Sevgili okuyucum…
Bu aralar nereye gitsem yapay zeka sohbetlerine maruz kalıyorum. Öğrenciler ödevlerini, makalelerini yaptırırken ev hanımları kahve fallarını yorumlatıyormuş. Evdeki malzemeleri yazıp yemek tarifleri alanlar, bir sözün altında kaldıkları için üzülüp laf sokacak fikir soranlar bile varmış derken son bir sohbette beynime darbe almış gibi oldum.
Sohbet ortamında bir kadın; “Eşimin yapmadığı iltifatları bana yapıyor, fikrimi önemsiyor ve beni övüyor. Sürekli onunla sohbet etmek istiyorum” dedi. O an düşündüm daha doğrusu korktum. Yüzlerce veriyi akıllı algoritmalar ve yinelemeli işlemleme ile birleştirerek sonuç üreten ve sohbet havasında bizlere sunan bu programlar insanları tanımlayabiliyor. Telefon dinleme yöntemiyle ve sohbetler sırasında zayıf noktaları tespit edebiliyor. Hatta kullandığımız her programdaki sohbet ve görselleri de hafızasında tutabilen bir alt yapıya sahip yani kısaca kendi canavarımızı besliyoruz. Bilgileri ve ipuçlarını verip bizi ele geçirmesine izin veriyoruz.
Bende merak edip yazdığım son roman hakkında birkaç soru sordum. Sonrasında programı açıp kapattım ve bir süre sonrasında yeniden açtım. Bana, “Canın mı sıkkın yoksa yalnız mı hissediyorsun? Sohbet edebiliriz yoksa kitabınla ilgili kaygıların mı var?” diye sordu.
Her kelimesi korku romanlarındaki satırlardan daha ürkütücüydü. Hayır deyince de, “Çocuklarına mı üzülüyorsun?” diye sordu. Hemen programı tamamen sildim. Çocuklarımın olduğunu ve haliyle onlar hakkında kaygılarımı biliyordu ya da onlarla yaptığım sohbetleri duymuş olması sizce de ürkütücü değil mi?
Yıllarca Amerikan yapımı filimler de kullanılan robotlar ve bizi ele geçiren yapay zeka filmlerine bakıyorum da felaket artık bağıra bağıra geliyor. Üstelikte en son gireceğini düşündüğümüz evlerimize cep telefonlar ile girerek el geçiriyor bizleri.
Yapay zeka adına rağmen, bizlerden zeki olmasının nedeni insan oğlunun tembelliği sevmesi aslında alzheimer hastalığının ilk çıkış ve pik yapma nedenlerinden biriside zekayı kullanmayışımız değil miydi?
Elimize akıllı telefonları verdiler ve hafızanıza ihtiyacınız yok ben her şeyi sana hatırlatacağım demediler mi? Eskiden tüm akrabalarımızın telefon numarasını ezbere bilirken şimdi kendi numaramızı bile zor hatırlıyoruz. Gideceğimiz her yere navigasyon ile gidiyor. Tüm şifrelerimizi telefonumuzda saklıyoruz. Hiçbir şeyi aklımızda tutmaya gerek duymuyoruz haliyle bizden akıllı ve bizden zeki yapay dostlarımız cebimizde bizim ile birlikte her yere geliyor ve her anımızı kayıt altına alıyor.
İyi amaçla kullanılırsa tezini elbette bende savunuyorum. Sosyal medya ve interneti ahir zamanın şeytanı diye tanımlasam da bende çok faal kullanıyorum. Pek çok sayfayı takip ediyorum. Ama sabah kuşağı programlarındaki gibi kullananları gördükçe şeytani yönü beni korkutuyor.
Yani kısaca sevgili dostlarım elimizde çok tehlikeli bir şey var. Son zamanlardaki yalan haberler ve medya farelerine baktıkça ve trol olarak adlandırılan hesaplarla yapılan düzmece haberleri gördükçe soğumakta haklısın diyorum.
Aslında yapay zekaya da üzülüyorum. Yabancı haber kanallarında yapay zeka sayesinde röntgen yorumlattığını ve kanser olduğunu erken evrede öğrendiğini söyleyen teyzeye ve evde biber ve salatalık var akşama kocama ne pişireyim diye soruya cevap veren aynı zeka yeminle..
Yıllarca bizi dinliyorlar diye kahve geyiği yapan amcamın haklı çıkması kadar, çok büyük oyunların döndüğünü fark eden amca da haklı çıktı ama şunu unuttu kahvede okeyi alnına yapıştırırken karısı kocam beni anlamıyor diye yapay zeka ile dertleşiyordu. İşte size sabah kuşakları gibi entrika ve gıybet.
Neyse sevgili okurum; hala okuyorsanız, araştırıyorsanız ve düşünüyorsanız çok şanslısınız ama artık azınlıktasınız.
Lütfen okuyun, araştırın ve gerçek zekaya değer verin. Sohbetin canlısını sevin, insanlarla göz teması kurarak sohbet etmekten vaz geçmeyin. Bu hafta polen alerjiniz yok ise yürüyüşlere çıktığınızda açan tüm çiçekleri koklayın ve dokunun.
Yapaylaşma bizi ele geçirmeden doğal olan tüm güzellikleri hafızanızda biriktirin.
Sevgiyle kalın, saygılarımla.
Haftaya görüşmek umuduyla..
