14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri için geriye sayım sürüyor. Tam bir ay sonra, 14 Mayıs 2023 Pazar günü sandıklara gideceğiz ve hem Yalova’mızın hem de ülkemizin yarınlarını şekillendirecek olan tercihlerimizle yeni dönem temsilcilerimizi belirleyeceğiz. Bir taraftan Yalova’mızın yarınları için oylarımızı kullanırken bir yandan da ülkemizin geleceği için kararımızı verecek ve tercihimizi yapacağız…
………………..
Her seçim döneminde aynı şeyleri duyarız…
‘Bu seçim, tarihin en önemli seçimi..’
‘Bundan sonrası yok; ya şimdi ya hiç..’
‘Son şansımız..’
‘Son tercihimiz..’
‘Son çıkışımız..’
Ne kadar da beylik sözler; öyle değil mi?
Kime göre son?
Kime göre başlangıç?
Neye göre; OLMAK YA DA OLMAMAK!!
Sorunlar belli mi; belli…
Talepler ortada mı; ortada…
Tercihi yapacak olan millet mi; evet millet…
Lafa gelince…
HAKİMİYET KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİN…
Ama işin özüne, yaşanan gerçeklere gelince…
HAKİMİYET KAYITSIZ ŞARTSIZ PARTİLERİN GENEL MERKEZLERİNİN!!
Adına ‘demokrasi’ dediğimiz şey…
İnsanların özgürce, hür iradeleri ile dilediklerini seçip işbaşına getirmesi ise eğer…
Hiçbir zaman böyle olmadı ki bu ülkede!
Sadece isimlerin genel başkanların iki dudağının arasında olduğu bugün değil…
Ön seçimler olduğu zaman da yine belli isimler arasında bir tercihe zorlanıyordu insanlar…
Yani…
Hiçbir zaman gerçek anlamda bir ‘hür irade’ tecelli etmedi…
İnsanlar inandıkları-güvendikleri insanları ne aday sıralamalarında, ne pusulalarda göremedi…
Göremez de zaten…
Zira ‘gerçek demokrasi yok’ derken…
Sadece genel merkezleri ya da genel başkanları bunun sorumlusu olarak görmek doğru değil; çünkü toplum olarak bizler de bunun böyle olmasına bile-isteye çanak tuttuk, zemin hazırladık…
Birbirimizi kandırmayı bir tarafa bırakım, bir defa olsun dürüst olmayı becerebilelim ve…
‘KRAL ÇIPLAK’ diyelim…
Ne dersiniz?
Bir defa olsun; bunu becerebilir miyiz?
Hani; Memleket Partisi lideri, Cumhurbaşkanı adayı, Yalovalı Sayın İnce diyor ya, ‘Yok aslında birbirinden farkları, her iki ittifak da aday dayatmacasında bulunuyorlar, her iki tarafta demokrasinin kurallarını işletmiyorlar, her ikisi de birbirinin kötü bir kopyası’ diye…
Doğru mu söylüyor?
Diyelim ki; doğru söylüyor…
Ancak…
BİR ŞEYİ EKSİK SÖYLÜYOR!
-90’lı yılların sonlarında HABERCİ’de köşe yazıları yazan…
ÇALAKALEM adlı köşesinden siz saygıdeğer Yalovalılara seslenen Sayın İnce…
Tesadüf müydü yani; bu Yalova’da il başkanı, belediye başkanı, milletvekili yaptığınız insanların sadece ve sadece bir zamanlar birlikte ticaret yaptığınız özel dershanedeki özel dostlarınız arasından çıkması?
Sizin ‘demokrasi’ diye tarif ettiğiniz ‘TAM’ olarak böyle bir şey mi?
……………………
Demem o ki…
İsimler değişebiliyor…
Partiler değişebiliyor…
Söylemler farklılaşabiliyor…
Ama bu ülkede değişmeyen tek bir şey varsa o da şu…
Eylemle söylem…
Hiçbir zaman örtüşmüyor…
Siyaset sahnesinde…
Hiç ama hiç kimse…
Doğruları söylemiyor…
Gerçekleri konuşmuyor…
Kimi etnik yapısına göre…
Kimi hemşerilik durumuna göre…
Kimi ikili ilişkilerine ve dostluk bağlantılarına göre…
Kimi de farklı farklı ince hesaplarına uygun şekilde…
Tercihlerini yapıyor…
Sonra da kalkıyor…
Halktan en doğru tercihi bekliyor!
Hani bir zamanların bir banka reklamı vardı ve ‘Yok aslında birbirimizden farkımız; ama biz, Osmanlı bankasıyız’ deniyordu ya…
Biz; ‘YOK ASLINDA BİRBİRLERİNDEN FARKLARI!’ diyelim…
Ve bugünlük noktayı koyalım…
Kalın sağlıcakla…