Yine büyük, hem de çok büyük bir depremle uyandık. Fakat binlerce insan uyanamadı. Ölenlere rahmet, yaralılara acil şifalar, kurtarılmayı bekleyenlere tez ulaşmak ümidiyle dualarımızı eksik etmiyoruz. Her yaralıya her ölene üzülüyoruz ama daha hayatının baharında ya da ne olduğunu bilmeden hayatını kaybeden çocuklara dayanamıyoruz. En çokta Enkazdan çıkarılan çocuklara seviniyor gözyaşı döküyoruz. Dünyada eşi benzeri bulunmayan, güzel olduğu kadar, depremlerinde olduğu, olacağı bir ülkede yaşıyoruz. Biz bu güzel ülkeyi kader yapmışız. Ne bir yere gidebilir ne kaçabilir, nede terk ederiz. Çünkü bu vatanın her karışı, dün olduğu gibi, bu günde şehit kanlarıyla sulanıyor, depremde olduğu gibi. Düşman girer kanımızın son damlasına kadar savaşırız. İçimizden hainler, teröristler çıkar, yok etmek için var gücümüzle, bitirmek için mücadele ederiz. Depremler olur, sel felaketi olur, el ele verir, devlet millet bir olur daha güçlü ayağa kalkarız. Yalnız en kötü tarafımız başımıza gelenleri çok çabuk unutur, sanki yeni depremler, yeni felaketler gelene kadar, hiç bir şey olmamış gibi yaşarız. Dilerim bu son olur. Düşmanı kovduğumuz gibi, terörün belini kırdığımız gibi, hainin sesini kestiğimiz gibi, depremlerden korkmayan, depremle yaşamayı öğrenen ve tedbir alarak çocukların ölmediği bir hayat kurabiliriz. Mutlu huzurlu yaşamamız için hiçbir neden yok. Yapacağımız tek şey depreme dayanıklı, faylardan uzak yerlerde, yaşam alanları oluşturmak. Bu imkan, bu topraklar, bu malzeme ve en önemlisi bunu yapacak olan, dünyanın en iyi insanları bizde mevcut. Sadece başlamak lazım o kadar. Buda ancak şu an başımızda bulunan bu devletin sayesinde gerçekleşecektir. Bize düşen devlete millete yardımcı olmak, kentsel dönüşümü hızlandırmak, eski bir tane bina bırakmamak, yüksek binalardan vazgeçmek, uyum sağlamak, yeni yerleşim yerleri inşa edip riskli binaları boşaltmak, yeniden şehirler kurmak, deprem gerçeğini asla unutmamak. Maddi ve manevi kayıplara son vermek, şikayet etmeden çalışmak. Çünkü şikayet edenin derdi bitmez, şikayet etmeyen, düştüğü zaman kalkmasını bilen ise, derdini bile fark etmez. Çok para kazanma uğruna, yoldan çıkmak çok şey kaybetmemize sebep olur. Doğru olmak ise her şeyimizi düzeltecektir, ilk başta insanlığımızı kazandıracaktır. İnsanlığımızı kazanmamız ise, biz büyüklere ahlak olarak yetecektir. Yunusun dediği gibi, şu Dünya’da bir nesneye, yanar içim göynür özüm, yiğit iken ölenlere gök ekini biçmiş gibi. Bu yüzden tedbir alalım çocuklar büyümeden ölmesin. Gök ekinler vakitsiz biçilmesin. Belki de Dünya’yı kurtaracak olanı toprağın altında bırakıyoruz. Büyükler artık büyüyün neslinizi korumak için, bir daha ağlamamak için, yeniden ayağa kalkın. Yeter ki bu vatana sahip çıktığınızı, çocuklarınız görsün. Yaşarken ölmesinler, hatta korkmasınlar. Geleceğe korkuyla değil, umutla baksınlar, bağlansınlar.