Haber / Zeynep TAŞTAN
Hüdaverdi Aydın İlkokul’u 2/D Sınıfı Öğretmeni Demet Çeçen, çocukların atölye ortamında her türlü görsel materyali kullanarak sanat yoluyla kendilerini ifade etmelerine olanak sağlamakta olduğunu ve atölye çalışmalarıyla yaratıcılığı geliştirme, farklı, yeni malzemelerle düşünme ve düşünceyi görselleştirme egzersizleri yaptıklarının sonucunda ortaya çıkan ürünlerin harika olduğunu söyledi. Çeçen, “Her çocuk bir sanatçıdır, sorun büyüdüğümüzde nasıl sanatçı kalabileceğimizdir.Sanat; insanın duygu ve düşüncelerini en iyi ifade ettiği yoldur. Sanat eğitimi, insana çocukluktan başlayarak akıl yürütme, yaratıcılığını geliştirme, problem çözme, hayal kurma, el, zihin ve göz koordinasyonu geliştirme, oranlar arası ilişki kurma gibi pek çok beceriler kazandırır. Çocuğun hem zihinsel hem de fiziksel olarak gelişmesine yardımcı olur. Sanat eğitiminde amaç; sanatçı yetiştirmekten öte, kişinin toplumda bir birey olabilmesi, sosyalleşmesi, düşünme, kavrama, sorunların üstesinden gelme, üretme becerisi gibi pek çok özellikleri kazandırmaktır” dedi.
‘YARATICILIKTA SINIR TANIMIYORUZ’..
“Atık malzemelerle hem geri dönüşüm hem de yaratıcılık sağlıyoruz” diyen Çeçen, şöyle konuştu: “Bunlara televizyon, internet ve diğer medya araçları vasıtasıyla maruz kalırlar. Bu etkenlerin hayatlarına ne kadar çok girdiğini ve pandemi sürecinde çoğunlukla mecbur kaldıklarını da göz önünde bulundurarak, sınıfımızda her hafta iz bırakmış bir ressamla tanışıyor, yaşamını, çocukluğunu ve dünyaya bakış açısını kavradıktan sonra, onlar gibi şaheserler yaratıyoruz. Yaptığımız eserlere, doğadan, atık malzemelerden unsurlar katarak hem geri dönüşüm sağlıyor hemde yaratıcılıkta sınır tanımıyoruz. Biz çalışırken bize, Beethoven, Mozart, Bach ve Fazıl Say fonda eşlik ediyor. Okulun açıldığı ilk haftadan itibaren, pek çok tasarıma imza atan minik sanatçılarımızda gün geçtikçe, kendini kendine özgü ifade etme becerisinin, esinlenme, empati, duyarlılık ve anlayış gibi pek çok olumlu davranışın filizlendiğini görmek çok ümit verici. Aynı olumlu dönütleri, çocukların sadece okul değil aile yaşantılarında da sağlamış olmamız, veli okul iş birliği adına çok yapıcı bir adım olmuştur.”