‘VERGİLER YALOVA’DA ÖDENSİN; İLBANK PAYIMIZ ARTSIN’ DEDİK, ÇITLARI ÇIKMADI.. VARSA YOKSA; KOLTUK SEVDASI..
Şehrin seçilmişlerine, siyasilerine, bürokrasisine ve başta Yalova Ticaret ve Sanayi Odası olmak üzere tüm STK’larına açık çağrıda bulunup, ‘SESİNİZİ YÜKSELTİN, YALOVA İÇİN MASAYA YUMRUĞUNUZU VURUN!’ demiştik.
Son 20 yılda; tersaneler ve Osmangazi Köprüsü’nün yapımı ile ivme kazanan, sonrasında OSB’lerin yatırımlarını başlatması ile devam eden süreç, mevcut fabrikaların mahkeme kararlarını hiçe sayarak çarpık yapılaşması ile bugünkü noktaya geldi. Bir taraftan turizm imarlı arazilerin yeşil alana çevrilmesi, öte yandan kat sayısına takılı kalınarak bir türlü yaşam bulmayan ada ve parsel bazlı kentsel dönüşümün önünün tıkanması Yalova şehrini bir bütün halinde çıkmaza soktu. Son olarak yerel seçimlerin ardından sürekli borçların ve ekonomik tıkanıklığın konuşulması işleri iyice içinden çıkılamaz bir hale getirdi.
Seçim sonrası ilk haftalarda, mali tablosunu işte bu sözlerle özetliyordu; Yalova Belediyesi yetkilileri: “Kesintilerden sonra 40 milyon TL civarında aylık İlbank geliri olan Yalova Belediyesi olarak, bırakın rutin hizmet ve yatırımlarımızı sürdürmeyi, yaklaşık 1.400 civarındaki çalışan ve personelimizin (işçi+memur) vergi ve sigortalar hariç 60 milyon TL’ye yakın aylık ödemesini yapmakta zorlanıyoruz.”
HABERCİ olarak dedik ki: “Sıkıntılı dönemlerde tasarrufa gitmek ne kadar önemliyse, gelirleri artırmak da en az o kadar önemli. Çözüm sadece farklı alanlarda tasarruf ya da sürekli çalışanları işten çıkarmak veya eldeki arsa-arazileri satmak olamayacağına göre, gelirleri artırmanın yolları aranmalı. Bu noktada halkın seçtiği yerel yöneticiler olarak Yalova kamuoyuna seslenin; İller Bankası payının artması için dev kuruluşların vergilerinin Yalova’da ödenmesini sağlayın. Bu konuyu Yalova’nın gündemine alın ve mücadele edin”
Sadece belediye yönetimlerine değil; fabrikalara, tersanelere, OSB’lere ve buralarda iş yapan yan kuruluşlara defalarca seslendik, ‘VERGİLERİNİZİ YALOVA’DA ÖDEYİN!’ dedik. Şehrin seçilmişlerine, siyasilerine ‘SESİNİZİ YÜKSELTİN VE YALOVA İÇİN MASAYA YUMRUĞUNUZU VURUN!’ dedik; ama dinletemedik. Zira şehrin yönetiminde söz sahibi insanların bir bölümü yakınlarının fabrikalara, OSB’lere, tersanelere kesecekleri faturaların peşine düştüler, bir diğer bölümü ise yıllardır olduğu gibi üç maymunu oynamayı ve etliye, sütlüye bulaşmamayı tercih ettiler!
Sonuç; Yalova’nın bugün her alanda içinde bulunduğu açmaza bakıldığında nasıl bir sonuca gelindiğini hepimiz rahatlıkla görebiliyoruz; öyle değil mi?