Haber Merkezi
Avrupa Atık Azaltım Haftası dolayısıyla Çiftlikköy Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü tarafından düzenlenen ‘Organik Üretim ve Beslenmenin Faydaları’ konulu seminer, Çiftlikköy Belediyesi Kültür Merkezi’nde, Atatürk Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nden uzmanların sunumuyla gerçekleştirildi.
ERBAŞ, YALOVA ARONYASI, ÇİLEĞİ VE MAVİ YEMİŞİNİ ANLATTI
Çiftlikköylü vatandaşların, ilçedeki mahalle muhtarlarının ve Çiftlikköy Mustafa Kemal Anadolu Lisesi öğrencilerinin katılımıyla gerçekleştirilen seminerde ilk sunumu yapan Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü Ziraat Yüksek Mühendisi Fatih Gökhan Erbaş, Yalova’da da üretimi yapılan çilek, mavi yemiş ve aronya ile ilgili dikkat çekici bilgiler verdi. Yalova bölgesinin çilek, mavi yemiş ve aronya için çok uygun olduğunu söyleyen Erbaş, çilek üretiminde Türkiye’nin dünyada yüzde 7,6’lık payıyla üçüncü sırada olduğunu kaydetti. Erbaş, coğrafi bölge işaretiyle tescillenen antioksidan özelliğe sahip Yalova aronyasının da taze meyve, meyve suyu olarak, ilaç sanayisinde, süt ve süt ürünleri teknolojilerinde, kuru meyve teknolojisinde, meyveli pasta, ekmek, çörek gibi ürünlerde, çayda, diyet menülerinde, kozmetik sanayisinde geniş kullanım alanlarına sahip, değeri yüksek bir meyve olduğunu dile getirdi.
İkinci sunumu ise Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü Sebzecilik Bölümü Uzmanı Dr. Gülay Beşirli gerçekleştirdi. Atatürk Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nün, hem üreticilerin, hem de tüketicilerin ihtiyacı olabilecek çeşitleri geliştirmeye yönelik olarak ıslah programları hazırladığını, elde edilen bulguları, ulusal ve uluslararası işbirlikleriyle hem akademik dünyaya hem de seminerler ve interaktif ilişkiler yoluyla üretici ve tüketicilerle paylaştıklarını dile getiren Dr. Beşirli, “Yetiştirdiğimiz ata tohumları üreticilerimize aktarmaya çalışıyoruz. Üreticilerin de kendi tohumlarını alarak nesiller boyu devam ettirebilmesine katkı sunmak üzere enstitü olarak elimizden geleni yapıyoruz” dedi.
ATA TOHUMLARIMIZ GEN BANKALARIMIZDA KORUNUYOR
1950-2099 yılları arasındaki Türkiye’de beklenen iklim değişikliği etkilerinin modellendiği bir sunumu aktaran Dr. Beşirli, bu değişime yönelik bazı tedbirlerin hep birlikte alınması gerektiğini vurguladı. Türkiye florasının hem bitkisel, hem de gen zenginliği olarak Avrupa’daki tüm kıtadaki bütün bitki genetik kaynaklarından daha fazla çeşitlilik sunduğunu aktaran Dr. Beşirli, “Bu genetik kaynaklarımızı korumak için Türkiye’de neler yapılıyor diye baktığımızda, bu konuda ümitli olabilirsiniz. Devletimiz olarak aldığımız tedbirler var. Araştırma Enstitülerimizde olduğu gibi, 2 tane gen bankamız var. Biri Ulusal Gen Bankası İzmir’de, biri de Ankara’da Türkiye Gen Bankası. Bizim enstitümüzde de Geofit Gen Bankası, bunlardan bir tanesi. Gıda olarak kullandığımız gen kaynaklarımız üzerinde de benim de üzerinde çalıştığım ve korumaya aldığımız, yaklaşık 94 soğan, 144 sarımsak, 6 tane pırasa çeşidi var. Bunların üreticilerden, yerelden bilgileri tek tek aldık. Bu çeşitlilik bizim Anadolu’daki zenginliğimizi ifade ediyor” diye konuştu.
Sunumların ardından Dr. Beşirli ve Erbaş’a teşekkür plaketi takdim eden Çiftlikköy Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Emine Yeşim Aras, “Avrupa Atık Azaltım Haftası etkinliklerimiz kapsamında Çiftlikköylü öğrencilerimizi uzmanlarımızla bir araya getirdik. Doğanın mucizelerini, ülkemizin doğal çeşitliliğini ve sağlıklı yaşamın değerini konunun uzmanlarından öğrendik” dedi.
