Fransız Devrimi ve Ekim Devrimi gibi devrimleri destekleyip arkasında duranların arasında niyetleri hiç de iyi olmayan kimseler mevcuttu elbette; ki uzun vadede zaten işleri kendi istedikleri yönlere çevirmeyi de başardılar. Ama devrimleri bizzat yapan ve bunlar için bedel ödeyenlerin birçoğu, özellikle de daha düşük kademede olanlar gerçekten de samimi devrimcilerdi. Global Plütokrasi, ‘Özgür Düşünce ve Sorgulama’ sloganı ve ‘Filozofların ve Bilimadamlarının Yönettiği bir Dünya’ programıyla önce Avrupanın ve sonra da bütün dünyanın efendisi oldu; ama günümüzde, ve hatta daha ilk zamanlarında bile yöneticiler; Filozoflar ve Bilimadamları değil, onların sözde arkasında duran ve daha iş biter bitmez ipleri eline alan Burjuvazi oldu! Ama kendi kökenlerini inkar edemezler; ki edemiyorlar da! GiordanoBruno ne için bedel ödedi? Onun sırtından geçinenler hiç düşünmedi mi bir gün GiordanoBruno’nun samimi bir mirasçısının onun mirasıyla başını kaldıracağını?
Kısacası günümüz global plütokrasisi devrimlerle dünyanın tek hakimi olmayı başardı ve gidişi de gene devrimlerle olursa hiç de şaşırtıcı olmaz! GiordanoBruno’lar, Babeuf’lar, Bakunin’ler ve global plütokrasinin zihinsel temelini oluşturan adamlar, gün gelir onu bitirmek isteyenlere de ilham olur! Günümüz dünya düzeninin kendi ideolojisindeki yıkıcılığını bastırması mümkün değil çünkü aksi takdirde bu sefer de Katolik Kilisesi, Aristokrasi ve Okült gibi şeylerin meşrulaşmasının önünde hiçbir engel kalmaz; ki gerçek devrimciler ve günümüzde ayakta kalma savaşı veren gerici denen kesimlerin güçlerini birleştirmesi de o kadar da şaşırtıcı olmaz! Assisi’li Francis ve MeisterEckhart nasıl tarihin çöplüğüne atılabilir? Peki ya Sarov’luSeraphim? Sonunda onları çöpe atmaya kalkanların bizzat kendileri çöpe atılırsa sakın şaşırmayın!
Günümüz dünya düzeni, geleneksel düşmanı olan Hristiyanlığa karşı doğu inançlarını ve doğu inançlarının birbirine karışımı olup bir miktar da reforme edilmiş olan New Age yapılarını destekliyor. Aslında Okült ve Neopaganizm de destekleniyor. Ama bu durum sonsuza kadar sürermiş gibime gelmiyor. Osho, global plütokrasinin görüşlerine ciddi ölçüde paralel görüşler belirtiyordu ama oldukça karizmatik ve çok iyi teşkilatlanmış olması nedeniyle kendilerine tehdit olarak gördüler ve sonunda öldürdüler! Bunun dışında özellikle Viking Neopaganizminin önemli ölçüde Neo Nazi eğilimlilerin elinde olduğu gerçeği de var. Zaten nazizm daha ilk zamanlarından itibaren ciddi bir mistik damar içeriyordu ve bu mistisizm de Hindu ve Budist inançlardan ciddi şekilde etkilenmişti! Hali hazırda Myanmar ve Sri Lanka’da şiddete oldukça meyilli Budist çizgiler var ve onların da etkilemesiyle New Age grupları içinde en az IŞİD kadar vahşi yapılar ortaya çıkarsa çok da şaşırtıcı olmaz bence! Çin tarihinde mistik tonlarda halk ayaklanmaları zaten var! Dünya düzeni zaten aslında Ateist, Materyalist, Malthusçu, Darwinist bir ideolojiden yana! Dünya düzeninin planı, reforme ede ede bütün dinleri yoketmek! Ama bu anlamda İslamiyet ve Haredi Yahudiliği, dünya düzeni için ciddi bir problem oluşturuyor! Bu iki tradisyonu reform etme denemeleri başarısızlıkla sonuçlandı! İslamiyet’te oldukça güçlü bir savaşçı damar var iken Haredilerde ise çok güçlü bir otorite tanımaz damar var!
