JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI’NDAN DEPREM BİLİNCİ EĞİTİMLERİ
Jeoloji ve deprem eğitimleri yeni nesilleri bilinçlendirmeye devam ediyor.
Haber \ Büşra GÜNDÜZ
Jeoloji Mühendisleri Odası ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün iş birliğiyle başlatılan ‘Jeoloji ve Deprem’ sunumları, çeşitli okullarda devam ediyor. Toplumun depreme karşı daha bilinçli hale gelmesini amaçlayan bu etkinlik, jeoloji biliminin önemini de vurguluyor. Proje, Mart ayına kadar şehir genelindeki okullarda sürecek.
DEPREM VE FAYLAR: KORKUDAN BİLİNCE
Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Ozan Burak Cangir, etkinlik hakkında verdiği bilgilerle, bu sunumların asıl amaç ve hedeflerini açıkladı. Cangir, depremlerin doğal bir olay olduğunu ve fay hatlarının ölümün habercisi olarak algılanmaması gerektiğini vurguladı. “Depremler dünyanın kalp atışlarıdır. Dünyanın kalbi atmazsa yaşam son bulur. Bu sebeple faylar ölüm habercisi değil, aksine yaşam belirtisidir” diyen Cangir, doğru bilgilendirme ile toplumsal korkuların yenilebileceğini ifade etti.
‘BİLİNÇLİ BİR TOPLUM OLUŞTURABİLİRİZ’
Cangir, özellikle yeni nesillere depremle yaşamaya uyum sağlayacak bir bilinç kazandırmanın hedeflendiğini belirterek, şu açıklamalarda bulundu: “Depremin ve fayların korkulacak bir şey olmadığını anlamamız gerekiyor. Bunlar, yaşamımızın devam etmesi için doğanın önemli mekanizmalarından biridir. Eğer doğru yapılaşmaları ve eğitimleri sağlarsak, deprem korkusu yerine bilinçli bir toplum oluşturabiliriz.”
DEPREMLE YAŞAM BİLİNCİ
Depremin nedenleri, etkileri ve korunma yolları hakkında bilgi alan öğrenciler, bu bilgiyi ailelerine ve çevrelerine de aktararak daha genç yaşta toplumsal bir farkındalık oluşturuyor. Eğitimlerde özellikle vurgulanan bir diğer konu ise depremle yaşam bilinci. Çocuklara ve gençlere, depremin önceden kestirilemeyen bir doğa olayı olmasına rağmen, risklerin minimize edilebileceği anlatılıyor.
MART AYINA KADAR DEVAM EDECEK
Okullarda başlatılan bu bilinçlendirme kampanyası, Mart ayı sonuna kadar devam edecek. Jeoloji Mühendisleri Odası, bu tür projelerin sadece birer bilgilendirme çalışması olmadığını, aynı zamanda toplumsal dayanışmayı artırma girişimi olarak da görülmesi gerektiğini belirtiyor.