Güney Amerika’da yer tembel hayvanları ve bir çeşit dişlek kedi, Kongo’da Mokele Mbembe ve Kasai rex, Kenya’da Nandi ayısı, Kamçatka’da Boz ayı dışında en az bir tür ayı daha, Kanada’da Waheela, dünyanın çeşitli yerlerinde insansı maymunlar ve devasa yarasalar…
Bunların en inkar edilemez olanı Tasmanya adasındaki Thylacine. Ortodoks bilime göre soyu 1936’da tükenen köpek benzeri keseli her ne hikmetse her yıl en az birkaç kez Tasmanya adasında görülüyor; birkaç kere Avustralya ana karasında görüldü, hatta Yeni Gine adasında bile görüldü. Böyle bir haberin altına yazılan bir yorumu okumuştum: Eğer Thylacine inkar edilemezse çok sıkı çevre koruma kanunları çıkar ve bu birileri için hiç iyi olmaz. Bu ayrıca kriptozoolojinin ortodoks bilim karşısında sansasyonel bir zaferi olacağı için iki etkisi olacaktır: Birincisi dünyanın her yerinde başka pekçok tür daha var, insanlar onları da aramaya çıkacaktır ve bir çoğu da bulunacaktır ki bu çevre koruma kanunlarının dünya çapında çok sıkılaşması anlamına gelecektir; ikincisi ise ortodoks bilimin otoritesi ve ona olan inanç sarsılacaktır, başka türlerin bulunmasıyla daha da çok sarsılacaktır ve en sonunda ortodoks bilimin sert bir şekilde reddettiği simya ve devridaim gibi pekçok alan çok daha revaçta olacaktır, kendileri ise saygınlıklarının ötesinde finans kaynaklarını bile kaybedecektir. Bu, Martin Luther benzeri ama çok daha hızlı gelişebilecek bir devrimin başlangıcını tetikleyecektir. Bu ana kadar pek çok çıkar sahibi zaten ciddi kayıplar yaşamış olacak; bundan sonrası ise insanlığın bir bütün olarak kazanacağı ama özellikle günümüz dünya düzeninin ve sahiplerinin kaybedeceği ciddi olayların başlangıcı olacaktır.
Küresel elit düzeni, şu anda inanılmaz bir güce sahip. Ama bu sonsuza kadar böyle olmayacak. Yüzyılımızın ikinci yarısının farklı olacağına dair şimdiden bazı işaretler mevcut. Dünya düzeni, prekaryalaşma ile büyük bir kumar oynuyor çünkü prekaryalaşma demek kaybedecek şeyi olmayan ve öfkeli geniş kitleler demektir ve başka şeyler de var. Yangtze Yunusları gibi bazı türler için çok geç kalmış olabiliriz ama en azından bazı türler için hala umut var. Günümüzdeki bilim kürsüleri katolik engizisyonunu hatırlatıyor bana. Çıkarlarını kolladıkları kişiler tarafından besleniyorlar ve kendi otoritelerinin de sarsılmasını istemiyorlar. Müthiş bir sansür mekanizması işletiyorlar. Darwin ve İklim değişimi tezi karşıtlıklarının arkasında belli güçler olmasa bugün bilebildiğimiz pekçok skandalı bilebilmemiz mümkün olmazdı. Makalelerde verilen istatistiki verilerin doğru mu yoksa düzmece mi olduğuna dair kanıt yok. Düzen, bilerek isteyerek pek çok yerde gerçekleri sansürlüyor. Çevrecileri birilerinin beslediği doğrudur. Ama zaten pekçok şey, düzen içi çatışmalar sayesinde bizim elimize ulaşabiliyor. İklim değişimi tezi nedeniyle çatışan Fosil Yakıt ve Yenilenebilir Enerji lobileri, mesele devridaim olunca birleşebiliyor ve çok daha sert bir karşılık verebiliyor. Düzen içi her kliğin ortak ve çatışan çıkarları mevcuttur. Dünya düzeni neden iklim değişimi ile ilgili bu kadar çalışırken kriptozoolojinin önünü kesiyor? Çünkü çok sıkı çevre koruma kanunları çoğu zaman endüstrilere zarar verir ama karbon vergisi gibi şeyler birilerine çok güzel kar ettirir. Palm yağı zararlı deniyor. Halbuki Palm yağının kökeni Afrika kıtasıdır ve burada binlerce yıldır kullanılmaktadır. Yağ palmiyesi plantasyonları için yokedilen ormanlar meselesi doğru ama neden zarar verdiğinden bahsediyorsunuz? Günümüzde kırmızı etin de üzerine çok gidiliyor. Karbon zararlı deniyor. Halbuki bilenler bilir, serada yetişen bitkilere daha hızlı büyüsün diye karbondioksit verilir. Dünyanın nüfusunun çok arttığı söyleniyor. Doğum trendleri şu andaki gibi giderse şimdinin çocukları yaşlandığında onlara bakacak kimse olmayacak.
Doğayı, ormanları, çevreyi ve hayvanları kurtaracak sayısız teknoloji mevcut. Hadi diyelim devridaim yalan, Trofim Lysenko’nun inkar edilen başarılarının kanıtı Sovyet istatistikleridir. Ama birileri enerjiyi ve temiz suyu da bilerek isteyerek pahalı tutuyor çünkü bu iki alanda inanılmaz karlar mevcut. Temiz su için enerji gerekli. Pik petrol, Pik doğalgaz, Pik uranyum, Pik yenilenebilir vs gerçekleştiğinde beni hatırlayın; önce sıcak füzyon çıkacak, sonra da diğer inkar edilen enerji kaynakları. Dünyada her yıl üretilen buğdayın önemli bir kısmının karın düşmemesi için yakıldığını da ekleyeyim. Kapitalist medeniyette herşey kardır. Aslında lüks ile ilgili değiller. Karlar ile ilgilenmelerinin nedeni günümüzde gücün kaynağının karlardan ve paradan geliyor olmasındandır!
Bu domino etkisi kimbilir kimleri etkileyecektir. Osmanlı’ya matbaanın gelişini geciktirenler kitapları elle çoğaltan geniş kesimlerdi, fetvalar işin sadece bahanesiydi. Şu anda da global anlamda aynı şey gerçekleşiyor: Ya onlar hariç herkes kaybedecek, ya da onlar hariç herkes kazanacak! Seçim sizin.