Ama Bakunin, Bonnot Çetesi, Lysenko ve hatta AynRand gibilerinin de Ateist ve Materyalist olduğunu kesinlikle unutmamalıyız! Sonuçta Ateizm ve Materyalizm, isyancılığın ve isyankarlığın önünde engel oluşturmamaktadır. Malthusçuluk ve Darwinizm ise hali hazırda suni olarak ayakta tutulan ideolojilerdir ve bırakın desteğin bitmesini, zayıflaması bile bu iki fikrin yerle bir oluşuna yeter de artar bile! Dünya Üniversite Sistemi tekelleşmeseydi zaten çoktan yok olmuş olması gereken Malthusçuluk ve Darwinizm olmadan da global plütokrasinin en ufak bir meşruiyeti kalmayacaktır! Şunu da unutmamak lazımdır ki Merkür ve Venüs’ün güneş tam battıktan sonra değil de güneş doğarken veya batarken görülüyor olması gibi, global plütokrasinin sonunu getirecek kimselerin en azından çoğunlukla global plütokrasinin dünya görüşüne çok da uzak olmayan kimselerden çıkacağını öngörebiliriz! Global plütokrasinin resmi ideolojisinin hali hazırda yıkıcı damarları barındırdığını ve temizlemesinin de imkansız olduğunu zaten söyledim! Çok uzağındaki ideolojiler ise hali hazırda ayakta kalma çabası veriyor ve zaten bazı zayıf yönlerinden dolayı zemini global plütokrasiye kaptırdı!
Global Plütokrasi’nin ideologları Ortaçağ’a düşman, Antik Çağa ise hayrandır. Ben ve benim çizgimde olanlar ise günümüz zihniyetine düşman, Ortaçağ’a ise hayranız! Rönesans ve Reform’un temelini atan Thomas Aquinas gibiler Ortaçağ’ın insanlarıdır. Ortaçağ, hayır kurumlarının tarihte en görkemli ve muhteşem olduğu zamandır! Ayrıca Gazali‘yi İslam’ın geriye gitmesine neden olmak ile suçlarlar ama Gazali’yi ve 1000 ile 1800 yılları arası İslam Tarihini iyice incelerseniz buradaki gerçek suçlunun Gazali olmayıp devletlerinin çıkarını dinin çıkarının önüne koyan o günkü siyasal önderlikler olduğunu rahatlıkla görebilirsiniz! Gazali ile ise aksine Rasyonalizmin bile çok ötelerine geçecek noktalara kolaylıkla varabilirsiniz! Ayrıca günümüz dünya düzeni de Rasyonalist değil Empirisisttir!
‘Bilimsel metod’ dedikleri şeyi ise hem tekelleştirdiler, hem inanılmaz donuklaştırdılar, hem de sorgulanamaz hale getirip tabulaştırdılar, amentüleştirdiler!Halbuki bilimsel metodun başka varyantları veya başka bilimsel metodlar neden olamasın? Var mı bunun için bir sebeb? Mesela Gazali ve HenriBergson etkisiyle yeni ve çok farklı bir bilimsel metod neden olamasın? Ama tabulaştırdılar ve sorgulanmasına da asla izin vermiyorlar! Üstüne; bilimsel metoddan gram şaşmayan Lysenko, AmnonMarinov ve Sasquatcharaştırmacıları gibi bilimadamları dahi global plütokrasinin veya başka bir çıkar grubunun işine gelmeyen şeyler bulduğunda onların dahi başına gelmeyen kalmıyor!
Global Plütokrasinin sonu elbet bir gün gelecek! Zaten bu dünyada her şeyin bir sonu yok mudur?
İnstagram adresi: @bahatunafikir
Mail adresi: xyztu12345@gmail.com
