Haber / Zeynep TAŞTAN
Geçtiğimiz günlerde yapılan İl Koordinasyon Kurulu’nda Çınarcık’ta yaşanan heyelan problemi ile ilgili Yalova Valisi Muammer Erol, bölge müdürlerine seslenerek, “Heyelan konusunda da herkes topu birbirine atıyor. Su üstüne Karayolları kazık çaktı. Şimdi kazıklarla birlikte o yol gitti. Bölge kaymaya devam ediyor. Bunu çözmeye yönelik bir çözüm üretilemedi. Şimdilerde Hasanbaba bölgesi de kayıyor. Karayolları’nın, Yalova’ya olan bakış açısını en alt kademeden en üst kademeye kadar değiştirmesi gerek” demişti. HABERCİ’ye özel açıklamalarda bulunan Yalova Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Osman Kendir, Çınarcık Poyraz Caddesi’nde kayma yaşanmadan önce uyarılarda bulunduğunu dile getirdi.
‘KAYMA OLMADAN ÖNCE SÖYLEDİK’..
2018 yılı Mart aylarında Çınarcık-Armutlu Karayolu üzerinde Poyraz Caddesi’ne kadar uzanan geniş alanlar boyunca etkili bir heyelan meydana gelmişti. Bu kapsamda da bölgede bulunan bazı evler ise can güvenliği nedeniyle tahliye edilmişti. Meydana gelen heyelan sonrasında 2 adet yeni ruhsatlı bina, içerisinde havuz ve ev bulunan tesis ve deprem sonrasında yapımı duran kaba inşaat halindeki binalar hasar görmüş ve sonrasında ise ağır hasar alanlar Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından yıkılmıştı. Bölgede o dönem detaylı inceleme yaptıklarını söyleyen Kendir, “O dönem, meydana gelen heyelan olayının akabinde Jeoloji Mühendisleri Odası olarak Valilik, Kaymakamlık ve Belediye yetkililerinin de olduğu bir ortamda yerinde incelemelerde bulunduk. İncelemeler sonrasında da dönemin Valisi Tuğba Hanım’a heyelanın yayılımını, sınırlarını gösterir bir harita ve olası derinliklerini gösterir kesit hazırladık. İlerleyen zamanda da bu incelemeler bir ön rapor haline getirerek; Valilik, Belediye yetkililerine sunduk. Bu rapor kapsamında ilk alınması gereken önlemler ile hareketlenmenin hızının duracağı, uzun vadede çözüme esas ayrıntılı jeolojik incelemelerden elde edilecek verilere göre nihai stabiliteyi sağlayacak iyileştirme önerilerinin sunulabileceği belirttik. Sorumluluk bilinci ile odamız ve destek veren üniversite hocalarımız ile de defalarca yerine gidilerek durum tespiti yaptık. Heyelan oluştuğu dönemde Poyraz Caddesi’ndeki kayma henüz gerçekleşmemişken; neredeyse 3 ay öncesinden yerinde ilk önlemler alınmazsa bu kısmın da kayacağı yetkililere bildirdik” diye konuştu.
‘DRENAJ PROJESİ DE HAZIRLANDI’..
Yaklaşık 3 ay önce hazırlanan rapor ile ilgili bütün kurumları uyardığını söyleyen Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Osman Kendir, “Bu olayların bilimin ışığında gitmesi gerekiyor. Biz o bölgeyle ilgili ilk gözlemler sonucu yönlendirici bir rapor hazırladık ve Belediyeye teslim ettik. Kaymakamlık, Belediye ve Karayolları yetkilileri ile yapılan toplantılarda da nasıl bir yol izlenmesi gerektiği hususlarına ait görüşlerimiz sözlü olarak sunduk. Ayrıca hazırlanan rapor ekinde de kayma hızının yavaşlaması amacıyla drenaj projesi de hazırladık. Ancak hazırladığımız drenaj projesine uyulmadığı gibi heyelan topuğundan yolun açılması amacıyla sürekli malzeme alınarak heyelanın da hızlanmasına neden olunduğu sonrasında yaptığımız incelemeler ile gözlemledik. Heyelanın taç kısmında karayolu üzerinde gözle tespit edilen bir fay zonu bulunuyor. Fakat bu fay- deprem fayı gibi düşünülmesin- daha yaşlı aktivitesini kaybetmiş bir fay olup, süreksizlik düzlemi boyunca yüzey ve yeraltı sularının depolanmasına sebep oluyor. Heyelan önleme çalışmalarında suyun ortamdan uzaklaştırılması, topuğa yük konulması, taç kısmındaki yükün azaltılması ve benzeri önlemler ilk akla gelenlerdir” diye konuştu.
