yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
DOLAR
34,4719
EURO
36,2124
ALTIN
2.961,83
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yalova
Parçalı Bulutlu
20°C
Yalova
20°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
8°C
Pazar Çok Bulutlu
9°C
Pazartesi Açık
10°C

YALOVA’NIN HEYELÂNI

06.03.2022 16:58
0
A+
A-

 

1962 yılının Şubat ayında TBMM’de Yalova kasabasının güneye bakan yamaçlarının heyelânlı bölge olduğu gerçeği tartışmaya açılıyor ve verilen bir soru önergesine İmar ve İskân Bakanı yazılı cevap veriyor.

Peki Yalova’nın geçmişini ve gerçeğini bilen yerel meclis üyeleri bu kentte var mıdır?

Bir kentin tarihi,  geçmiş birikimlerinden oluşur. Hangi bürokrat Yalova’nın geçmiş birikimlerinden haberdardır?

İşte bir kez daha 60 yıl önce hemen hemen aynı aylara denk gelen bir zaman diliminde Yalova’nın güney yamaçlarında ortaya çıkan heyelân gerçeği hakkında İmar ve İskan Bakanı’nın cevabını sizlerle paylaşıyorum.

Geldiğimiz noktada kimi suçlayacağız?

Tam 60 yıl önce yapılan teşhişi görmeyen yerel yönetimlerin hangisini sorumlu tutacağız?

Oraya imar iznini hangi belediye meclisi verdi? Kimler bu oylamada oy kullandı?

İyisi mi sorgulamayalım.

Bakanlığın yazılı cevabını hep birlikte okuyalım.

İstanbul Milletvekili Reşit Ülker’in, Yalova ilçesinde heyelan bölgesi olarak kabul edilen yerde toprak kaymasını önleyecek tedbir­lerin alınması için inceleme yapılmasının düşü­nülüp düşünülmediğine dair sorusunu İçişleri Bakanı Ahmet Topaloğlu ve İmar ve İskân Ba­kanı Muhiddin Güven’e soruyor.

Soru :

İstanbul’da Yalova ilçesinde kasabanın arka­sına isabet eden bir kısım, heyelan bölgesi kabul edilmiş ve bu kısımda inşaata ruhsat ve­rilmemektedir. Yerinde inceleme yapıldığı zaman görüleceği üzere bu bölge pek küçük bir yer olduğu halde idare tarafından tehlike arz etmeyen yerler de bu bölgenin içinde sayılmış ve vatandaşın mülkü kullanılmaz hale gelmiştir. Ayrıca yerinde görüleceği üzere, toprak kayması ufak ve lokal bulunmakta, yetkilile­rin ifadelerine göre bâzı teknik önlemlerle tehlikenin giderilebileceği ifade edilmektedir. Bu yere yeniden bir teknik heyet gönderile­rek sınırların gözden geçirilmesi ve kaymayı ön­leyecek tedbirlerin alınması için bir inceleme ya­pılması düşünülmekte midir? Böyle bir şey düşünülmüyorsa uygulanan yasaktan dolayı vatan­daşların hakları zarar ve ziyanları ne yolda te­lâfi edilecektir?

İçişleri Bakanlığı, konunun muhatabı olmadığını yazılı olarak bildirdi.

İmar ve İskan Bakanı Muhiddin Güven, İstanbul Milletvekili Reşit Ülker’in soru önergesine yapılan bilimsel araştırmaların raporu doğrultusunda cevap verdi.

“Yalova ilçesinde heyelan bölgesi olarak kabul edilen yerde toprak kaymasını önleyecek önlemlerin alınması için bir tetkikat yapılmasının dü­şünülüp düşünülmediğine dair İstanbul Milletvekili Reşit Ülker tarafından verilen yazılı soru önergesine ait cevabın ilişikte sunulduğunu arz ederim. Muhiddin Güven İmar ve İskân Bakanı

Yalova kasabasında heyelan bölgesi olarak ka­bul edilen yerde toprak kaymasını önleyecek ted­birlerin alınması için yeniden inceleme yapılma­sının düşünülüp düşünülmediğine dair İstanbul Milletvekili Reşit Ülker tarafından verilen yazılı soru önergesine cevaptır.

