ALTINOVA BELEDİYESİ’NDE DEJAVU!

Tersane bölgesine ve Altınova’ya başkan dayanmıyor..

 Dr. Oral aday yapılmadı, Fazlaca partisinde barınamadı..

ALTINOVA BELEDİYESİ’NDE DEJAVU!

Seçildikten 14 ay sonra partisinden koptu..

FAZLACA’YA SADECE 14 AY FAZLA GELDİ!

• HABER / YORUM – İBRAHİM YURDAGÜL

Altınova Belediye Başkanı Yasemin Fazlaca, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir paylaşımla CHP’den istifa ettiğini açıklamıştı. Hemen sonrasında ise siyasi kulislerde Fazlaca’nın, kalıp bağımsız devam etmesi yönünde telkinde bulunanlar da sadece CHP’den değil belediye başkanlığından ayrılmasını ve siyasete nokta koymasını isteyenler de olmuştu. Tüm bunların dışında eski CHP’li belediye başkanının önümüzdeki süreçte AK Parti’ye geçerek görevine devam etmesi gerektiğini savunanlara da rastladık

• OYUNUN İLK PERDESİ DR. ORAL İLE BAŞLADI..

Öyle veya böyle..

Ortada bir gerçek var..

Altınova’da 2004 yılından başlayarak 2024’e kadar 4 dönem üst üste, tam 20 yıl belediye başkanlığı yapan bir isimdi; Dr. Metin Oral. 2024’te aday adayı olup 5. defa şansını deneyen ve bu anlamda belki de bir Türkiye rekoruna imza atmak isteyen Oral, başarılı olamamış, aday adaylığından adaylığa terfi edememiş ve dolayısıyla seçimlere girememişti. O günlerde (3 Haziran 2024 Pazartesi) sert bir açıklamada bulunan Dr. Oral, ‘ARKAMDAN SİNSİCE VE NANKÖRCE OYUN OYNANDI!’ şeklindeki sözleri ile dikkatleri üzerinde toplamış,  bir kısım çevreler bu sözlerin muhatabının il yönetimi ve milletvekilleri olduğunu, bir kısım çevreler de burada muhatap alınan kesimin tersane bölgesindeki tersane sahipleri olduğunu iddia etmişti. Sonrasında konu muallakta kaldı, Başkan kimi ya da kimleri kastetti bilinmez ancak ortada bir gerçek vardı; o da, BİRİLERİNİN DR. METİN ORAL’I YENİ DÖNEMDE O MAKAMDA GÖRMEK İSTEMEDİĞİYDİ!

• FAZLACA’YA SADECE BİR YIL ‘FAZLA’ GELDİ!

Aradan çok değil; sadece 1 yılı aşkın bir süre geçti. CHP’den belediyle başkanı seçilen Yasemin Fazlaca da dayanamadı ve partisinden istifa etti. Halen bağımsız olarak görevini sürdürdüğü koltukta bu şekilde kalır mı, AK Parti ya da başka bir partiye geçer mi, yoksa dayanamaz ve belediye başkanlığından da istifa eder mi? Tüm bunlar bugünün bilinmezleri. Seçilmeden hemen önce, (7 Mart 2024 Perşembe) “Düzeni bozmaya değil, düzeni devam ettirmeye geliyorum” diyen ve ‘SEÇİLİRSEM METİN BAŞKAN’I ARATMAYACAĞIM!’ şeklindeki sözleri ile sadece Altınova kamuoyuna değil, aslında üstü örtülü biçimde tersane bölgesine bir mesaj ileten Fazlaca, aradan geçen 1 yılı aşkın sürede neler gördü, neler yaşadı da partisinden istifa etti? Bir başka ifade ile, partiden istifa hakikaten partili bazı seçilmişlerle yaşadığı problemlerden mi kaynaklanıyordu, yoksa tersane girişimcileri ile bugün açıklayamadığı birtakım sorunlar mı yaşamıştı? İşin o kısmını bilen yok. Kendisi ilerleyen süreçte istifasının gerekçelerine ilişkin kapsamlı bir açıklama yaparsa biz de kamuoyu da ne olup bittiğini öğreniriz.

• SONUÇ..

Bir önceki belediye başkanını istemeyenler, adaylığının önüne set çekenler tersaneciler miydi; bilemiyoruz..

Mevcut başkanı yıldıran-bezdiren gelişmelerin perde arkasında tersane girişimcileri mi vardı; onu da bilemiyoruz..

Ancak biz, HABERCİ olarak, seçimlere sayılı günler kala (23 Şubat 2024 Cuma) aynen şu manşeti kullanmıştık: YALOVA’NIN DOĞUSUNDA SEÇİMLERİN KADERİ SERMAYENİN ELİNDE!

..Ve hemen ilave etmiştik: ‘Fabrikalar mı, tersaneler mi, OSB’ler mi yoksa Suudi yatırımcılar mı? 31 Mart sonrası Yalova’yı hangi kesimler yönetecek?’

Bizler bu manşeti atar, bu ifadeleri kullanırken elbette o gün için elimizde bir takım veriler vardı. Örneğin; özellikle şehrin doğusundaki ilçe ve belde belediyelerde kazanma potansiyeli olan isimleri teşkilatlardan ve tabandan ziyade genel merkezler belirliyor, üstelik halkta pek de karşılığı olmayan isimler insanlara dayatılıyordu. Yani vatandaş sandıklara gittiğinde, 40 KATIR MI 40 SATIR MI? misali, istemediği, onaylamadığı isimlere oy vermeye zorlanıyordu. Nitekim oylar kullanıldı, sandıklar açıldı. Dayatmalarla aday gösterilen isimler birer-ikişer havlu atarken, rakiplerinin yanlış isimlere yönelmesi sonucu sürpriz bir biçimde kazanan isimlerin de koltuklarının hakkını yeterince veremediğini gözlemledik.

Bugün itibarıyla birtakım parti istifaları, kim bilir, ilerleyen dönemlerde olası parti değiştirmeler ya da topyekün makamlardan istifalar aslında çok da sürpriz sayılmamalı; öyle değil mi?