Haber / Zeynep TAŞTAN
‘Gelenekten Geleceğe İbrahim Müteferrika Kültür Sanat Sezonu’nun ilk konuğu Türk Tarihçi, Akademisyen ve Yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı oldu. Raif Dinçkök Kültür Merkezi (RDKM) salonunda, Prof. Dr. İlber Ortaylı katılımcılara Türklerin tarihini anlattı. Binlerce Yalova’nın katıldığı konferansa giremeyenler, salon dışında kurulan ekranlardan takip etti. Konferansa girmek isteyenler, saatler öncesinden salon önüne geldi. Kültür merkezi önünde uzun kuyruklar oluştu.
BİRÇOK ETKİNLİK, YALOVALILAR İLE BULUŞACAK..
Yalovalıların yoğun katılım gösterdiği konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren Yalova Belediye Başkan Vekili Mustafa Tutuk, “2022-2023 İbrahim Müteferrika Kültür-Sanat Sezonu’nun hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Kültür-sanat sezonumuza, ilk Türk matbaasının kuran İbrahim Müteferrika ismini verirken, amacımız gelenekten geleceğe bir köprü kurmaktı. Bu sezonu planlarken, en büyük motivasyonumuz gençlerin büyük isimler ile buluşması; onların hayatlarını ve fikirlerini tanımasıdır. Bu kültür-sanat sezonunda çocuk oyunlarından konferanslara, tiyatrodan konserlere, sinemadan edebiyata, tarihten bilime kadar pek çok alanda etkinliklerle karşınızda olacağız” dedi.
‘BİZ YAZIYI GEÇ KULLANMAYA BAŞLAMIŞIZ’..
Konferansta konuşan Türk Tarihçi, Akademisyen ve Yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, İbrahim Müteferrika’nın hayatından bahsederken Türklerin yakın tarihinden de bahsetti. Türklerin yakın tarihinden bahseden Prof. Dr. Ortaylı “Yayıldığı coğrafya, sayısı ve tarihte her zaman oynadığı rol dolayısıyla bu millet, büyük bir millettir. Türk milleti, milattan önceki 5. asırda, kendi alfabesini kullanmaya başlamıştır. Bu tabi bir takım eski milletlere göre çok yenidir. Biz yazıyı geç kullanmaya başlamışız” dedi.
‘EĞER TÜRKÇE’DE FELSEFE OLMADIYSA O BİZİM ZAVALLI GÜZEL DİLİMİZİN DEĞİL; KONUŞANLARININ GERİLİĞİNDENDİR’..
Türk dilinde felsefe yapılamadığı yönündeki eleştirilere açıklık getiren Prof. Dr. Ortaylı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu da Türk milletinin matbaa ile olan problemi ile ele alınır. Türkler, lisanı konuşurken, fiili, ikinci yerde değil de sonda geliyor derler. ‘Ben okula gidiyorum’ diyoruz. ‘Sizi kaç defa onunla konuşurken gördüm’ diyorsunuz. Fiil sonda olduğu için felsefe yapılamıyormuş. Anlam düşüyormuş. Tamamen yanlış bir laf. Latin dilinde de fiiller sonda kullanılır. Bunlar abuk-subuk laflar. Mühim olan bu değildir ama, bir memlekette, bir dilde fiilin, sıfatın, ismin kullanım ve türetim yolları felsefede çok mühimdir. Türkçeye çevirirken, kelimeleri aynı kök ile kullanırız. Fransızcada, İngilizcede veya Almancada tek kelime ile ifade edemezsiniz. Bu dillerde yan cümleler istenir. Açılmış bir cümle istenir. Yeryüzünün büyük felsefe dilleri eskiden Yunancaydı. Orta çağlarda Arapça, Rönesans devrinde doğrudan doğruya Latincedir. Eğer Türkçe’de felsefe olmadıysa o bizim zavallı güzel dilimizin değil; konuşanlarının geriliğindendir. Bu çok açık bir şey. Önce konuşanın doğru-dürüst adam olması lazım.”
Konferans sonunda, Yalova Belediye Başkan Vekili Mustafa Tutuk tarafından Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya Yalova kağıdı hediye edildi. Konferansa, AK Parti Yalova Milletvekili Meliha Akyol ve kurum müdürleri ve STK temsilcileri de katıldı.