Geçen gün düşündüm de,1919 doğumlu babamdan tarihi çok şey öğrenebilirdim. Sonuçta çok şey yaşamış bir tarihti aslında, çok geç baba olduğu için bizimle de istediğimiz kadar vaktimiz olmadı.
Olan vakitte de bende algı ve farkındalık bu kadar açık değildi.
Anlattıklarını anımsadıkça, aslında o kadar çok şey öğretmiş ki.
Bunları yaşadıkça ve idrak ettikçe değerini anlıyorum.
Yaş almak başka (yaş sadece kimlikte yazan bir rakamdır) Anlardan oluşan zamanın farkındalığını yaşamak başka. Herkesin bakış açısı, doğrusu farklıdır. Kime göre neye göre doğru sorusunun cevabı da, yaşadığınız olaylarda aldığınız memnuniyet ile ölçülüdür.
Düşünce güçü, düşüncelerimizin oluşturduğu hayatımıza çektiğimiz olaylar.
Olumlu düşüncelerimizi de, olumsuzları da yaratırız. Korktuğum başıma geldi dediklerimiz düşüncelerimizle oluşturduğumuz frekansın bize dönüşümüdür.
Düşünce kontrolünü öğrendiğimden itibaren, geriye dönüp baktım yaşadığım her şey tesadüfü olmayan yaratımlarımdı.
Hayatta her şeyin olumlu ve olumsuz karşılığı vardır.
Bunları siz seçersiniz iyi ya da kötü sağlık ya da hastalık korkaklık veya cesaret hangisini seçerseniz onu çoğaltır onu yaşarsınız.
Hastalıklardan bahsetmek istiyorum, stresin yarattığı hastalıklar, her organımızı yöneten negatif düşüncelerin, korkuların, endişelerin oluşturduğu hastalıklar, farkındalıkla çok uzun zamandır doktor ve ilaç kullanmıyorum. (Tabiki doğru, faydalı doktorlara saygım sonsuz) Başardığın her şey artık kanıtlanmış bilgidir. Çünkü bilmek ayrı uygulamak ayrıdır. Yıllardır yazılarımda videolarımda, seminer ve derslerimde bunu sürekli tekrarlıyorum.
Birçok konuda kitaplar okursunuz, okullar bitirirsiniz, ezbere dayalı giderseniz sadece başkalarının fikirleri ile kalırsınız.
Okuduklarınızı sorguluyorsanız, ileriye adımlara başlamışsınız demektir.
Mesela en anlaşılırdan bir örnek vereyim yemek tarifleri okursun çeşiti çok farklı olmasa da pilavı ele alalım, malzeme ile başlarsın ölçülere bakarsın ve yaparsın, herkes aynı malzeme ve ölçü kullandığı halde aynısını tutturamaz.
Bu okuduklarımızdan anladıklarımızla da geçerlidir. Herkes aynı şeyi okusa da anladığı farklıdır. (Anlamak istediği ile anlayabildiğini de karıştırmamak lazım)
Sabit fikir de ısrar etmekle, düşünce sınırlarını kapatmakta size kalmış.
Şimdi okuyanların çoğu konudan konuya geçmiş, sabit bir konudan gitmemiş diyecekler. Ben de bunu anlatmaya çalışıyorum. Hiç bir şey için sınır koymayın, zaten yeterince küçüklükten itibaren bilinçimize işlenen belli kalıplar var aileden, tanıdıklardan, okuldan ve tabi bunların getirisi kendimizce oluşturulan kalıplar, sınırlar şimdi bunları serbest bırakma zamanı.
Bu yazımı burada bitiriyorum. Sağlıkla, iyilikle kalın, iyi olun. Her zaman iyiler kazanır.