  1. Yalova kasabasının güney yamaçlarının heyelana müsait ve yer yer heyelânlı bulunduğu eskiden beri bilinmektedir. (Türkiye depremle­ri izahlı katoloğu sayfa: 148) Dr. Jeolog E. Lahn’ın 1 . 7 . 1952 tarihli Yalova kasabası jeolojik durumu hakkındaki raporunda bu durum açık­lanmış bulunmaktadır.
  2. 14 . 7 . 1955 tarihinde tasdik edilmiş bu­lunan imar plânında mezkûr sahalar iskân dışın­da bırakılmıştı. Bilâhare imar plânında inkişaf sahalarının genişlemesi için kaza kaymakamı başkanlığında teşkil olunan, Belediye Reisi, Bayındırlık Müdürlüğü temsilcisi, Belediye Mühendisi, İller Bankası Jeologu, Bakanlığımız şehircilik harita uzmanla­rının katıldığı İmar Komisyonu’nun 27 . 1 1 . 1959 tarihli raporunda da kasaba güneyindeki yamaç­ların heyelânlı ve inkişafa uygun bulunmadığı tesbit olunmuştur.
  3. Belediyenin 15 . 12 . 1959 tarihli itirazı üzerine durum bir defa da Bakanlığımız Jeologu Sezai Altan’a mahallinde incelettirilmiştir. Adı geçenin 5 . 1 . 1960 tarihli raporunda, mezkûr yamaçların tümünün heyelana müsait ve yer yer heyelânlı bulunduğu, direnaj kanalizas­yon ve istinat duvarları gibi  gerekli tedbirler alınmadan inşaat yapıldığı takdirde bugün heyelânsız olan diğer kısımlarda da heyelanın başlıyacağı, yapılacak tesislerin belediyesinin malî im­kânları dışında görüldüğü, 27 . 11 . 1959 tarihli imar komisyonu raporunda belirtildiği gibi heyelânsız müsait başkaca inkişaf sahalarının bulunduğu belirtilmiştir.
  4. Şehir ve kasabalarda iskân sahalarının tesbitinde kamu menfaatinin göz önünde bulundurulması icabetmektedir. Bu bakımdan tesbitte göz önüne alınan çeşitli faktörlerden bele­diye hizmetlerinin sahaya kolay ve ucuz olarak getirilmesi imkânı başta gelen bir husustur. Belediye hizmetlerinin yerine getirilmesi birtakım kül­fetlere sebep olacak heyelânlı yamaçların iskân sahasına alınması şehircilik bakımından Bakanlı­ğımızca uygun görülmemiştir. Bahis konusu heyelânlı mıntıkanın elbette ki, bir imar ve iskâna tâbi tutulacak vasıfta düşü­nülmesi bizim de gayemizdir. Fakat mükerrer mütehassıs elemanların vermiş oldukları raporlar maalesef bizi bu isteği yerine getirmekten mah­rum bırakmaktadır. Dolayısiyle, üzüntümüzü be­yan etmek isterim, fakat, tamamiyle teknik bir mesele olan bu halin yine teknik elemanlarca izalesi cihetine gidilmesi gerekmekte olduğuna göre, daha üst bir merciin meseleyi ele alması el­bette ki, daha doğru olacaktır. Bu bakımdan Yalova Belediyesi’nin İstanbul Üniversitesi’ne mü­racaat etmesi ve oradaki mütehassıs elemanların incelemesine meseleyi arz etmesi ve bu şekilde neti­ceyi kıymetlendirmesi daha doğru olacaktır. Eğer elde edilecek raporun muhtevası müspet bir ne­tice arz edecek olur ise elbetteki bakanlık, bu müs­pet muhtevanın karşılığında gerekeni düşünecek­tir.”

Bakanlık, olumsuz görüşünü “Heyelânlı yamaçların iskân sahasına alınması, şehircilik bakımından Bakanlı­ğımızca uygun görülmemiştir.” kararıyla açıklamıştır.

Bakanlığın uygun görmediği imar engelini meskun mahal kurma iznine çeviren kimdir?

1955 yılından 1962 yılına kadar tartışılan bu konu şimdi bir kez daha karşımıza çıkmıştır.

Bu binalar onarılsa dahi Yalova’nın arka tarafına isabet eden güney yamaçlarında yine heyelân olacaktır.

Tıpkı deprem gibi.

Yalova’nın değişmez bir başka gerçeği, bilinen mahaldeki heyelân olayıdır.

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.