E-spor diye birşey var. Anne-Babalara böyle bir şeyi anlattığımızda çoğunlukla çocuklarının oyun oynamasındansa ders çalışmasını tercih eder. Ama mesela profesyonel sporcu veya profesyonel satranççı olmasına muhtemelen o kadar da karşı olmayacaklardır. Ayrıca daha önceki yazılarımda ‘Wargaming’ diye bir şeyden de bahsetmiştim. Wargaming oyunlarının tamamen zevk için oynanacak varyasyonları olduğu gibi askeriye ve business gibi alanlarda ciddi ve gerçekçi egzersizler yapmaya ve stratejiler kurmaya yarayan varyasyonları da var. Hali hazırda askeriyelerin kullandığı bilgisayar oyunu şeklinde Wargaming oyunları var ve daha pek çokları da üretilebilir. Zaten hali hazırda ‘ciddi oyun’ adı verilen ve farklı alanlarda çalışanların bilgisayar üzerinden egzersiz yapmasına yarayan oyunlar mevcut ve çok daha ileri versiyonları da geliştirilebilir.
2 dünya savaşı arasındaki dönemde Alman ordusunun pek çok silah ve ekipmanı edinmesi yasaklanmıştı ve bu yüzden de Alman subayları Wargaming’i oldukça yoğun bir şekilde kullanıyordu. Hitler, stratejik Wargaming’e karşıydı. 2. Dünya Savaşında ise Alman ordusu Taktik ve Operasyonel anlamda pek çok başarı kazanırken stratejik anlamda pek çok hata yaptı ve bu da savaşı kaybetmelerine sebeb oldu. Tabi ben hep Askeriyeden bahsediyorum ama Business başta olmak üzere Wargaming daha nice şeylere uyarlanabilir. Ayrıca ‘Magic: The Gathering’ gibi kart oyunları, Dungeons&Dragons gibi kutu oyunu şeklinde rol yapma oyunları ve hatta Canlandırmalı Rol Yapma Oyunları bile var ve bu tarz sistemlerin hepsi de özellikle farklı varyantlar haline getirildiğinde çok farklı alanlarda çok değerli becerilerin geliştirilmesinde çok ciddi bir rol oynama potansiyeline sahiptir.
Dediğim gibi profesyonel E-sporcu olmanın profesyonel satranççı veya profesyonel atlet olmaktan çok da bir farkı yok. Nadia Comaneci, 1976 olimpiyatlarında tam puan aldığında sadece 14 yaşındaydı. Doğu bloku ülkelerinde profesyonel sporcular çok ciddi şekilde destekleniyordu. Ayrıca oynanacak oyunların askeriye ve business gibi alanlarda belli yeteneklerin geliştirilmesini ve yeni stratejiler üretilmesini sağlayacak şekilde varyantları da olursa o zaman profesyonel E-sporcularından turnuvalar dışında gerçek hayatta da gereken yerlerde faydalanmamız mümkün olabilir; ki doğru formasyonlar ile hayal edemediğiniz başarılar bile elde edebilirler.
Bence ülkemiz sadece E-sporcuların desteklenmesi değil aynı zamanda yeni uluslararası turnuvaların oluşturulmasıyla da ciddi şekilde ilgilenmeli. Bu dediğim sadece E-spor alanı için de geçerli değil. Ülkemiz eğer gerek E-spor, gerekse de diğer benzeri turnuvalara ciddi yatırımlar yaparsa bizlere inanılmaz katkıları olacaktır. Tabi bu dediklerimin hepsi benim fikirlerim. Sadece farklı bir bakış açısı sunmaya çalıştım. Sizlerin içinde de farklı düşünenleriniz muhakkak vardır. Maksat Hakikat’e ulaşmak olmalıdır. Birbirimize katkılar sunabilirsek kazanan hepimiz oluruz!