YENİ PLAKAN HAYIRLI OLSUN YALOVA!’
..”Değerli Yalovalılar; bugün ayın kaçı; 7’si. Kaçıncı aydayız; 7. ay, öyle değil mi? O halde diyoruz ki; iki 7 yan yana, oluyor 77. Yalova’nın yeni plakası 77’dir; hayırlı-uğurlu olsun.”
Siyaseten ilk söz, 07.07.1994 tarihinde Cumhuriyet Meydanı’nda verilmişti. Sıcak bir yaz günü olan 7 Temmuz’da, beraberinde kurmayları olduğu halde (Dönemin Devlet Bakanı Salim Ensarioğlu, dönemin Yalova Belediye Başkanı İbrahim Uzun ve diğer yetkililer) seçim otobüsünden Yalovalılara seslenen dönemin Başbakanı ve DYP Genel Başkanı Prof. Dr. Tansu Çiller, Yalovalılara hitaben şöyle demişti: ”Değerli Yalovalılar; bugün ayın kaçı; 7’si. Kaçıncı aydayız; 7. ay, öyle değil mi? O halde diyoruz ki; iki 7 yan yana, oluyor 77. Yalova’nın yeni plakası 77’dir; hayırlı-uğurlu olsun.”
…………………….
Aradan bir yıl bile geçmeden karar çıktı. Yalova; 6 Haziran 1995 tarih ve 22305 sayılı resmi gazetede yayınlanan 550 sayılı kanun hükmünde kararname ile il oldu.
HABERCİ’nin; resmi gazete yayınından bir gün önce, 5 Haziran 1995 Pazartesi tarihli manşeti ise şöyleydi: “Yıllardır devam eden beklenti nihayet gerçekleşti – OH BE!- İlimiz ‘Yalova 77’ hayırlı olsun”
…………………
İl olma mücadelesi başlayalı 34 yıl oldu, il oluşumuzun üzerinden ise 27 koca yıl geçti.
1988 yılında ilk kez Yalova’nın il olması HABERCİ’nin manşet ve yorumlarında gündeme gelmiş, Yalova sevdalılarınca oluşturulan Tertip Komitesi, Yalova’nın il olma çağrısını merkezi hükümete bir bildiri ile yine HABERCİ üzerinden iletmişti.
Aynı yıl, imza altına alınan ve dönemin Başbakanı Merhum Turgut Özal ile ilgili kişi ve kurumlara ulaştırılan beyanname HABERCİ arşivlerindeki yerini almıştı.
………………….
17 Aralık 1988 tarihinde Tertip Komitesi’nce kaleme alınan ve ilgili kişi ve kurumlara ulaştırılan çağrı metni toplam 12 maddeden oluşuyordu. Bu maddelerin sonuncusu olan 12. madde aradan 34 yıl geçmiş olmasına rağmen bugün bile adeta bir ‘İBRET MADDESİ’ olarak dikkat çekiyor, güncelliğini koruyor.
………………….
Yalova’nın il yapılması için sıralanan gerekçeler arasındaki o meşhur son maddeyi, aradan 34 yıl geçtikten sonra, bugün bir kez daha Yalovalıların dikkatine sunuyoruz. O gün o bildiriyi ve maddelerini okuyan genç ve orta yaş Yalovalılar bugünün yaşlı kesimi, hatta önemli bir bölümü bugün hayatta bile değil. Ve büyük bir ihtimalle, bugün, 34 yıl önce kaleme alınmış o maddeyi okuyan sizler, aradan yıllar geçtikten sonra da değişen bir şey olmadığını göreceksiniz. Ancak umut bu; dün ve bugün büyüklerin, bizlerin yapamadığını belki yarının büyükleri olacak genç kuşak Yalovalılar yapabilir; başarabilir.
Ne amaçla il olmak istemiştik, il olduktan sonra aradan yıllar geçti, ancak 34 koca yılda başaramadığımız nedir; işte o ‘İBRET MADDESİ’:
..”Biz İstanbullu, İzmitli, Bursalı vatandaşlarımızın kurtuluşu için de Yalova’nın il olmasını istiyoruz. Yoğun sanayi bunalımından, gürültüden, hava kirliliğinden, doğa yoksulluğundan erimekte olan ve Türkiye nüfusunun % 15’ine yakın kısmını barındıran bu illerimizdeki insanların sığınacağı, ağır sanayiden uzak, yeşil, temiz ve hizmet sektörü ağırlıklı olan MARMARA’NIN YEŞİL TABİAT CENNETİ YALOVA’NIN İL OLMASI GEREKİR.”
…………………
İroniye bakar mısınız? En azından o günkü Yalova’nın tarifiydi; ‘YEŞİL TABİAT CENNETİ YALOVA’ 35 koca yıl geçmiş; aynı cümleyi Yalova’nın doğusu ve merkezi için bugün kurabiliyor muyuz? Bir tek Batı bölgesi kaldı; orayı da ağır sanayi ve tersaneler değil, yerel yönetim anlayışımız hallediyor!! Çarpık yapılaşma, önü alınamayan bir betonlaşma, plansızlık, vizyonsuzluk ağır sanayinin yol açacağı tahribattan daha az zarar vermiyor; Batı bölgemize.