HABERCİ’nin 11 Mayıs Çarşamba günkü manşetiydi, ‘DEMİRYOLU.. NEDEN OLMASIN!’..
14 yıl önce, Osmangazi Köprüsü ve bağlantılı yolların ihale aşamasında yaşananları, o günlerde ilgili kurumların başındaki insanların açıklamalarını hatırlatma amaçlı Yalova kamuoyu ile paylaştık. Burada vurgulamak istediğimiz şuydu: Makine İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Direnç Özdemir’in sosyal medya hesaplarından duyurduğu ve yerel basında da yer alan ‘demiryolu bağlantısının Yalova-Çiftlikköy hattında da yaşam bulmasına yönelik’ açıklamaları aslında 14 yıllık yakın geçmişte yaşananlarla örtüşüyordu. Zira o tarihlerde ihalesi yapılan köprünün ortasından raylı sistem geçecek ve bu, Türkiye’de bir ilk olacaktı. Köprünün her iki tarafında araç ulaşımı sağlanacak, orta boşlukta tren yolu için raylı sistem oluşturulacaktı. Ancak bir anda proje değişti, demiryolu bağlantısından vazgeçildi. Şimdi; aradan 14 yıl geçtikten sonra, Çiftlikköy bölgesinde yapımı devam eden Makine İhtisas OSB’nin başındaki insan; bir vizyon, bir bakış açısı ortaya koyuyor, Yalova, bölge ve ülke ekonomisi açısından kritik önem arz eden demiryolu ulaşımına vurgu yapıyor. Mutlaka değerlendirilmesi, desteklenmesi ve Yalova’nın bir bütün olarak, tüm kurumlarıyla sahip çıkması gereken bir fikir, bir proje olarak görüyoruz.
……………………………………
Yalova’nın çok ilginç bir ekonomik yapısı var. İstatistiklere bakıldığında, tersaneler ve fabrikaların ihracatta yoğunlaştıkları dönemlerde farklı bir tablo ortaya çıkıyor. Her iki sektörde işler biraz durağanlaştığında ise Yalova bütününe yönelik ekonomik tablo bir anda sıradanlaşıyor. Hayatın normal seyrinde Yalova’nın yerel ekonomisi aslında hiç de iç açıcı değil.
Oysa..
İstanbul metropolünün hemen yanı başında, üç büyük şehrin kesişme noktasında bulunan butik Yalova şehri aslında çok rahat bir şekilde kendi yağıyla kavrulabilmeli ve bir iddia ortaya koyabilmeli. Yalova’nın batı bölgesi; Termal Kaplıcalar’ı, Çınarcık ve Esenköy’deki ormanları, yaylaları, gölleri ve şelaleleri ile turizm alanında tüm şehre yeter de artar bile. Altınova’da gün yüzüne çıkmaya başlayan tarih ve kültür turizmi, batı bölgesindeki turizm hareketliliği ile bütünleştiğinde Yalova şehri çok farklı bir yapıya bürünür.
Ve tabii bir de..
Gerek tersaneler ve fabrikalar gerekse kurulmakta olan OSB’ler Yalova esnaf ve tüccarını yok saymazsa, satın alımlar ve yan sanayiler Yalova odaklı değerlendirilirse, Yalova şehri, sadece bölgenin değil, ülkenin en gelişmiş, en gelecek vaat eden yerleşim alanlarından biri olur.
……………………………………
Hani defalarca şehrin planlamasına dikkat çekiyor, ısrarla ve inatla birbiri ile uyumlu ve sürekli üzerinde oynanmayan alt ve üst ölçekli planlardan dem vuruyoruz ya. Aslında planlama dediğiniz öyle çok da karmaşık, fazlasıyla siyasi ve bürokratik bir uygulama değil. Bunu, biz bu hale sokuyoruz. Planlamaya ilişkin ana felsefe neydi? 1- Koruma ve kullanma; yani planları oluşturduktan sonra hangi bölgelerinizi koruma altına alacak ve ranta kurban etmeyeceksiniz, hangi bölgelerinizde işaret edilen yatırımların vakit kaybetmeksizin yaşam bulmasını, hayata geçirilmesini sağlayacaksınız; bunlar çok önemli. 2- Planları sürekli tartışılır ve revize edilir hale sokmayacak, çok acil durumlar (olağan dışı nüfus değişimleri, devlet stratejisi, ülkenin ali menfaatleri vb.) dışında, kamu yararı bulunmayan hiçbir revize girişimine onay vermeyeceksiniz. Oysa biz ne yapıyoruz? Ankara’dan oldu-bittilerle; sürekli şehir planlarını tartışılır hale sokuyor, kamu hakkı gözetmiyor, korunacak alanlarımızı koruyamıyor, yatırım alanlarımızı kullanamıyor, değerlendiremiyoruz.
Özetle..
Planlama denildiğinde sadece şehrin 1/ 50 binlik üst ölçekli ya da 1/ binlik, 1/5 binlik alt ölçekli planlarından söz etmiyoruz. Nasıl ki bir aile, aylık bütçesini doğru planlamadan ay sonunu getiremez, evin babası evine ekmek götüremez ve tıkanırsa…
Yalova’yı bir ev, yönetenleri de evin anası-babası kabul edersek…
Şehrin yüzölçümü belli, nüfusu belli.. İhtiyaçlar ortada, mevcut ekonomik tablo (tersaneler ve fabrikaların ihracat rakamları hariç) hepimizin malumu.
O halde; ailenin büyükleri (vali, vekiller, yerel yönetimler, STK’lar) bir araya gelecek, Yalova ailesinin ve gelecek nesillerin daha güzel bir Yalova’da yaşayabilmeleri için ortak projeler üretecek, doğru yer ve zamanda, DOĞRU BİR PLANLAMA ile yepyeni bir 2023 vizyonu ortaya koyacak.
İşte biz HABERCİ olarak, aslında böylesine anlaşılabilir ve gerçekçi bir planlamadan daha doğrusu ‘yapılanmadan’ bahsediyoruz. Burada hassas nokta; iyi niyetli ve paylaşımcı olunması, kişisel ve kurumsal menfaatlerin tümüyle reddedilmesi, sadece ve sadece Yalova’nın ortak menfaatleri doğrultusunda adımlar atılması.
Bakalım başarılı olabilecek miyiz, Yalova’da böylesi sağlam bir yapının tesis edilmesinde etkin olabilecek miyiz; zaman gösterecek.
HABERCİ olarak bize düşen; yılmadan, bıkıp usanmadan doğruların mücadelesini vermek, sonuna kadar savaşmak olacak…
