YALOVA KONGRESİ İÇİN DÜĞMEYE BASMANIN.. ZAMANI GELDİ!
Sanayiden, tersanelere.. Tarımdan, turizme.. Eğitimden sağlığa.. Ulaşımdan, revize imar planlarına.. Spor ve sanattan, iktisadi gelişmelere..
- Çevresel riskler, hızla artan nüfus, trafik ve ulaşımdaki düzensizlik, yapılaşmada sorunlar.. Sağlıklı ve kalıcı çözümün adresi belli: YALOVA KONGRESİ.
27 yılda şehrin imar planları bir değil, üç değil, beş değil; sürekli değiştirildi ve dahası, tüm bunlar yapılırken kamu menfaati, toplumsal menfaatler hiçe sayıldı!
- Haber/Yorum – İbrahim Yurdagül
1998’den 2025’e; tam 27 yıl geçti. O tarihte düzenlenen YALOVA KONGRESİ’nin sonuç bildirgesinde yazılanların hepsi deyim yerindeyse ‘çöp’ oldu gitti. ‘Bu ortaya konulan sonuç bildirgesi, Yalova’nın anayasasıdır. Mutlak surette korunmalı ve alınan kararlara uyulmalıdır’ dendi; ancak verilen sözler tutulmadı. Bundan 27 yıl önce, Yalova Valiliği ile Yalova Ticaret ve Sanayi Odası’nın ortaklaşa düzenlediği toplantıda Yalova’nın gelecek vizyonu ortaya konuluyor, sadece Yalova’dan değil, ülkenin dört bir köşesinden bürokratlar, akademisyenler, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, ilgili bakanlıkların yetkilileri Yalova’ya gelerek Yalova’nın geleceğini şekillendiriyordu.
STK’ların da geniş katılım gösterdiği ve etkili olduğu Yalova Kongresi sonuç bildirgesinde; tarım, sanayi, turizm, çevre, orman, eğitim, sağlık, ulaşım, sanat, spor, kültür, şehir planlaması, kent yönetimi gibi ana başlıklarda ciddi raporlar hazırlanıyor, bu raporlar bir kitapçıkta toplanarak Yalova yerel yönetimlerinin ilerleyen yıllarda mutlak surette uyması gereken adeta bir ‘Yalova şehri anayasası’ olarak kamuoyuna lanse ediliyordu.
……………..
Aradan 27 yıl geçti. Elbette birtakım revizeler, birtakım değişen şartlara uygun değişiklikler olacaktı. Ancak bu kadarla sınırlı kalınmadı. Şehrin imar planları bir değil, üç değil, beş değil; sürekli değiştirildi ve dahası, tüm bunlar yapılırken kamu menfaati, toplumsal menfaatler hiçe sayıldı; dikkate alınmadı.
- YALOVA KONGRESİ NİÇİN TEKRARLANMALI; ÖRNEKLERLE..
Örneğin; şehrin hiç olmayacak tarım arazilerine maden ruhsatları verildi. Örneğin; 2000’lerin başlarında yapımına başlanan ve kısa sürede tamamlanıp üretime geçen tersaneler bölgesinde hiçbir kurala uyulmadı. Hem inşaatların yapımında, hem de çevresel risklerin değerlendirilmesinde yasa ve yönetmelikler çiğnendi. Yapılaşmada bir yığın yanlış yapıldı, sonrasında imar aflarında bir takım düzenlemelere gidildi. Bugün bile Osmangazi Köprüsü’nün demir korkuluklarına kadar dayanan tersane işletmeleri görüyoruz. Kimyasal atıkların 20 yıldır nereye depolandığı, raspa işlemlerinde denize ve toprağa hangi ölçüde zarar verildiği gibi konular da tam bir muamma.
Örneğin; Yalova’ya mevcut barajın dışında ikinci; üçüncü barajlar planlanıyor. Ancak kimse sormuyor ki; bu barajların kurulacağı doğru bölgeler nereleri olmalı? Gökçe barajındaki suyun ne kadarını halk tüketiyor, ne kadarı fabrikalara, tankerlere satılıp tarımsal sulamada kullanılıyor? Dolayısıyla ikinci bir barajın doğru adresi, suyun en çok tüketildiği Yalova’nın doğu bölgesi mi olmadı, yoksa mevcut barajın yanı başına ikinci bir baraj mı kurulmalı?
Örneğin; deprem sonrası 26 yıldır kat sınırına takılı kalan Yalova’da yapı stoğunun önemli bir bölümü büyük depremlere hazır değil. Dikey mimari ve ada bazlı yüksek kat uygulamasının önünün açılması için planların yeniden düzenlenmesi yazım.
Örneğin; Yalova’ya gelecek dev ölçekli yatırımlar nasıl oluyor da yeşil alan engeline takılıyor, nasıl oluyor da yatırımcının turizm imarlı alanları Ankara’dan yeşil alana çevriliyor; araştırılması ve sonuca ulaştırılması, sorunun çözülmesi lazım.
Örneğin, Çiçekçilik OSB’nin kurulacağı Yalova’da şehrin göbeğindeki kiralanmış devlet arazilerinin boşaltılıp turizm yatırımlarına açılması, buralardaki çiçekçilik sektörüne hizmet eden insanların Çiçekçilik OSB’ye taşınmaları lazım. Bu da tartışılması, üzerine kafa patlatılması, artı ve eksilerinin değerlendirilmesi gereken son derece önemli, hassas bir konu
Yalova’da, başta imar konuları olmak üzere; çevre, turizm, eğitim, sağlık, ulaşım, şehir planlaması gibi ana başlıklarda ciddi bir fikir birliğinin sağlanması, tüm bu konuların uzman kişiler, akademisyenler tarafından ele alınması önemli. Dolayısıyla, Yalova Valiliği ve YTSO’ya bir kez daha sesleniyoruz: 27 yıl önceki Yalova Kongresi’nin güncellenmesini, ikinci bir Yalova Kongresi’nin yapılmasını sağlayın. Hem ortak fikirler üretilsin, hem de iktidarıyla-muhalefetiyle, tüm kesimlerin ortak katkı sunacağı, ortak sorumluluk alacağı, ortak kararlar alınıp uygulansın.
Bir şeyi herkes çok iyi bilmeli: YALOVA’NIN BU KRİTİK SÜREÇTE KAYBEDECEK TEK BİR DAKİKASI BİLE YOK!