Onur ERDİK
Bölgesel Amatör Lig 8. Bölge 2. Grup’ta şampiyonluk yarışındaki Yalovaspor’da başkan Onay Tuna, önemli açıklamalar yaptı. Yeşil-Kırmızılı takımın şampiyonluk şansının, rakiplerinin puan ve puanlar kaybetmesine bağlı olduğunu kaydeden Tuna, gündeminde şampiyon olamadıkları takdirde istifa konusunun bulunduğunu ve ilimizdeki karar mekanizmalarının futbol ile sporu sevmemelerinden yakındı.
‘Şampiyonluğa inanan tribünleri yaratamadık’..
Kendilerinin de hatalarının olduğunu ve bu hataları düzeltemediklerini belirten Yalovaspor Kulübü Başkanı Onay Tuna, “Kesinlikle hatalar var. Bu hataları düzeltemiyoruz. Futbolcudan, yönetimden ve tribünlerden kaynaklı. Birbirine endeksli şekilde gidiyor. Hocamız da zaten açıklama yaptı. Biz şehir olarak bir türlü şampiyonluğa inanan tribünleri yaratamadık. O atmosferi oluşturamadık. Rakip geliyor, en büyük itici gücümüz taraftar olması gerekirken; tribünler bomboştu. Olan da tezahürat yapamadı. Bunun da sebepleri var. Başkan olduğumdan beri taraftar yanımızda durdu. Biz de taraftarımızın yanında olduk. Bugün Yalovaspor tribünleri bu duruma geldiyse, bunu tribündeki seyirciler değil, Yalova’daki makam sahipleri, ‘neden böyle oldu’ diye düşünmeli. Ona göre de gerekli tedbirleri almalı. Biz çok deplasmana gittik. Türkiye’nin her yerini gezdik. Hiçbir yerde biz kendi evimizdeki kadar daraltılıp sıkılmadık. Kendi evimizde oynadığımız maçlarda sanki deplasmandaymışız gibi hem biz hem taraftar bunu hissediyor. Dışarıda kendileriyle konuşuyorum. Teknik heyet ve futbolcularımla konuşuyorum. Genel kaptanım bile koridora girerken; yaka kartı olmadığı için sokulmuyor. Benim genel kaptanımın kim olduğunu herkes bilir. Protokol tribününe girerken; bana bile kimlik soruluyor. Sporda o kadar aciz durumdayız ki bunun bir türlü önüne geçemiyoruz. Ben bunu birçok mecrada dile getirdim. 4 yıldır başkanlık yapıyorum, öncesinde de bir dönem yöneticilik yaptım. Sürekli dile getiriyorum. Bizim gücümüz bunu düzeltmeye yetmedi” şeklinde konuştu.
‘Taraftarıma sahip çıkmak zorundayım’..
Yalovaspor taraftarına çifte standart uygulandığını anımsatan Tuna, “Kulüp başkanı olarak taraftarıma sahip çıkmak zorundayım. Her karşılaşmada yaşanan şeyler bizim maçımızda da oldu. Sahaya sadece su şişesi atıldı. Bunun dışında hiçbir şey yaşanmadı. O atılan pet şişe bile kaosa sebebiyet verdirildi. Bizim başımıza da deplasmanda benzer olaylar yaşandı. Hiç kimse bize sahip çıkmadı. Bir tane polis çıkıp da tribünlere tek kelime demedi. Fiziksel temas olduktan sonra müdahalede bulunacaklarını söylediler. Ben siyaseti hiç sevmem, devletçi bir kimliğim var. Bunu da sakın yanlış anlamasınlar. Ben Yalovaspor tribünlerinde daha maç biter bitmez polisimin coplarıyla koltuklara ‘tak tak’ vurarak ‘haydi tribünleri boşaltın’ diyor. İnsanlar hafta sonu etkinliğinde maça gelip tribünde oturuyor. İnsanlar hüznü de sevinci de yaşasın. Bizim maçlarımızda kavga çıktı, o oldu ya da bu oldu diye biri çıkıp da bir şey söylesin. Ben hiçbir deplasmanda bu kadar polisin sahada olduğunu görmedim. Bu tepkimi de kesinlikle polisi hedef gösteriyormuşum diye algılamasınlar. Sadece son dakikada su şişesi atan 18 yaşındaki çocuk ne olduğunu bilmiyor. Orada polis bana kafa sallaması sonrası tepki gösterdim. Bunlar Yalova’mıza yakışır şeyler değil. Polis devletimizin polisi, bizim polisimiz. Ayvalık deplasmanına gittiğimizde rakipte o kadar inanmışlık vardı ki, bizim burada Yalovaspor tribününe giren başkan tanınmıyor. Tribüne geliyorum, biz para harcıyoruz, emek veriyoruz. Hafta sonunda herkes ailesiyle vakit harcarken; ben Yalovaspor için mesaimi harcıyorum. Ailem ve çocuklarımla vakit geçirmek benim de hakkım değil mi? Biz bu işi gönüllü yapıyoruz. Yalovaspor üzerinden siyasete girip para kazanmıyorum. Aksine para veriyorum. Tribüne geliyorum, birileri birilerine yamanmak için ‘bu takım kötü oynuyor, şöyle oynuyor’ diye konuşuyor. Gelin hep birlikte fikir alışverişinde bulunalım sorunu birlikte çözelim. Ben kendi evimde tribünleri taraftarıma açamıyorum” ifadelerini kullandı.
