
Mimar ve Mühendisler Grubu Yalova İl Başkanı Can Bartın Akdemir, Termal Çağlayan Hidroelektrik Santrali (HES) projesi hakkında açıklamalarda bulundu. Yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemiz için çok önemli olduğuna vurgu yapan Akdemir, Termal Çağlayan Hidroelektrik Santrali (HES) Projesi’ni de desteklediğini ifade etti.
- ..”Gelişmiş ülkeler dahil olmak üzere pek çok ülke, enerji güvenliğini sağlamak için yenilenebilir enerji projelerine yönelmektedir. Ancak ne yazık ki, bazı kesimler hidroelektrik santrallerini tamamen doğaya zarar veren bir unsur gibi göstermeye çalışmaktadır.”
Haber \ Büşra GÜNDÜZ
Yalova'da yapılması planlanan Termal Çağlayan Hidroelektrik Santrali (HES) Projesi ile ilgili tartışmalar sürerken, Mimar ve Mühendisler Grubu Yalova İl Başkanı Can Bartın Akdemir konuyla ilgili kamuoyuna bir açıklama yaptı. Akdemir, enerji yatırımlarının önemine vurgu yaparak, sosyal medyada yapılan spekülatif açıklamaların projeye zarar verdiğini belirtti. Akdemir, enerji ihtiyacının her geçen gün arttığını ve yerli- yenilenebilir enerji kaynaklarının kritik öneme sahip olduğunu dile getirerek, "Bu proje bilimsel ve teknik analizlerle desteklenen bir enerji yatırımıdır ve tartışmaya açık bir şekilde ele alınmalıdır. Ancak kamuoyunda gerçek dışı iddialar ve yanlış bilgilendirmeler, projeyle ilgili algıyı olumsuz yönde etkiliyor" dedi.
‘HİDROELEKTRİK SANTRALLERİ SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR ENERJİ KAYNAĞIDIR’
Akdemir, hidroelektrik santrallerinin karbon salınımının düşük olduğunu, dışa bağımlılığı azalttığını ve uzun vadede sürdürülebilir enerji sağladığını belirterek, “Gelişmiş ülkeler dahil olmak üzere pek çok ülke, enerji güvenliğini sağlamak için yenilenebilir enerji projelerine yönelmektedir. Ancak ne yazık ki, bazı kesimler hidroelektrik santrallerini tamamen doğaya zarar veren bir unsur gibi göstermeye çalışmaktadır. Oysa ki modern mühendislik uygulamalarıyla bu etkiler minimize edilmekte, balık geçitleri, ekolojik akış düzenlemeleri ve sürdürülebilir su yönetimi gibi çözümlerle doğa ile uyumlu projeler hayata geçirilmektedir” ifadelerini kullandı.
‘BİLİMSEL VERİLERE DAYANMAYAN İDDİALAR GÜNDEMDE’
Bazı eleştirilerin bilimsel dayanaktan yoksun olduğuna dikkat çeken Akdemir, “’Doğa yok olacak’, ‘iklim daha da kötüleşecek’, ‘turist gelmeyecek’ gibi ifadeler gerçeklere dayanmamaktadır. Büyük baraj göllerinin mikro iklim üzerinde etkisi olabilir, ancak bu etki genellikle abartılmakta ve bilimsel analizlerle desteklenmemektedir. Bunun yanı sıra, ‘arıcılık bitecek’ veya ‘köyler taşınacak’ gibi iddialar, somut ekolojik analizler ve bilimsel verilerle ortaya konmadan görüş bildirilmesi anlamına gelmektedir” şeklinde konuştu.
‘MÜHENDİSLİK BİLGİ VE ANALİZ GEREKTİRİR’
Akdemir, sosyal medyada projeye yönelik eleştirilerde bulunan bazı kesimlerin teknik bilgiye sahip olmadan konuştuğuna dikkat çekerek, "Gerçek mühendisler veriyle konuşur, spekülasyonla değil. Enerji projeleri, salt siyasi veya bölgesel çıkarlarla değil, veri bazlı teknik analizlerle belirlenmektedir” şeklinde konuştu.
‘ENERJİ BAĞIMSIZLIĞI İÇİN YATIRIMLAR SÜRMELİ’
Akdemir, Türkiye'nin enerji bağımsızlığını sağlamak için yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmaya devam etmesi gerektiğini belirtti. HES projelerinin yalnızca enerji üretmekle kalmayıp su yönetimine, taşkın kontrolüne ve tarımsal sulamaya da katkı sağladığını vurgulayan Akdemir, “Fransa'yı, Avrupa'yı örnek alacaksınız, çünkü onların sözde sosyal medya gazetelerine ve sözde yerel gazetelere algı yaratmaları için nasıl destek verdiğini halk olarak 6 Şubat depremlerinden beri biliyoruz. Ancak Yalova halkı, kimin neyin peşinde olduğunu çok iyi biliyor ve bu tür algı oyunlarına kanmayacak kadar bilinçli. Avrupa'nın iki yüzlü politikalarını eleştirirken Fransa'yı örnek göstermek trajikomik. Fransa, Afrika'da 14 ülkede para bastırıyor, hammadde sömürüyor, nükleer santralleri için Nijer’den uranyum çıkarırken Nijer nüfusunun %90'ı elektriksiz yaşıyor. Gerçek çözüm, Avrupavari (sömürgeci) bakış açısından kurtulmak ve bilimsel çözümlerle ilerlemektir. Çözüm, sosyal medyada duygu sömürüsü yaparak 'muhalefet' oynayanlardan değil, gerçek mühendislerden gelmelidir. Son olarak, Türkiye’nin enerji bağımsızlığını güvence altına almak için hidroelektrik projeleri de dahil olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmak zorundayız. HES projeleri sadece enerji üretmekle kalmaz, su yönetimini sağlar, taşkın kontrolüne yardımcı olur ve tarımsal sulamaya destek sunar. Bilim ve teknolojiyle şekillendirilen projeler sayesinde, hem doğayı koruyarak hem de enerji ihtiyacımızı karşılayarak sürdürülebilir bir gelecek inşa edebiliriz” dedi.

