değil mi?
KÖPRÜNÜN YANI BAŞINDAKİ ÇARPIK YAPILAŞMAYA DİKKAT!
………………..
Osmangazi Köprüsü.. İki ayaktan oluşan (Dilovası ve Altınova), 2 bin 682 metre uzunluğunda, 35,95 metre genişliğinde, 252 metre yükseklikte olan bu asma köprüden sadece geçtiğimiz 2024 yılında 19 milyon 464 bin 305 araç geçiş sağladı. Nurol, Özaltın, Makyol, Astaldi, Yüksel, Göçay Konsorsiyumu’nun yapımını üstlendiği, 2010 yılında yapımına başlanıp 2016 yılında (bundan 9 yıl önce) kullanıma açılan Osmangazi Köprüsü, Marmara Bölgesi’ni Ege Bölgesi’ne yaklaştırmak amacıyla inşa edilen Türkiye’nin en uzun, dünyanın dördüncü en uzun açıklıklı asma köprüsü. Resmi işletme süresi 19 yıl 15 gün olan Osmangazi Köprüsü’nün kamuya devri 2035 yılında gerçekleşecek. Köprünün kullanıma girişi ile körfez geçişi 2 saatten 6 dakikaya düştü. Köprünün maliyeti 1,4 milyar dolar, köprü ve otoyolun tamamının maliyeti 11 milyar dolara ulaşırken bu maliyetin tamamı Otoyol A.Ş tarafından karşılandı.
Yalova-Altınova tersane bölgesinde yatırımlar 2003 yılında başladı ve yaklaşık 1,5-2 yıl sonra ilk geminin üretimi sağlandı. 2005’ten 2025’e; geçen 20 yıllık süreçte yatırımlar büyüdükçe yapılaşma da ilerledi. Zaman zaman ciddi sıkıntılar yaşandı; şikayetler oldu, eleştiriler yükseldi. Son olarak yatırımların ucu geldi, Osmangazi Köprüsü’nün, milyarlarca dolarlık milli serveti oluşturan köprünün Altınova ayağına kadar dayandı. İşin traji-komik tarafı, milyarlarca dolara mal olan köprünün Dilovası ayağında yapılaşma; çekme mesafesine, kıyı-kenar çizgisine uygun ilerledi. Köprünün ve insan yaşamının güvenliği koruma altında tutuldu. Ancak her ne hikmetse, Osmangazi Köprüsü’nün Yalova-Altınova ayağında kurallar hiçe sayıldı. Tersane inşaatları neredeyse köprünün korkulukları ile iç içe geçti, yapılaşma son derece tehlikeli boyutlara ulaştı.
Şimdi doğal olarak; başta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkilileri olmak üzere, devletin üst düzey sorumlularına kamu adına, kamu vicdanı adına soruyoruz: Geçtiğimiz günlerde Yalova’daki bir özel hastaneye, son derece haklı olarak, ‘tıbbi atıklarla evsel atıkların bir arada depolanmasından ötürü’ hak ettiği cezayı yazan müdürlük yetkilileri, kendi görev tanımı içerisinde yer alan tersane bölgesindeki kimyasal atıkların 20 yıldır nereye ve nasıl taşındığını araştırmayacak mı? Raspa işlemlerinde denize ve toprağa verilen zararı yerinde tespit etmeyecek mi? Tersane inşaatlarında kıyı-kenar kanununa, koruma bandı kuralına uygunluğu denetlemeyecek mi? Osmangazi Köprüsü’nün içine kadar uzanan tersane binalarını görmeyecek mi?
62 yıldır Yalova’nın sesi olan HABERCİ olarak, bu güzel şehre ve memlekete hizmet veren HABERCİ olarak buradan Sayın Valimize, şehrimizin iktidar-muhalefet her üç milletvekiline, yerel yönetimlerine sesleniyoruz: İlgili müdürlüğün gerekli denetim ve kontrolleri biran önce yapmalarını sağlayın; yapmıyorsa da neden yapmadığını sorgulayın. Kuruluşundan bu yana Yalova’ya gelen yatırımları destekleyen, başta sanayi olmak üzere tüm sektörlere desteğini ortaya koyan; ekonomiye, ihracata değer katan, katma değer sağlayan tüm gelişmelerin yanında olan HABERCİ olarak diyoruz ki; HİÇBİR YATIRIMCIYI DENETİMSİZ BIRAKMAYIN; KANUNLARA UYMAYAN, KENDİNİ DEVLETTEN ÜSTÜN GÖREN HER KİM VARSA HESAP SORUN. DEVLET ADINA HESAP SORUN, KAMU VİCDANI ADINA HESAP SORUN; AMA SORULMASI GEREKEN HESABI MUTLAKA SORUN!