‘İç saha maçlarını Atatürk Stadyumu’nda oynamak istemiyorum’..
Yalova Atatürk Stadyumu’nda lig maçı oynamak istemediklerine değinen Tuna, “Ben ASKF Başkanı Tamer Erbul’la da konuştum, şöyle bir talebimiz olacak. Ben iç saha maçlarını Yalova Atatürk Stadyumu’nda oynamak istemiyorum. Deplasmanda daha rahat oynuyoruz. Bizimle deplasmana gelen yöneticilerimiz çok daha rahat maç izliyor. Altınova olabilir. Akköy’ün sahası yapılıyor, orası da olabilir. Ben gerçekten çok sıkıldım şehir stadından. Ya biz istenmiyoruz, insanlara zulüm geliyor ya da saha bize uğursuz geliyor. Yalovaspor sahaya çıkacak, sahadaki sıkıntıları gidermek için kum dökülüyor. Hadi bunu gidin Ayvalık’ta yaptırıyorlar mı?” diye konuştu.
‘Son dakikaya kadar şampiyonluk kovalayacağız’..
İki yıl önce Çiğli Belediyespor’un 5 puan gerisinden gelerek ipi göğüslediklerini hatırlatan Yalovaspor Kulübü Başkanı Onay Tuna, “Şampiyonluk şansımız, diğer takımların puan kaybetmesine bağlı. Biz iki yıl önce de 5 puan geriden gelerek Bölgesel Amatör Ligi’nde şampiyon olduk. İkinci yarı ilk devreler gibi geçmez, daha çetin geçecek. Belki biz de puan kaybedebiliriz ama şu bilinsin ki rakiplerimiz de puan kaybedecek. Ben kaybedilmiş bir şey olduğuna inanmıyorum. Ancak maç sonunda benim de hocamızın da psikolojisi sağlıklı değildi. Ortaya çıkan sonuçtan dolayı. Maç sonrası oturup değerlendirdik, hocamızla da kendi yönetimimle de oturup konuştuk. Biz hocamızla yolumuza devam edeceğiz. Bu kadar emek var. Gittiği yere kadar, son dakikaya kadar şampiyonluk kovalayacağız” açıklamasında bulundu.
‘Hocamız takımın başındadır’..
3-0’lık Bozcaadaspor yenilgisi sonrası kendileri gibi teknik direktör İbrahim Baş’ın da büyük üzüntü duyduğunu söyleyen Tuna, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Maç sonrasında hocamız çok üzüldü. Beklemediği skorla kaybetti. Sahada oynanan oyun, maçın skorunu göstermiyor. O da duygusal olarak 3-0’lık mağlubiyetin cezası şeklinde düşündü ve istifa etmek istedi. Bizim hocamıza güvenimiz tam. 4 yıl üst üste şampiyonluk elde eden bir hocamız var. Sahaya çıkıp golleri atacak olan kendisi değil. Oynanan futbol kötü değildi, bizi memnun etti. Sadece hiç beklemediğimiz goller yedik. Son iki golü zaten saymıyorum. Çok fazla risk alındıktan sonra yenilen gollerdi. Bu tarz maçlarda 1-0 ya da 10-0 bitmiş, puan tablosuna ekstra etkisi yok. Biz hocamızla beraberiz. Kendisi kalacak ve gitmeyecek. Bu tür maçlarda o andaki özgüven kaybı olabilir. İbrahim Baş, Yalovaspor’un başında ve kendisi takımı şampiyonluğa götürebilecek kapasitede.”
‘Futbolda utanç verici bir tablo’..
