HER ŞEY YALOVA İÇİN densin ve kısır çekişmeler son bulsun..
Haber /İbrahim YURDAGÜL
- 17 Ağustos deprem felaketinin üzerinden 25 yıl geçti. O günden bu yana kimler geldi, kimler geçti; Yalova siyasetinde? Deprem zamanı Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal, milletvekilleri ise Merhum Yaşar Okuyan ile Hasan Suna idi. Sonrasında Barbaros Binicioğlu, ikinci Yakup Koçal dönemi, Vefa Salman, ikinci Vefa Salman dönemi, Mustafa Tutuk ve son olarak Mehmet Gürel dönemleri yaşandı; belediye başkanlığında. 25 yıl içinde onlarca belediye ve il genel meclisi üyesi Yalova’nın yönetiminde söz sahibi oldu. Yine aynı şekilde onlarca siyasi parti yöneticisi, STK yöneticisi geldi; geçti. Milletvekilliklerinde; deprem ve sonrası sırasıyla; Merhum Yaşar Okuyan, Hasan Suna, Şükrü Önder, Muharrem İnce (4 dönem üst üste), İlhan Evcin, Temel Coşkun, Fikri Demirel, Özcan Özel, Ahmet Büyükgümüş (2 dönem üst üste), Meliha Akyol (2 dönem üst üste) ve Tahsin Becan Yalova’nın parlamentodaki temsilcileri oldular.
- AK Partili vekil Ahmet Büyükgümüş ve CHP’li vekil Tahsin Becan, HABERCİ’ye verdikleri özel röportajlarda, “Yalova ortak paydasında bir araya gelmeye, siyaset üstü tavır sergilemeye varız ve hazırız” dediler. Bu açıklamaları Yalova adına ‘BİR SÖZ’ kabul ediyor, ‘BİR TAAHHÜT’ olarak değerlendiriyor ve yaklaşan 2025 yılının Yalova için bu anlamda bir milat olmasını diliyoruz.
………………..
- Yalova’nın öncelikli konusu; GERÇEK BİR KENTSEL DÖNÜŞÜM olmalı; olmak zorunda. 25 yıldır geciktik. Son birkaç yılda büyük deprem gören bölgelerimiz, şehirlerimiz hızla yeniden yapılanır ve sağlıklı deprem konutlarına kavuşurken, biz Yalova olarak, bu noktada tepeden tırnağa etkisiz ve ÇARESİZ! kaldık. Çözüm üretemedik. Yanlış adreslerde kentsel dönüşüm aradık, öncelik sağlıksız yapı stoğunun yıkılması ve yerlerine deprem güvenlikli konutların yapılması olmalıyken, Yalova, 25 koca yılını boşa tüketti ve doğrusunu söylemek gerekirse bunda, son 25 yılın tüm yöneticilerinin suçu-günahı, vebali var.
- Manşette dediğimiz gibi; “2025 YILI YALOVA’NIN OLSUN!” Bu; nasıl olacak. Önce sayın vekillerimiz ve şehrimizin mülki amiri sayın valimiz bir araya gelip anlaşacak-uzlaşacak. Sonra bu insanlar şehrin yerel seçilmişlerini, başta YTSO olmak üzere STK’larını, sivil dinamiklerini bir araya getirecekler ve hem hızlı hem de doğru kararlar alacaklar. Parsel bazlı dönüşüm çözüm değil, en azından ada bazlı çözümler uygulamaya geçirilmeli. Hatta, mümkünse imar durumu yeniden masaya yatırılıp mahalle-mahalle, bölgesel bir dönüşüm içerisinde kat sayıları belirlenmeli. 8 ya da 10 kat uygulaması, yeraltına kat otoparklarının da yapılması ile hem binalarımızı güvenli hale getirir hem de sıkışıp kalan şehir içi trafiğini büyük ölçüde rahatlatır. En önemlisi ise; bu ekonomik koşullar içerisinde hiçbir daire ya da dükkan sahibi, cebinden tek kuruş çıkmadan, müteahhit payı olan katların da sağlanmasıyla sorun çözüme kavuşur.