Bu hafta içinde HABERCİ’nin gündeminde dikkat çeken konu başlıkları; deniz ulaşımında yaşanan sıkıntılar, YADO’nun Yalova için artık bir zorunluluk haline gelmesi, Yalova Platformu Dönem Sözcüsü Hakim Menteş’in DowAksa’daki yapılanmaya yönelik eleştirileri ve teknik bilirkişi heyetinin ilgili mahkemeye sunduğu rapor oldu.
………………………
Haftanın ilk günü, yerel bir haber sitesinde yer alan iddiaları Yalova’nın gündemine taşıdık, rekabet kurallarına uygun davranılmadığı yönündeki eleştirileri okurlarımızla paylaştık. Hemen akabinde haberin muhatabı firmalardan NEGMAR’ın hukuk departmanı bir tekzip yazısı yolladı, bu tekzip metnini de dün yayınladık. Her zaman savunduğumuz gibi, bir konuda görüşler ortaya konuluyorsa, karşı görüşlere de aynı ölçüde yer vereceksiniz ki objektifliğiniz tartışılmasın. Hiçbir konuda tek taraflı yayın politikası olmaz, olmamalı; zaten izlediğimiz yol da tam olarak bu.
……………………..
YADO, Yalova’nın olmazsa olması. Haftalardır-aylardır Yalova’nın gelişim sürecinde, tanıtımında, ekonominin ayağa kaldırılmasında Yalova Deniz Otobüsleri A.Ş.’nin kurulmasının çok önemli olduğunu vurguluyor, bu anlamda yayınlarımızla ısrarcı oluyoruz. Yalova’yı yönetenlerin çok farklı gündemleri olabilir, buna saygı da duyabiliriz. Ancak bilinmeli ki; ortak politikalar, ortak bakış açıları, ortak eylem ve uygulama planları olmazsa Yalova’yı bir noktaya taşımak çok zor olur.
……………………
Haftanın en çarpıcı manşetlerinden biri, Çarşamba günkü 1. sayfa manşetiydi. Yalova Platformu Dönem Sözcüsü Hakim Menteş, Teknik Bilirkişi Heyeti’nin mahkemeye sunduğu raporu yorumluyor ve DowAksa’daki inşaata ilişkin yürütmeyi durdurma talep ediyordu. Menteş’in talebi tamamen bilirkişi raporundan kaynaklanıyor, zira raporda altı çizilen konular; deprem riski, tarım alanlarının korunması, deniz suyunun kullanımı, hava ve su kirliliği yönetmeliği, sağlık koruma bandı gibi toplumun bütününü ilgilendiren son derece önemli konu başlıklarıydı. Konu çevre ve insan olduğunda aslında hemen herkes belli endişeleri taşıyor, belli hassasiyetlerde uzlaşıyor. Ancak yaklaşımlar, yorumlamalar çok farklı olabiliyor. Bir taraf ÇED raporunu esas alan savunma ortaya koyuyor, bir taraf da bilirkişi değerlendirmesini esas alıyor. DowAksa yönetimi an itibarıyla sessiz kalmayı tercih ediyor ve anladığımız kadarıyla mahkeme sürecinin sonlanmasını bekliyor. Ancak bir taraftan da inşaat tüm hızıyla devam ediyor. Mahkeme süreci devam ederken inşaatın devamı doğru mudur değil midir? Bir bilim insanının ak dediğine bir başka bilim insanının kara demesi hangi mantıkla izah edilebilir? Bir tarafta sadece ülke ekonomisi açısından değil aynı zamanda devlet stratejisi bakımından da son derece kritik önem taşıyan karbon elyaf ham maddesi üretimi, diğer tarafta insan ve çevre odaklı olası tehdit ve değerlendirmeler. Bunların hepsi elbette tartışılmalı ve farklı görüşlere saygı duyulmalı. Ancak, kim-neyi savunursa savunsun, herkesin hemfikir olması gereken bir şey var ki, o da şu: Şeffaf olunmadığı, yeterli bilgi paylaşımında bulunulmadığı, toplumsal mutabakat sağlanmadığı sürece fikir ayrılıklarından fikir bütünlüğüne geçiş, ortak akıl ve mutabakat yoluyla olaylara bakış asla mümkün olmayacak; vaziyet bu..