Devre arasında takımdan ayrılarak şampiyonluk yarışındaki rakipleri Ayvalıkgücü Belediyespor’la anlaşan Murat Kürüm konusuna açıklık getiren Tuna, “Murat Kürüm konusuna gelince; bu tarz konuşmalar başkanlığım sürece belki de hiç olmadı. Ancak şunu söylemeliyim ki; kulüpler tarafından da bu tarz davranışlar suiistimal ettirilmemeli. Devre arasına girdiğimiz günden beri ‘ben gitmek istiyorum’ deyip hocamızı ve genel kaptanımızı rahatsız etmeye başladı. En sonunda son hazırlık maçımızda hazırlanmadı. Benimle görüştü ve gitmek istediğini söyledi. O saatten sonra bir oyuncuyu tutmanın hiçbir açıklaması olamaz. Yalovaspor forması ne Murat Kürüm’e ne bana ne de başkasına kalır. Ahlaksızlığa müsaade edemeyiz. Yalovaspor forması giymek şereftir. O kapasiteyi o saatten sonra kendisinde göremedik. Bütün ödemelerini yaptığımız futbolcudan böyle bir şey duymanın ardından o oyuncu kadroda tutulamazdı. Amatör liglerin kaderi işte böyle. Herhangi bir yaptırımı yok. Biz de kendisine şartlarımızı söyledik. Talebimiz oldu. Bizim grubumuzdan herhangi bir takıma gitme dedik. Kendisi de bunun sözünü verdi. Ayvalık’taki maçta ağza alınmayacak küfürler ettiler bize ve oyuncumuza. Murat da bize ‘ben asla oraya gitmeyeceğim’ dedi. Birkaç gün sonra bunları söyleyen Murat Kürüm Ayvalıkgücü’ne gidip imza attı. Herkes kendisine yakışanı yapar. Ayvalıkgücü yöneticileri utanç verici hareket yaptı. Futbolun yüzkarası bir harekette bulundu. Biz hiçbir zaman Yalovaspor olarak böyle ahlak dışı davranışa alet olmayız. Rakibimizin futbolcusunun aklını çelmeyiz. Ancak kendileri Serkan Bozkurt oyuncusu vesilesiyle yöneticisiyle birlikte futbolcunun aklını çelmiştir. Bana göre futbolda utanç verici bir tablo. Sezon bittiğinde bunun bedelini şampiyon olamayarak yaşayacaklar” dedi.
‘Yalova’daki hava bana enerji vermiyor’..
Kendisini en çok üzen konunun, şehre şampiyonluk havası katamamaları olduğunu belirten Yeşil-Kırmızılı kulübün başkanı, “Her sene bir takım şampiyon olacak diye bir kural yok. Her sene şampiyon olsanız zaten diğer takımlara ne gerek var. Bizi en çok üzen, bu şehre bir türlü şampiyonluk havası katamadık. Bugün Ayvalık’a gittiğiniz zaman her yer bayraklarla donatılmış şekilde. Yerel siyasetçilerinden bürokratına, esnafına herkes orada. Bir aidiyet var. Biz bunu Yalova’da bir türlü sağlayamadık. Tribüne gelenlerin neredeyse tamamına takını 6222’den cezalı. Ağzını açıyorsun, Yalova’da ceza yiyorsun. O cezaları ödeyecek gelirleri de yok. Dolayısıyla tribünleri kaybettik. Yalova’daki hava o enerjiyi bana vermiyor. Sayın valimiz sağ olsun hemen hemen her maçımıza geliyor. İkili ilişkilerimiz çok iyi, ancak ne yaptıysak diğerlerini tribüne çekemedik. Yalova’nın siyasetçileri anladığım kadarıyla sporu hatta futbolu çok fazla sevmiyor. Basketbol maçında da pek fazla göremiyorum. Futbolda zaten hiç göremiyorum. Şehir bütünleşmediği zaman şampiyon olsanız da olmasanız da heyecanı yok” ifadelerine yer verdi.
‘Şampiyon olamazsak bırakacağım’..