‘YOL GEREKİRSE GÜNEY’E KAYDIRILMALI DEDİK’..
Çınarcık halkının heyelandan etkilendiğini söyleyen Kendir, “Bu kapsamda da kütle hareketlerinin meydana geldiği alandan Poyraz Caddesi’ne kadar bir bütün olarak konunun ele alınması gerektiği, yolun gerekirse daha da güneye kaydırılarak yukarıdan aşağıya doğru yük azaltılarak kademelendirme yapılması, mühendislik önlemlerin bu doğrultuda uygulanması gerekliliği her toplantımızda yetkililere ilettik. Ancak Karayolları’nın bakış açısı sadece yolu tesis etmek olduğundan, yol boyunca kazık imalatları yapılarak ulaşımın sağlanması amaçlandı. Ancak, bugün gelinen noktada ise halen daha Çınarcık halkı heyelandan etkileniyor. Çınarcık Belediyesi’nin kısıtlı bütçesi dikkate alındığında bu sahanın tamamında heyelan önlemi almasının mümkün olmadığı da ayrıca görüldüğünden ilgili kurumların koordineli olarak hareket etmesi gerekliliği bugün daha net gözüküyor. Tüm bu olaylar gelişirken başlarda odamız görüşü alınmasına rağmen sonradan herhangi bir fikir alışverişinde de bulunulmadı” diye konuştu.
‘O SAHANIN KOMPLE HAREKET EDECEĞİNİ BİLİYORDUK’..
Hasanbaba bölgesinde de sıkıntılar olduğunu söyleyen Kendir, “Orasını da jeolojik olarak ayırtladık. Bölge alüvyal yelapaze çökelleri üzerinde yer alıyor. Sahanın bütününde önlem alınmadığı takdirde toplu hareket edeceğini zaten biz biliyoruz. Hasanbaba’nın alt tarafında karayolunun kuzeyi afete maruz kaygan bölgelerin varlığı da bize buradaki problemin bir bütün olarak ele alınması gerektiğini gösteriyor. Çevrede yapılacak binalarda tek başına önlem alınması yeterli olmaz. İmar planı sonrasında, yapılaşmaya geçilmeden önce belediye tarafından o bölgede derin drenajlar ve gerekli görülen alanlar boyunca da mühendislik yapıları ile desteklenmesi sağlandıktan sonra inşaat izinleri verilmelidir. Alüvyal yelpaze çökellerinin kalınlığına göre değişen boyutlarda, kaynak alandan denize doğru akma-kaymaya müsait bir kütle bulunuyor. Bu kütlenin tabanında da kayma düzlemleri boyunca yüzey ve yeraltı suları toplanıyor. Bu nedenle bölgede suyun tahliyesine izin verecek derinlikte drenaj kanalları, kademelendirmeler ve sanat yapıları yapılmalı. Kısaca özetlemek gerekirse, ada ve bölge bazında önlem alınmadan tekil inşaatlar yaparsak bu işin içinden çıkamayız” ifadelerine yer verdi.
‘KADAMELİ PROJE HAZIRLANMALI’..
Karayollarının yaptığı yoldan sonra bölgenin doğal drenaj ağının bozulduğunu söyleyen Kendir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Son zamanlarda bu tür problemler artmaya başladı. Bu heyelan problemi zaten bütün Yalova’nın problemi. Yalova’daki zeminler ve topografya heyelan oluşmasına müsait durumda. Çınarcık’ta tepeler ani yükselmekte olup, eğim birden artıyor. Buradaki dereler, kuzey-güney uzanımlı olup dağlardan denize doğru akar. Çınarcık-Armutlu Karayolu ise doğu batı uzanımlı olup, bu vadileri dikine keser. Yani bütün doğal drenaj ağını kesen bir yol yapılmış oldu. Adına da NATO Yolu dedik. Bu yolun imalatı sırasında vadiler geçilirken yapılan drenajlar kimi zaman sağlıklı çalışıyor, kimi zaman da sağlıksız. Bu nedenden dolayı da drenaj ağının bozulmasından kaynaklı kısmen akma-kayma olayları meydana geliyor. Yolun geçtiği sahanın jeolojik özellikleri heyelan olayının boyutlarını belirlerken; Hasanbaba ve Poyraz Caddesi’ndeki gibi büyük kütle hareketleri ile karşımıza çıkıyor. Bütün bu söylediklerimiz dikkate alınmaz ve bölgesel önlemler alınmazsa heyelanların duracağını beklemek pek gerçekçi olmaz.”
