Haber / Esin KAYA
İstanbul Medeniyet Üniversitesi Türk-İslam Sanatı ve Arkeolojisi Uygulama ve Araştırma Merkezi Kazı Buluşmaları XXIII Programı’nda, Çobankale Kazı Başkanı Doç. Dr. Selçuk Seçkin, Çobankale Kazıları hakkında sunum yaptı.
İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sanat tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kadir Pektaş’ın moderatörlüğünde gerçekleşen programda Çobankale Kazı Başkanı Doç. Dr. Selçuk Seçkin, 11. yüzyılda Bizans döneminde inşa edilen ve günümüzde arkeolojik kazı çalışmalarının devam eden Çobankale’nin tarihî süreçte önemli roller üstlendiğini söyledi.
‘Önemli tarihsel olaylara sahne oldu’..
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi ve Altınova Çobankale Kazı Başkanı Doç. Dr. Selçuk Seçkin, Çobankale’nin Bizans döneminden itibaren önemli tarihsel olaylara sahne olduğunu ifade etti.
Çobankale kazısında elde edilen bulgular ve hedefler konusunda bilgi veren Doç. Dr. Selçuk Seçkin, “Altınova’nın yaklaşık 4 km güneyinde yer alan Çobankale, İstanbul-İznik ve Batı Anadolu yolunun kilit noktalarından doğal bir tepe üzerine kurulmuştur. Araştırmacılar tarafından 11. yüzyıla tarihlenen yapının, Bizans döneminde inşa edildiği, Selçuklu döneminde de kullanım gördüğü belirtilmektedir.
Osmanlı’nın kuruluşunda etken..
Bizans, Selçuklu, Haçlı ve Osmanlı egemenliği görülen yapının, Osmanlı döneminin kuruluşunda oynadığı rol, Prof. Dr. Halil İnalcık tarafından Osmanlı’nın kuruluşunun 700. kuruluş yıldönümü kutlamalarında dile getirilmiş ve Çobankale bu sayede akademik dünyada bilinir hâle gelmiştir. Bu süreçte Yalova’da yapılan konferans ve sempozyumlar da, Bafeus Muharabesi ve dolayısıyla da Çobankale’nin tanınmasında katkı sağlamıştır” dedi.
Kazı çalışması süreci..
2017 yılında Bursa Müzesi ile birlikte Çobankale’de temizlik çalışmasına başladıklarında o bölgede daha önce yüzey araştırmasının yapılmadığını fark ettiklerini ve bakanlığa başvurduklarını kaydeden Doç. Dr. Selçuk Seçkin, “2018 yılında Yalova’da yüzey araştırması iznimiz çıktı ve çalışmaya başladık. İlk etapta Altınova ilçesinde çalışmalarımızı yürüttük. 3 yıllık süreçte Altınova’nın taramasını gerçekleştirdik. Bundan sonraki süreçte Çiftlikköy, Yalova merkez, Armutlu’ya kadarki ilçelerin taranması plânlanmakta olduklarını belirtmiştir. Yaptığımız yüzey araştırmasında ilk olarak merkeze en uzak Sermayecik Köyü’nden başlayarak köyler taranmış, daha sonra beldeler, son olarak da ilçe merkezinde arazi çalışması yapılmıştır” ifadelerini kullandı.
‘Bölge tarandı’..
2018 yılında Kültür Varlıkları ve Müzeler Müdürlüğü’nün izni ile başlayan ‘Yalova ve İlçelerinde Ortaçağ ve Türk İslâm Dönemi Yüzey Araştırması’ kapsamında ilk olarak arazi çalışmalarının Altınova ilçesinde başladığını ifade eden Doç. Dr. Seçkin, “Önce köyler, sonra belde ve son olarak ilçe merkezinde yer alan tarihî eser ve yerleşimler taranarak bölgenin geçmişi ortaya çıkartılmaya çalışılmıştır. İncelemesi yapılan günümüz ilçe ve köylerin Kafkas ve Balkan göçmenleri tarafından kurulan yerleşimler olduğu, 18. yüzyıl öncesinde Türk dönemine ait, sadece Altınova’nın sahil kısmında yer alan Hersekzade Ahmet Paşa tarafından inşa edilen bir külliyenin günümüze ulaştığı tespit edilmiştir.
Yüzey araştırmaları..
Yüzey araştırmasında incelenen köylerdeki mezar taşları, yerleşimlerin tarihini vermesi yönünden önem taşımakta olup, tahrip ve yok olmamaları, güvenli alanlarda sergilenebilmeleri için mahallî idareler ve ilgili kurumlarla yazışmalarımız devam etmektedir. Altınova’da Bizans dönemine ait ise kırsal yerleşimler olduğu gibi, bölgenin sahilindeki Hersek Mahallesi’nde, günümüzde Dedeler Tepe olarak haritalara işlenmiş olan Helenepolis Antik Kenti’nin ve Yalakdere Vadisi’nde yer alan Çobankale’nin Ortaçağ’da da iskân gördüğü eldeki yapı kalıntılarından anlaşılmaktadır” diye konuştu.
‘Bizans dönemi sırlı seramikleri’..
Altınova ilçesinde bulunan ve 11. asırda inşa edilip 14. asra kadar kullanıldığı düşünülen Çobankale’de ilk çalışmaların Clive Foss ve Halil İnalcık tarafından yapıldığı, sonrasında Bithynia Bölgesi araştırmaları kapsamında V. François ve J. Lefort tarafından da Çobankale ve seramikleri hakkında araştırmalar gerçekleştirildiği belirten Doç. Dr. Selçuk Seçkin, “Bu araştırmalardan uzun zaman sonra ilk kez 2017 yılında, Bursa Müze Müdürlüğü nezaretinde, şahsımın bilimsel danışmanlığında Çobankale kazı çalışmaları başlatılmıştır. 2018 yılında, iç kalenin tamamının temizlenmesiyle sarnıç yapısı ortaya çıkarılmıştır. Makalemizde kale içinde tespit edilen ilk yapı olan sarnıçta ele geçen seramikler konu edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı himayesinde..
Altınova Belediyesi’nin öncülüğünde başlayan Çobankale kazılarının 2021 yılında Cumhurbaşkanlığı himayesinde 12 aya çıkarıldığını ifade eden Doç. Dr. Seçkin, “Kuzey surları daha önce de belirttiğimiz gibi çift sur sistemine sahip. Dış sur daha kötü durumda. İç sur ise günümüze kadar iyi bir şekilde ulaşmayı başarmış durumda. Aynı zamanda Çobankale’de sur sisteminin röle ve restorasyon, resüsitasyon projeleri de Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın (MARKA) sağladığı fonla yapılmaktadır. İnşallah önümüzdeki yıllarda kazı çalışmaları ve projeleri bitirilecek ve restorasyon çalışmalarına geçilecek” diye konuştu.