2021-2022 sezonu sonunda şampiyon olamamaları durumunda istifa edeceğini açıklayan Tuna, şunları söyledi: “Sezon sonunda şampiyon olamazsak, kesinlikle bırakacağım. Buna herkes emin olsun. Şampiyon olursak; yönetimdeki arkadaşlarımızla görüşüp ortak karar doğrultusunda hareket ederiz. Başkanlığım süre içerisinde bütün borçlarımı neredeyse tamamını ödedik. Emek verdik. Kulübü bataklıktan çıkarıp şimdiki haline getirdik. Biz bıraktıktan sonra bu kulüp siyasi amaçla kullanılırsa, o niyete girenlere hakkımı helal etmem. Çok açık bir şekilde bunu söylemek istiyorum. Yalovaspor hiç kimsenin siyasi kolu olamaz. Yalovaspor şehirdeki herkesi kapsayan bir STK’dır. O şekilde de devam etmektir. En çok hoşuma giden; Yalovaspor borcuyla anılan kulüptü. Bugün Yalovaspor’un hiç borcu yok. Güzel bir tablo ortaya çıktı. Başarısızlığımız tabii ki var. Biz şehirde heyecanı geri getiremedik. Bu şehirde heyecan yok. Kulübün gelirleri neredeyse hiç yok. Bugün Ayvalık 6 milyon TL harcadı ve şampiyonluğa oynuyor. Bizim bütçemiz 4 milyon TL. Bunun yarısını ancak biz toplayabiliyoruz. Topladığımızın da birçoğunu sağ olsun DowAksa veriyor. Yalova Belediyesi ile DowAksa olmasa, bu takım o bütçeleri toplayamaz. Biz hem futboldaki şampiyonluklar hem basketbolda Süper Lig’e çıkmış olmamızdan vesile, Yalova’da karar mekanizmalarından destek göremiyoruz. Bir araya gelin. Bu şehirde futbol takımı borçsuz devam ediyor. Ligin hiç önemi yok. Diğer tarafta Süper Lig takımı var. Bu kadar güzel marka varken; ortası yalnız bırakıldı. Yalova için utanç bence. Herhangi bir gelir getirici fikirler üretilmedi. Bu takımlara nasıl faydalı oluruz diye hiç düşünülmedi ya da proje sunulmadı. O kadar güzel tribünler var ki basketbolda; aileler ve çocuklar gelip eğleniyor. Gençler için çok güzel ve ucuz bir aktivite. Karar mekanizmalarında oturan kişiler; birkaç kişi geliyor onları tenzih ediyorum. Gelen yok. Bir insan sporu sevmiyorsa, ne çocuğu ne de gençleri seviyordur. Çocukları ve gençleri sevmek sporla başlar.”
‘Büyük ihtimalle futboldan bu sezon sonunda elimizi ayağımızı çekeceğiz’..
Futbol ve basketbola Yalova için destekte bulunduklarını ancak futbolda bu sezon şampiyon olunamaması durumunda çekileceklerinin sinyalini veren Başkan Tuna, “Hem kendim hem de ağabeyim adına konuşayım; biz büyük ihtimalle futboldan bu sezon sonunda elimizi ayağımızı çekeceğiz. Buna da sebebiyet verenleri istifa ettiğim gün tek tek açıklayacağım. Şampiyon olursak; devam etme ihtimalimiz yüksek. Ama şuanda şampiyon olma ihtimalimiz ne kadar inansak da çok az bir ihtimal. Gerçekçi olmak lazım. Son ana kadar devam edeceğiz. İhtimalimiz diğer takımların puan kaybetmesine bağlı. Olamadığımız takdirde çok açık bir şekilde söylüyorum; istifa ettiğim gün sebeplerini tek tek isimleriyle beraber kamuoyuyla paylaşırım. 4 senelik başkanlığımda destek verenler kadar, destek vermeyenler çok oldu. Basketten desteğimizi çekmeyiz. Biz bu işi Yalova’yı sevdiğimiz için yaptık. Basketbolda farklı bir şey yakaladık. Emeğimiz çok farklı. Ancak futboldan kesinlikle çekileceğiz. Bunun sebebini de Yalova’nın siyasetçilerine ve destek vermeyenlere sorsunlar. Bu şehir sahipsiz. Herkes kendisini düşünür olmuş. Yalova’da çok ciddi problemler varken; kimse o problemlerle ilgilenmiyor. Gerçekten üzücü” şeklinde konuştu.
‘DowAksa bize destek oldu’..
