Sevgili dostum. İnsan mı arayacağız sokakta, sokaklarda, gün ışığında elimizde fener, bize insanlık öğretecek, insan olan insan mı arayacağız. Yeni Dünya düzeninde robotlar mı yönetecek bizi, zekalarımızın yerini yapay zekamı alacak, biz artık hiç bir zaman düşünmeyecek miyiz bizim yerimize robotları mı düşünecek. Bizde insan görünümlü robot haline mi geleceğiz. Manayı kaybedip madde mi olacağız. O gün geliyor mu, insan mı arayacağız insanlıktan bahsetmek için. Biz ya da bizden sonraki evlatlarımız, kimin yanında olacaklar, manadan habersiz, maddeye mi hizmet edecekler, yoksa bunu fark edip, maddeyi manaya mı hizmet ettirecekler. Ya da robotların arkasında, insanlığı robotlaştıran ortak bir akıl mı var. Yeryüzündeki bütün savaşları, insanlara ya bana köle ya da yok ol diyen, bir düşünce bir fikir mi var. Güçlenmek makinalaşmak bunun için mi? Manayı öne alan İslam’a düşmanlık, bu yüzden mi bitmiyor, Müslümanları Müslümanlıktan bu yüzden mi uzaklaştırmak istiyorlar. Ya esaret ya ölüm bu yüzden mi var. İpin ucu kimin elinde? Biz bu yeni Dünya düzeninin neresindeyiz. Makinalaşan dünyada kendi ellerimizle yaptıklarımıza mı ibadet edeceğiz. Cahiliye dönemiyle ne farkı kalır insanlığın. Ömrümüzü, arabalarımıza, evlerimize, makam ve zenginliklerimize, yada o yolda olma mücadelemize vererek mi tüketeceğiz. Nefsin sınırsız isteklerine teslim olup Allah’a olan kulluk vazifesini yok mu sayacağız. Müslüman zengin olacak derken, çalışmadan zengin olma, kısa yoldan zengin olma peşinde miyiz? Her yerde, her gün, her saat maddeyi mi konuşacağız. Manayı kim konuşacak. Bu işleri demokrasi maskesi altında mı yapıyorlar.
Sevgili dostum. Bu sorular uzar gider, gidecek gibide görünüyor. Şunu çok iyi idrak etmemiz lazım. Müslüman olup Müslüman kalmak istiyorsak, biz üreteceğiz ama biz kalmak şartıyla. Üretimin ucu kimin elinde ise, eğitimin ucu da onun elindedir. Allahsız ne dünya iste, ne de mal, ama Allah’ın olduğu iki dünya sana yetmesin, kul ol ve bütün insanlığın kurtuluşu için, yeni dünya düzenini sen kur. Senin yüreğin çok büyük. Sömürgecilerin kurmak istediği yeni dünya düzeninde sen yoksun. İnsanlığın sonunu getirecek olan bu fikirden, bu fikri ortaya atıp, plan kuranların bile haberi yok. Yeni dünya düzeni planlayan emperyalist güçler, kendilerini efendi, diğer bütün insanlığı kendilerine köle yapma planının, tatbikatını, önce Ukrayna’da, şimdi Gazze’de, yarın Filistin’in tamamında, diğer gün dünyanın başka yerinde uygulayacaklar. Ta ki işe büyük bir devlet karışana kadar. İste o zaman, kimin kazanacağı belli olmayan, bitmeyen büyük bir dünya savaşı çıkacak. Bütün dünya emperyalizme teslim olsa bile. Savaşın bittiğini dünyanın sulh içinde yaşayacağına inanan maddeciler, bitmeyen sokak savaşlarını bütün dünyaya yayacaklar. Maddecilerin yeni dünya düzeninin sonu bu olacak.
Henüz ipin ucu kaçmadı, Yeni dünya düzeninde, Müslümanlar tutsak, İslam yasak kabul edilse de, Müslümanların yazıp ortaya koyacağı yeni dünya düzeninde, sadece Müslümanlar kazanmayacak, tüm insanlık, kazanacak. Hatta yerdeki karınca, havadaki kuşlar, denizdeki balıklar, tüm hayvanlar, canlı cansız ne varsa her kes istifade edecek. Gazze, önce Müslümanlara, sonra insan olarak yaşamak isteyen tüm insanlara bu gün bu fırsatı sunuyor. İçimiz kan ağlıyor amma bu fırsat tüm dünyaya barışın ve huzurun gelmesine vesile olacak. Batının ve sahibi Amerika’nın planında terör asla bitmeyecek. Ancak İslam’a göre plan yapılır birleşmiş milletler yeniden birleşir, yeni bir dünya düzeni kurulursa, ne savaş yapılır nede terör kalır. İnsanlık yaşamak ve huzur yarışına girer. Acilen Filistin meselesi çözülüp, iki devlet kabul edilip hayata geçirilmesi gerekir. Savaşın başı da, barışın başı da Filistin’dir. Dilerim dünyada son savaş, olur. Yoksa ne terörist biter nede savaşlar. Yeniden huzurlu bir dünya için Müslüman Türkiye’ye ve bu vatanda yaşayan, sağlıklı düşünen her ferde ihtiyacımız var. Dünyayı karıştırmak isteyenlerle değil, barıştırmak isteyenlerle, birlikte olun. Gazze acıda olsa, daha büyük bitmeyen acılar olmaması için, yaşamak için son fırsat. Savaşı durdurmak değil, barışı kurmak için. Bu barışı ancak şeytanı taşlarken kendi nefsinde barışı kuranlar, anlayabilir, anlatabilir ve hayata geçirebilir.