Herkes için takdir edilmiş bir ömür var.
Rabbimiz bir hikmete binaen herkes için bunu belli bir vakit ile sınırlar.
Kiminin kısa kiminin uzun!
Ömrün süresi değil nasıl geçirildiği önemlidir. Kısa ama bereketli bir ömür uzun fakat beyhude geçmiş bir hayattan çok daha kıymetlidir. Bu yüzden hayatın kıymetini belirleyen uzun uzun yaşanan yıllar değildir!
Kısacık ömrüne asırlara damgasını vuran nice güzellikleri, hizmetleri, yapıtları sığdırabilen eşsiz güzellikte insanlar vardır.
Bu güzellik takdir edersiniz ki yüz güzelliği değildir, boy pos endamı değildir, maddi kazançların sağladığı konfor güzelliği hiç değildir!
Bu güzellik asırlar geçse de adından hayırla yad ettirebilen ilim, ahlak, imam güzelliğidir.
Örneğin İmam Gazali, 53 yıllık ömrüne yüzlerce eser sığdırmış, binlerce talebe yetiştirmiş “İhya” gibi yeri doldurulamayan bir eseri asırlara hediye etmiş bir alim!
Böyle güzel bir yad için yaşamak hayatı değerli kılan en önemli amaçtır.
Geride kendisi ile alakalı güzel hatıralar güzel tavsifler bırakan bir kişi hayatın hakkını vermiş demektir. Rabbimizin de bizden beklediği aslında ; insanca yaşamak, kırmadan, dökmeden, incitmeden yaşamak!
Her an ölümün gelip yanı başında durabileceğini unutmadan, gönüllere dokunmak, gülümsetmek ve iyileştirmek için yaşamak! Birlikte olduğu iki kelam dahi olsa muhabbet ettiği her insanın yüzüne mutluluk ifadesini kondurabilmek!
Ya, gelip geçici beklediğimiz bir durakta başka türlü davranmanın da çok akıllıca olmadığını unutmadan yaşamak!
Bir araçtan , bir durakta beklemekteyiz. Bizi asıl gideceğimiz ve orada ebedi kalacağımız mekana götürecek aracın geleceği kesin, fakat ne zaman bilmiyoruz, bekliyoruz!
Ancak bu durakta bekleyişimiz beyhude, boşluğa gözlerini dikmiş, oyalanan bir insan görüntüsünde de olmamalı tabii. Rabbimizin yaratmasında amaçsızlık, gayesizlik boşluk diye bir şey söz konusu değildir. Bize İhsan edilen bir ömür vardır ve üzerimize düşen onu Kalubela’da verdiğimiz söz üzere rabbimizim razı olacağı bir kul olarak geçirmektir.
Rabbimiz ömrümüzün her anını mahşerde huzuruna vardığımızda alın aklıyla karşılayabileceğiniz amellerle doldurabilmeyi nasip eylesin. Geride güzel bir yad bırakabilmek için hayat yolunda bize eşlik eden dost akraba arkadaş komşu herkesin zihninde güzel hatıralar biriktirebilmeyi lütfeylesin.
Bu anlamda bu hafta başında ebedi aleme uğurladığımız, tanışma bahtiyarlığına erdiğimiz ve biz de çok ama çok özel bir izlenim bırakan Ömer Fitoz beyefendiyi rahmetle anıyoruz. Tam bir Osmanlı beyefendisi olarak tanıdığımız, kimseyi kırmayan, incitmeyen, herkese yardım etmeye çalışan büyüğümüz bizler de çok güzel anılar bıraktı. Şahidiz, Rabbim mekanını cennet eylesin inşallah.