Haber \ Büşra GÜNDÜZ
Prof. Dr. Nedret Yaşar ve Dr. Öğr. Üyesi Orhan Erkal, girecekleri TYT ve AYT sınavları öncesinde kariyerlerini planlama noktasında destek olmak adına Yalova TOBB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri ile bir araya geldiler. Prof. Dr. Nedret Yaşar ve Dr. Öğr. Üyesi Orhan Erkal gerçekleştirdikleri ziyaretlerinde ilk önce okulun resim atölyesinde öğrencilerle buluşarak, öğrencilerin çizdikleri resimleri değerlendirdiler.
Öğrencilere bölümleri tanıttılar
Akademisyenler, Radyo-Televizyon Alan Şefi M. Oğulcan Turan ve alan öğretmeni Hatice Ersan koordinesinde bölüm öğrencilerinin yapımını üstlendiği Tercihe Doğru programının konuğu oldular. Prof. Dr. Nedret Yaşar ve Dr. Öğr. Üyesi Orhan Erkal, Yalova TOBB MTAL stüdyolarında çekimleri gerçekleştirilen programda, Yalova Üniversitesi Sanat Tasarım Fakültesi Resim Bölümü’nü tanıttılar. 2021-2022 Eğitim Öğretim yılından itibaren resim bölümüne yetenek sınavıyla öğrenci alındığını belirten Prof. Dr. Nedret Yaşar, yetenek sınavı ile öğrencilerin görsel hafızalarını ölçmeyi hedeflediklerini söyledi.
Yaşar, “Görsel hafıza dediğimizde öncelikle bir kompozisyon, ışık, gölge, oran orantı gibi temel görsel biçimlendirme öğelerine sahip olup olmadıklarını ölçmektedir. Bununla birlikte TM puanıyla bu puanlar hesaplanarak bir sıralama oluşmaktadır. Tabi öğrencilerimizin yetenek sınavında yüz üzerinden 50 puanı almaları gerekmektedir” dedi.
‘Yalova Üniversitesi Türkiye’nin en önemli
konumlarından birindedir’
“Yalova Üniversitesi’nin konumu bence Türkiye’nin en önemli noktalarından birindedir” diyen Prof. Dr. Nedret Yaşar, “İstanbul’a yakın olması, Bursa’ya yakın olması ulaşım imkanlarının geniş olması öğrenciler için büyük avantaj. Unutulmaması gereken bir başka konu ise Yalova’nın doğası, kültürel yapısı sanatla ilgilenecek olan insanlara bence son derece elverişli bir alan sağlıyor” ifadelerini kullandı.
‘Resim sanatı, insanlık tarihi kadar eski bir alandır’
Resim sanatının önemine değinen Prof. Dr. Nedret Yaşar, “Resim sanatı ve resim alanı insanlık tarihi kadar eski bir alandır. Bizim burada şu an kameralarla oluşturduğumuz veri amaçlı görüntüleri insanlar önceden kültürel bir olgu oluşmak amacıyla kendileri resmetmek durumundaydılar. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte fotoğrafın ve sinemanın gelişmesi tüm bunları değiştirmektedir. Bu nedenle biz eğitim programımızı oluştururken temel eğitim bölümleri ile birlikte dijital alan derslerine de yer vermekteyiz. Örneğin illüstrasyon gibi derslerimizde mevcut. Tabi bunun yanında bizim kültürel yapımızı ve geleneklerimizi de pekiştirecek, devam ettirecek olan, vitray, çini, halı gibi derslerinde öngörüldüğünü söylememiz gerekiyor. Ayrıca sanat tarihi ve Türk sanatı gibi teorik dersler de bölümümüzde yer alıyor” şeklinde konuştu.
‘Üniversite yapısı dinamiktir’
Programın devamında konuşmasını gerçekleştiren Resim Bölümü Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Orhan Erkal, “Yalova Üniversitesi’nin Marmara Bölgesi’nde olması bizim öğrencilerimiz için büyük bir avantaj. Çünkü Yalova, sanat alanı dinamik diyebileceğimiz büyük şehirlerle organik bir iletişim içinde. Örneğin İstanbul’a yakın olması ve buraya rahatça ulaşılabiliyor olması öğrenciler için büyük bir avantaj. Üniversite yapısı dinamiktir ve öğrenciler içinde bulundukça değişir ve gelişir. Öğrenciler üniversitede öğrenci kulüpleri kurup, öğrenci etkinlikleri yaparak sosyal hayatın içerisinde yer almaya başlıyorlar. Bunun dışında ders yapısının getirileri olarak edineceğiniz kazanımların neticesinde size bir diploma verilecek. Bu diploma sizin alana dair yeterlilik belgesidir. Bu belgeyi almaya hak kazandığınızda 240 akts gibi 4 yılı dolduracak dersler alıyorsunuz. Bu derslerin bir kısmı seçmeli, bir kısmı ise zorunlu derslerden oluşuyor. Bir de YÖK derslerimiz var ama bu seçmeli derslerin içerisinde özellikle reklam fotoğrafçılığı, dijital illüstrasyon gibi dersler ön plana çıkmaya başlıyor. Takdir edersiniz ki artık yapay zekanın da üretime katıldığı bir çağın içerisinde geleneksel alandan beslenen bir bölüm olan resim bölümünün dijital uzantıları da aktifleştirmesi ve kullanması gerektiği ortaya çıkmıştır. Biz de bu doğrultuda derslerimizi büyük oranda dijital olanakları da işin içerisine katacak şekilde revize etmeyi ve sürekli güncel tutmayı öğrencilere de vaat ediyoruz” dedi.
‘Donanıma sahip olarak mezun olacağını düşünüyorum’
Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Orhan Erkal, konuşmasını şöyle tamamladı: “Bizim bölümümüzden mezun olduğunuz takdirde hem sektörde hem de kendi özel atölyelerinizde çalışma imkanı bulabileceksiniz. Çünkü yetkinlik alanlarınızın genişlediğini fark edeceksiniz. Aslında bu yetkinlik alanlarınızın gelişmesi birçok şeyde uzmanlaşmayı, dijital uzantılarımızı kullanmada da uzmanlaşmayı beraberinde getirecektir. Size bu açıdan bakıldığında hem dijital programlara hakimiyet hem de geleneksel yöntemlere hakimiyet birbirini destekleyen önemli iki unsur olarak ön plana çıkmakta. Bunun bir öğrenci açısından kazanım olacağını düşünüyorum. Ben şahsen bizim bölümümüzden mezun olan öğrencinin kültürel sanat ekonomisine katkı sağlayan, üreten bir birey olarak hem kendi özel atölyelerini açabilme imkanına sahip aynı zamanda başka tasarım atölyelerinde tasarımcı olarak da görev yapabilecek yetkinliğe ve donanıma sahip olarak mezun olacağını düşünüyorum.”