Yalova Belediyesi ile DowAksa’nın kendilerine destek verdiğini belirten Onay Tuna, “Yalova’da en büyük problem; spor kulübünün hayatta kalabilmesi için gelirlerinin olması lazım. Bu kulübün yaşatılabilmesi için gelir sağlanması lazım. Geliri olan kulüpler güzel yönetilirse borçsuz çok iyi yönetilir. Biz 3. Lig’e yükseldiğimizde kulübün ciddi borçlanması vardı. Bu borçlanmalarda en büyük sorunu çıkaran, eski lisanslı oyunculardı. Bireysel olarak kendi yarattığı problem değil. Üzerinden yıllar geçmiş. Bu insanlar oturdukları şehirleri değiştirmiş, çoğu futbolu bırakmış. Onlara ulaşmak ve bize noterden ‘borcu yoktur’ yazısı göndermeleri ciddi bir süreçti. Paranız olsa da süreçti. Tek tek onları topladık. Onlara ulaşmaya çalıştık. Transfer tahtası kapalıydı. Transferin bitmesine bir hafta kala transfer tahtasını anca açabildik. İş işten geçmişti. Herkes transferini yapmıştı. Biz de bu saatten sonra iyi oyuncular bulup zaten bütçemiz yoktu kulübü zor duruma sokmayalım, bu takım en kötü ligde kalır diye düşündük. Federasyon borçlarımıza bile dokunamıyoruz. Hiçbir gelir yok. Borcumuzu kapatıp ligde kalma mücadelesi verelim dedik. Fikstür kolaylaşıp puan alacağımız maçlar geldi ve takımda 35 kişilik tesisten 32’si kovid-19’a yakalandı. Sonrasında bu oyuncular iyileşti ancak bu sefer de fazla yüklenmeden sakatlıklar ortaya çıktı. Devre arasında transfer şart olmuştu. O sırada ikili ilişkilerle yürüttüğümüz DowAksa bize destek oldu. Onunla birlikte takımı kurtaralım diye takıma ağırlık verdik. Devre arasında yanlış transferler yaptık. Devre arası transferleri her zaman sıkıntılıdır. Tutmadı ve maalesef geçmişten gelen o çığ bizim dönemimizde büyüdü ve takımımız küme düştü. Kulübü daha da borçlandırıp ligde kalmasını sağlayabilirdik. Öyle bir yolu tercih etmedik. Yalovaspor benim şirketim değil. Yalova’da yaşayan herkesin STK’sı. Ben borçlandırmak istemedim. Hangi ligde olduğumuzun hiç önemi yok. Önemli olan borcu olmadan o kulübü yönetebilmek. Amacımız kulübü ligde tuttuktan sonra altyapıya yöneltmekti. Bunu yapamadık. Bunu herkes iyi bilmeli; başarı sadece antrenman yaparak olmuyor. Futbolda başarının ana temeli maddi imkanlar. Daha sonra maddi imkanları yönetecek güzel yöneticilerin olması. Bizde yöneticilerimiz var ama o maddi imkan yoktu. Türkiye’nin birçok yerinde kulüplerin otoparkı ya da çeşitli gelirleri vardır. Nedense bizde karar mekanizmaları bize böyle bir şey sunmadı. Geliri olmayan ev ya da şirket düşünün; karnını doyurabilir mi? Kimse DowAksa’dan şu kadar para geliyor diye düşünmesin. DowAksa’dan 100 bin Dolar geliyor. Takım kuralım ve rahat rahat sezon geçsin de diyebiliriz. O kurduğunuz takım küme düşmemeye oynar. Bu da bize ve Yalovaspor’a yakışmaz. Yalovaspor’un 3. Lig’e çıkması lazım. Yalova’da bütünleşme yok. Herkes ayrı telde. Futbolda güzel yapılanma olacağı inancını kaybettim” diye konuştu.
‘Şehrimizde aidiyetlik yok’..
Yalova’da kente aidiyetlik duygusu olmamasından bahseden Tuna, konuşmasını şu şekilde noktaladı: “Yalovaspor 3. Lig’de şampiyon olamaz. Gerçekçi olmak lazım. Kimse kimseyi kandırmasın. Orta sıralarda bitirmek de başarı olur. Çünkü şehrimizde aidiyetlik yok. Kulübün eskisi gibi gelir kaynakları da yok. Yalovaspor eskiden üst liglerde oynarken; ciddi gelirleri olan kulüptü. Şuan hiçbiri yok. Hepsi elinden alınmış vaziyette. Maddi imkan olmadığı sürece siz ne kadar mücadele ederseniz edin, kaliteli oyuncuları buraya getiremezsiniz. Başarı da kolay kolay sağlanamaz. Yalova’da altyapı çocukları Süper Amatör Küme’yi görmüş, BAL’da da yetişmemiş. Yalova’nın profesyonel liglerde kendisini yaşaması lazım. Maddi imkanlar yaratılması lazım. Esnafın ve köylerin tribüne rağbet göstermesi lazım. Bu olduğunda başarı gelir. Bunu çok açıkça söylüyorum, bu ortamda bu zor.”
