Türk Sağlık Sen Yalova Şubesi Başkanı Sait Çolak:
‘AİLE YILINDA, AİLELERE VE SOSYAL HİZMET ÇALIŞANLARINA SAHİP ÇIKILMALI’
Türkiye’de 2025 yılının ‘Aile Yılı’ olarak ilan edilmesi, aile kurumunu güçlendirmeye yönelik önemli düzenlemelerin hayata geçirilmesi için büyük bir fırsat olarak değerlendiriliyor..
Türk Sağlık-Sen Yalova Şube Başkanı Sait Çolak, özellikle kamu çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesi, sosyal hizmet çalışanlarının ekonomik koşullarının düzeltilmesi ve aile birliğini destekleyen politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı..
Haber / Zeynep TAŞTAN
Türk Sağlık-Sen Yalova Şube Başkanı Sait Çolak, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, özellikle kamu çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesi, sosyal hizmet çalışanlarının ekonomik koşullarının düzeltilmesi ve aile birliğini destekleyen politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
‘AİLE BİRLİĞİ SAĞLANMALI, ÇALIŞANLAR MAĞDUR EDİLMEMELİ’..
Aile kavramının temel taşı, aile bireylerinin bir arada olmasıdır. Ancak kamu sektöründe çalışan birçok personel, tayin ve atama haklarının kısıtlanması nedeniyle eşlerinden ve çocuklarından ayrı yaşamak zorunda kalıyor. Bu durumun sona erdirilmesi adına; sözleşmeli personele kadro verilmesi, üniversite hastanelerinde görev yapan sağlık çalışanlarına tayin hakkı tanınması, kamu çalışanlarının aileleriyle bir arada olabilmesi için eş durumu tayinlerinin kolaylaştırılması, gibi düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerekiyor. Çolak, “Aile Yılı’nda, ailelerin parçalanmasına neden olan bürokratik engeller kaldırılmalı ve kamu çalışanları eşleriyle işleri arasında tercihe zorlanmamalıdır” dedi.
‘DOĞUM VE SÜT İZİNLERİ ARTIRILMALI, YARI ZAMANLI ÇALIŞMA ENGELLENMEMELİ’..
Kadın çalışanların doğum sonrası süreçte daha fazla desteklenmesi gerektiğini belirten Çolak, özellikle doğum ve süt izinlerinin artırılmasının, annelerin iş ve aile yaşamı dengesini koruması açısından kritik olduğunu söyledi. Bunun yanı sıra, yarı zamanlı çalışma hakkını kullanmak isteyen annelerin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini de vurguladı. “Aile Yılı’nda, çalışan annelerin desteklenmesi için doğum izni, süt izni ve yarı zamanlı çalışma gibi haklar genişletilmeli ve uygulanabilir hale getirilmelidir” diye ekledi.
‘SOSYAL HİZMET ÇALIŞANLARI EKONOMİK OLARAK DESTEKLENMELİ’..
Çolak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı olarak görev yapan sosyal hizmet çalışanları, aile politikalarının sahadaki uygulayıcıları konumunda. Ancak ekonomik sıkıntılar nedeniyle büyük bir mağduriyet yaşadıklarını belirten Çolak, sendika tarafından yapılan anket çalışmasına göre, sosyal hizmet çalışanlarının sadece %2,4’ü ekonomik durumunun iyi olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle, çalışanların ekonomik koşullarının iyileştirilmesi için: sosyal hizmet tazminatının artırılması, ek ders karşılığı görev yapanlar ile Aile Destek Personellerine kadro verilmesi, farklı kurumlardaki meslektaşlarından daha düşük ücret alan sosyal hizmet çalışanlarının mağduriyetinin giderilmesi, sosyal Hizmetler Sınıfı kurulması, gibi adımların atılması gerektiğini vurguladı.
‘FAZLA MESAİ VE NÖBET ÜCRETLERİ HAK EDİLDİĞİ ŞEKİLDE ÖDENMELİ’..
Çolak, fazla mesai yapan sosyal hizmet çalışanlarının emeklerinin karşılığını alamadığını ve bu durumun büyük bir motivasyon kaybına yol açtığını belirtti. Çalışanların fazla mesai ve nöbet ücretlerinin hakkaniyetli bir şekilde ödenmesi gerektiğini ifade eden Çolak, “Fedakârca çalışan sosyal hizmet emekçileri hak ettikleri ücretleri almalıdır” dedi. Bunun yanı sıra, çalışanların görev tanımı dışında çalıştırılmalarına son verilmesi gerektiğini de ekledi.
‘AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI, ÇALIŞANLARIN BEKLENTİLERİNE CEVAP VERMELİDİR’..
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın bağımsız bir bakanlık olması nedeniyle personelin mali ve özlük haklarında iyileştirme yapmasının daha kolay olduğunu ancak şu ana kadar çalışanların beklentilerini karşılayacak bir düzenlemenin ortaya konulmadığını belirten Çolak, şu çağrıda bulundu: “Aile Yılı’nda, sosyal hizmet çalışanlarının unutulmuşluğuna bir son verilmelidir. Sosyal hizmet tazminatı artırılmalı, adil ve şeffaf bir tayin-terfi sistemi kurulmalıdır. Bakanlık bu konulara hızla yoğunlaşmalı ve çalışanların mağduriyetlerini gidermelidir.”
