Genel Başkan Arıkan, ülke siyasetine ilişkin de önemli mesajlar verdi.
Haber Merkezi
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova İl Başkanlığı’nın 8. Olağan Kongresi’ne katılmak üzere Yalova’ya geldi. Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirilen kongrede mevcut İl Başkanı Kemal Polat, başkanlık görevine seçilerek, bir kez daha güven tazeledi. İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan kongrede, İl Başkanı Kemal Polat bir açılış konuşması yaptı. Ardından Genel Başkan Arıkan, burada yaptığı konuşmada insanların yaşadıkları sıkıntılarla ilgili olarak Saadet Partisi’nin çözüm önerilerini beklediklerini söyledi. Bugüne kadar yapılan çalışmalarda olduğu gibi bundan sonrada çözüm odaklı siyaset konusunda gerekli adımları atacaklarını dile getiren Genel Başkan Arıkan, şunları dile getirdi: “Türkiye’de iki tane gündem var. Bunlardan bir tanesi adalet, ikincisi de ekonomiyi her zaman konuşmak mecburiyetindeyiz. Dünya üzerinde ise dünyanın dört bir tarafındaki gelişmeleri mutlaka konuşacağız ama bir Saadet Parti’nin bir milli görüşçünün dış politika değerlendirmesine başlarken konuşacağı ilk gündem Filistin, özgür Filistin, Gazze’deki katliam olma mecburiyeti söz konusu.
‘SAHTEKAR DÖNGÜYE SAADET PARTİSİ OLARAK SON VERECEĞİZ’
Sıkıntı sadece yönetim şeklinde değil. Hayatımızın her alanına salınmış bir boş vermişlik, bir ihmalkarlık, bir sahte yüzle karşı karşıyayız maalesef. Yakın zamanda gördük. Dövizciler de bile sahte doların satıldığına şahitlik ettik. Kavanozlarda balın sahte olduğuna şahitlik ettik. Tenekedeki yağın sahte olduğuna şahitlik ettik. Arşivdeki diplomanın sahte olduğuna şahitlik ettik. Vakıfta kesilen faturanın sahte olduğuna şahitlik ettik. Sözlerdeki demokrasi sözlerinin sahte olduğuna şahitlik ettik. Bu memlekette yangın tüpünün bile sahte olduğunu maalesef görmüş olduk. Allah’ın izniyle Türkiye’deki bu sahtekar döngüye, sahtekar düzene Saadet Partisi olarak yapılacak ilk seçimlerde hep beraber son vereceğiz.
‘KUTUPLAŞMAYI DEĞİL, KUCAKLAŞMAYI ÖNCELEYECEĞİZ’
Bu muhalefet anlayışını ortaya koyarken yeni bir dil geliştireceğiz. Kutuplaşmayı değil, kucaklaşmayı önceleyen bir siyaseti hayata geçireceğiz. Yapaylığı değil, doğallığı hayata geçiren bir siyaseti hayata geçireceğiz. Teşekkür etmeyi de eleştirmeyi de bilen bir siyaseti hayata geçireceğiz. Esaret altındaki tüm mefhumları özgürleştiren bir siyaset anlayışını hayata geçireceğiz. Dersimize iyi çalışacağız.”