Artık siyasetin pazarı var ve pazarlık mubah sayılmaktadır.
Tabi ki siyaset pazarına Yalova yerelinden bakıyorum.
Satan satana…
Adeta yarışma yapılıyor.
Sevmediğine seçim kaybettirmenin ve onu siyasetin dışına atmanın birkaç yolu var.
En kolay yolu, aday olmasının önüne geçmektedir.
Aday gösterip kaybettirmek ise daha acı bir tecrübe yaşamasına neden olur.
Son seçimde “Arkandayım yürü dedikten sonra” kırk numara yapıp sağa sola yalpalayanlar yok muydu?
Adaya kızıp partisine seçim kaybettirenler var ya!
Genel merkez onları uzaktan göremiyor.
Görseler…
Partilerine seçim kaybettirenleri üst makamlara taşımazlar.
Bu yüzden siyaset vatandaş nezdinde itibar kaybetmiştir.
Siyasette aklanıp paklanmanın en kolay yolu “Günah Keçisi” bulmaktır.
İki taraflı siyaset yapanın davranışı bellidir.
Kaybederse “Ben elimden geleni yaptım fakat aday yüzünden kaybettik” diyenlere şahit olmadınız mı?
Kazanılırsa bu kez “Benim sayemde oldu” diyenlerin sayısı az mıdır?
Bir de anketle adayı havaya sokup yanıltmak var. “On puan öndesin, bu fark kapanmaz. Rahat ol” deyip seçimi kaybettikten sonra adayın etrafından kaybolanları bilmiyor musunuz?
Sokağın nabzına, esnafın sesine ve halkın çağrılarına kulak tıkayanlar seçim tahminlerinde her daim yanılmışlardır.
Bir örnek vereyim.
Seçimden önce bazı adaylara sonuçla ilgili uyarılarda bulunurum. Onlar inanmak istemeseler de sonuç hakkındaki isabetli yorumlarımı dinliyorlar. Seçim bittikten sonra ‘doğru tahmin etmişsin’ diyorlar.
Seçmenin içine girdiğinizde, onları dinlediğinizde ve isteklerinin ne olduğunu anladığınızda zaten seçimin sonuçlarının ne olacağını kestiriyorsunuz.
Termal hariç bütün ilçelerde ve merkezde başkanlar değişti.
Halkın oyunu alarak koltuğa oturanlara demokrasinin gereği herkes saygı duymak zorundadır. Öyle halk nezdinde seçilmek kolay bir iş değil, bilesiniz. Tek başına partinin gücü yetmiyor. Seçmenin dikkatini çekip onayını almak gerekir. Çok güçlü zamanlarda kaç tane belediye başkanı Yalova’da seçim kaybetti. Hatırlamıyor musunuz?
Ya sonrası…
Koltuğa oturduktan sonra başkanların üç türlü hali vardır.
Bir, beş yıl boyunca halktan aldığı krediyi koruyanlar, ki bu seçenek hayli zordur.
İki, beş yıl içinde halkın güven duygusunu kaybedenler ve kredisini tüketenler, ki bu seçenek kazanan adayların en fazla yaşadığı kaderdir.
Üç, daha beş ay bile dolmadan hayal kırıklığı yaşatıp seçmeni pişman edenler, ki bu seçenek bir siyasetçi için inanılmaz kötü durumdur.
Sözün özü şudur ki;
Beş yılın ilk beş ayı geçsin bir karne notu uygulamasıyla karşınızda olacağım.
Bir de bazı siyasi fanatikler seçim öncesiyle seçim sonrası atmosferi karıştırıyor.
Her başkan seçilene kadar kendi partisinin adayıdır. Fakat seçildikten sonra herkesin başkanıdır. Bu inceliği unutan bir dahaki seçimde başkan olmayı da unutmalıdır.
Burası Yalova…
Hepimiz birbirimizi yakından tanıyoruz.
Riyaya gerek yok.
Tüm başkanlarımıza başarılar diliyorum.
İlk seçenekte verdiğim “Beş yıl boyunca halktan aldığı krediyi koruyanlar” grubundan olmalarını temenni ediyorum.