yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
DOLAR
35,4856
EURO
36,4774
ALTIN
3.091,70
BIST
9.977,94
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yalova
Açık
12°C
Yalova
12°C
Açık
Pazar Parçalı Bulutlu
11°C
Pazartesi Çok Bulutlu
12°C
Salı Yağmurlu
12°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
13°C

YALOVA MEKTUPLARI (2)

19.01.2025 14:58
0
A+
A-

Sevgili Yalovalılar!

Sizlere geçmişten günümüze Yalova’nın tarihini, kültürünü, adetlerini, siyasetini, turizmini etnik yapısı gibi konuları değerlendirmeye devam ediyorum.

Geçenlerde sosyal medyada bir paylaşım yapmıştım. “Oğuzların Bayındır boyuna mensup olan Uzun Hasan’ın Diyarbakır’da doğduğunu, şu an Diyarbakır’ın yerli halkının bir bölümünün Uzun Hasan soyundan geldiğini” yazmıştım. Tabi ki bu durum Yalova’da yaşayan Batum göçmenlerini de yakından ilgilendirmektedir.

Bu paylaşımdan sonra beni arayanlar oldu. Diyarbakırlı ve Uzun Hasan soyuna mensup olduklarını söylediler. Ziyadesiyle memnun oldum.

Tabi ki Yalovamız’da yaşayan ve kendilerini Mohti Laz olarak tanımlayan hemşerilerimize de bir hatırlatmada bulunmak istiyorum:

“Sizler Laz değilsiniz. Oğuzların Bayındır boyundansınız. Diyarbakır’a göç eden akrabalarınızın çoğu da kendilerini Kürt sanıyorlar. Sizler de Laz sanıyorsunuz. Lakin hakikat başkadır. Sizlere küçük bir hatırlatma yapayım dedim.”

Bayındır ne demek biliyor musunuz? “Bir yerleşimi güzelleştirmek, yaşamaya layık hale getirmek demektir.” Ya Mohti ne demek? “Gelenler” anlamını taşıyor. Dikkatinizi çekerim! Bayındır boyuna ait Batum göçmenlerinin kendi tabirleriyle Mohtilerin (gelmelerin) yaşadıkları yerlerde bayındırlık işlerini fevkalade özenle yaptıklarına dair yüzlerce örnek sizlere sunabilirim.

Bu meselenin detaylarını daha sonraya bırakıp başka bir mevzuya geçmek istiyorum.

Yalova hakkında kentimizde birçok seminerler yapılmaktadır. Bunu en fazla gerçekleştiren de İl Genel Meclis Başkanı Hasan Soygüzel’dir. Sağ olsun arada bir davet eder, bende gider bir konuşma yaparım.

Geçen yıl bu sempozyumlardan birinde yaklaşık 40 dakika konuştum. Her ne hikmetse benim konuşmalarımdan akademisyenler memnun kalmıyorlar. Bu durumu tavırlarından ve konuştukları sözlerden rahatlıkla anlıyorum. Ben de sempozyum sonunda fotoğraf karesine girmedim ve salonun çıkışındaki koridora geçtim.

Yalova’nın tanınmış simalarından güzel sözler ve teşekkürler işittim. Fakat tam o sırada ilginç bir olay oldu. Askeri erkândan yüksek rütbeli biri yanıma geldi. Boynuma sarıldı, alnımdan öptü ve dedi ki: “Saygıdeğer Hocam, size teşekkür ediyorum. İyi ki bu gün toplantıya katılmışım. Böylece sizi dinlemiş oldum.”  Vallahi ne yalan söyleyeyim! Kendimi istiklal madalyası almış bir gazi gibi hissettim. Adını bilmiyorum ama o komutanımıza buradan teşekkür ve sevgilerimi gönderiyorum. Birkaç dakikanın ardından önemli bir bürokrat daha geldi ve aynı sözlerle beni tebrik etti. İtiraf ediyorum, hayatımın en önemli günlerinden biriydi.

Şahsım için çok gurur verici olaylardan birini de Yalova ve Çevresinde Belgelerle Ermeni Terörü adlı eserimi yayınladıktan sonra yaşadım. Dönemin cumhurbaşkanı Abdullah Gül telefonla tebrik etti. Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ da Genelkurmay atentli bir kâğıtla teşekkür mektubu gönderdi. Türk Tarih Kurumu ise tebrik yazısı iletti. Yalova’daki kurumlar ve yetkili kişiler çalışmalarımı her ne kadar görmezden geldiyse de sözünü ettiğim tebriklerden ziyadesiyle mutlu oldum.

Sevgili Yalovalılar!

15 Temmuz kalkışmasının yıl dönümünde Yalova Üniversitesi RDKM’de bir panel düzenledi. Yalova basınını temsilen konuşmacı olarak ben de katıldım. Daha doğrusu Yalova valisi Tuğba Yılmaz, tavsiye edince Yalova Üniversitesi konuşmacı listesine beni de dâhil etti. Dört konuşmacıydık. Ben son sırada konuştum. Salon doluydu. Bürokrasi de tam teşekküllü oradaydı. Son sırada ben konuştum. Birkaç cümlesini sizinle paylaşayım: “Türkiye, bir Yunan işgalinde bir de 15 Temmuz kalkışmasında en büyük maddi kaybı yaşamıştır.  Üniversitede haksız yere akademik kariyer yapanların olduğu inkâr edilemez bir gerçektir. Ve hala bazıları görev başındadır.”  meyanındaki konuşmamım ardından yazmış olduğum 15 Temmuz şiirimi okudum.

Şiirimi okurken arada bir salonu süzmeye başladım. Bazıları bana yiyecekmiş gibi bakıyordu. Kimileri de “Bunu da nereden bulup konuşturdunuz” der gibiydi. O günden sonra bir daha üniversite programlarına çağrılmadım. Ben de hiçbir etkinliğine katılmadım. Şimdilerde üniversiteye karşı gönlüm yumuşamaya başladı. Her daim takdir ettiğim şu anki rektörümüz Mehmet Bahçekapılı bu soğukluğu ortadan kaldırdı.

Orada yaptığım konuşma için vatandaşların haricinde resmi kimlikte beni sadece vali ve cumhuriyet başsavcısı tebrik etti.

Sevgili Yalovalılar!

Son olarak şikâyetçi olduğum bir konuyu dile getirmek istiyorum. Kemal Baş, AK Parti il başkanlığı için gündeme gelince kimlikleri meçhul bazı kişiler saldırıya geçti. Aramızda büyüyen, genç ve yetenekli evlatlarımıza neden sahip çıkmıyoruz? Bakınız! Fatih Şahin, Ömür Bayar, Fatih Ayaz, Selihan Dicle Şimşek, Harun Güleç, Kemal Baş gibi genç yeteneklerimize Yalovalılar olarak destek çıkmak bizlerin görevidir. Aramızdan çıkan bu yetenekli gençlerin önünü kesersek ilerleyen süreçte başka illerden yönetici transfer etmek zorunda kalırız. O zaman yine kızıyor ve eleştiriye başlıyorsunuz.

Bırakınız! Gençlerimiz bizi temsil etsin.

Sevgili Yalovalılar!

Yıkıcı değil, yapıcı olunuz.

Engel olmayınız, yol açınız.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.