27 Temmuz 2011 tarihinde dönemin belediye başkanı Yakup Bilgin Koçal tarafından Osmanlı parkında Osman Bey Anıtı’nın açılışı yapıldı.
Anıtı, heykeltraş Ümit Öztürk hazırladı.
Osmanlı Parkı’nda Osmanlı Çeşmesi ve Osman Bey anıtı güzel bir kompozisyon olarak kentimize kazandırıldı.
Şimdi ise durum vahim!
Osman Bey Anıtı geçtiğimiz Ocak ayında bulunduğu yerden taşınmış.
Ve Osman Bey’in şanına uygun olmayan bir kaidenin üzerine heykeli konulmuş!
Bunu her kim yaptıysa Türk tarihine hakaret etmiş ve Yalova’nın onuruna dokunacak bir fikir üretmiş…
Ayıp değil mi?
Osman Bey adını kaidenin bir tarafına, açıklama kitabesini diğer yanına koymuşlar.
Kentimize yakışmayan bir görüntü oluşturulmuş.
O heykelin altına o hödük kaideyi kim tasarlamışsa çıkıp Yalova kamuoyundan özür dilemelidir.
Osmanlı Parkı’nın kompozisyonunu kim, hangi sebeple bozdu?
Anıtın taşınma kararını kim verdi?
O anıtın altına o kaideyi kim düşünüp tasarladı?
Yüzü sürekli İstanbul’a dönük olan Osman Bey’in yüzünü kim geri çevirdi?
Osman Bey ismini kaidenin bir tarafına, açıklama kitabesini diğer tarafına koymayı hangi akıl sahibi tasarladı?
Sayın Valim, Sayın Belediye Başkanım, Sayın İl Genel Meclis Başkanım…
Lütfen bu garip olaya müdahale ediniz…
Kentimize yakışmayan bu uygulamaya son veriniz…
…
Bir de Rüstem Paşa Camii Kitabesi…
Kitabe yazısını her kim hazırladıysa dikkat çekici bir hata yapmış.
- yüzyılda yaşayan Rüstem Paşa tarafından Mimar Sinan’a 17. yüzyılda yaptırıldığı yazan bu kitabenin sorumlusu kimdir? Bilmiyorum.
Farkında mısınız? Böyle garip işler hep Yalova’da oluyor.
Umarım bu kitabedeki hata da düzeltilir!
Yoksa yabancı biri bu kitabeyi okursa Yalovalıların çok dalgın ve dağınık fikirli olduğunu düşünecektir.
…
Ne tuhaf değil mi?
Orijinal Atatürk Anıtı’nı gemiye koyup Amerika’ya gönderdik.
Yalova’nın en hareketli noktasından kaldırdığımız anıtın yerini en tenha köşeye taşıdık.
Burası Yalova…
Sesimi duyuyor musunuz?
Önce Yalova belediyesinin kuruluş tarihine anlamsız 1927 yılını yazdık. Sonra dedik ki 1901 yılında kuruldu. Fakat 1901 yılını da kimse belediye amblemine işleyemedi.
Yalovaspor’un kuruluş tarihi bile tartışmalı…
Tarihi eser sayılabilecek bütün yapıları yıkmışız. Ne somut, ne de somut olmayan kültürel miras… Hepsini yok saymışız.
Dünyanın hiçbir yerinde olmayacak işler bizim Yalova’da olur.
Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Bey Anıtı’nı rahat bırakmadık.
Cumhuriyetin kurucusu Atatürk Anıtı’nı da rahat bırakmadık.
Aramızda kalsın ama biz İnkılap Vapuru ’nu kıtır kıtır kesip jilet yaptık.
Biz Yalovalıyız…
Rüstem Paşa vakfiyesinin eklentisi olan hamamı bile satmışız.
Depremin en riskli arazisi Hacımehmet Ovası’nı iki kattan üç kata çıkarmak için tam on iki kez yerel meclislerde görüşme yapmışız. Artı bir kat ve en üstte dubleks bereketi çatı kat izni çıkarmışız.
Aynı araziye dokuz sefer turizm alanı on sefer de yeşil alan imarı vermişiz.
Sihirbaz gibiyiz.
Çöplükten altın çıkarmış bir kentiz.
Daha fazlasını yazmıyorum.
Anladınız siz…