Yarın YTSO’da toplanacak olan Yüksek İstişare Kurulu’nun gündeminde deprem ve kentsel dönüşüm var. Toplantıda bir sunum gerçekleştirecek olan Yalova Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Osman Kendir, HABERCİ’yeçarpıcı açıklamalarda bulundu. “Şehrimiz, konum olarak Kuzey Anadolu fayının 3 büyük kolu arasında kalmakta olup, her bir faydan ayrı ayrı etkileneceğini düşünürsek 3 defa risk altındadır” diyen Kendir, şunları söyledi: “Kuzey Anadolu fayının 1. kolu Yalova’nın hemen kuzeyinden, Marmara denizi içerisinden geçerek Şarköy üzerinden Saros körfezine kadar devametmektedir. Bu fay kolu Yalova’ya 3-5 km.mesafededir. 2. kol ise Yalova’nın güneyinde İznik gölü üzerinden Gemlik körfezine doğru doğu-batı uzanımlı olarak devam eder. İkinci fay kolu da Yalova’ya yaklaşık 25 km. mesafede bulunmaktadır. 3. fay kolu ise Bursa’da Uludağ’ın kuzey eteklerinden batıya, Balıkesir-Çanakkale istikametine doğru devam etmektedir. Bu fay daYalova’ya yaklaşık 55 km. mesafededir.
‘Üç fay kolu da 7 ve üzeri büyüklükte deprem üretebilir.’
Yalova Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Osman Kendir, şöyle konuştu: “Bu üç fay kolu da 7 ve üzeri büyüklükte bir deprem üretme kapasitesine sahip olup, şehir merkezlerinin yakınından veya içerisinden geçmesi nedeniyle yıkıcı etkileroluşturabilecek konumdadır. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da Uluabat fayı üzerinde meydana gelen 4.3büyüklüğündeki depremi 3. kol ile ilişkilendirebiliriz. Bu ve benzeri büyüklükte bir depremin oluşu ise bölgemiz fayları açısından olağandır. ‘Öncü bir deprem midir ya da büyük depremin habercisi midir?’ gibi sorular ise bölgenin tektonik yapısı nedeniyle anlamsızdır. Burada bizi ilgilendiren başka bir husus ise yakın zamanda Sisam adasında meydana gelen depremin İzmir Bayraklı’da oluşturduğu hasardır. Sisam depremi 6,9 büyüklüğünde olup İzmir Bayraklı’ya kuş uçuşu 70 km. mesafededir. Dolayısıyla Yalova’nın etrafını saran fayların 5, 25 ve 55 km. mesafelerde yeralmasından ötürü, 7 ve üzeri deprem üretme kapasitesine sahip herhangi bir fay hattında oluşabilecek depremin ne denli büyük hasara yol açabileceğini görmezden gelemeyiz. Burada en önemli husus, fay hatlarının ne zaman kırılacağı değil, olası bir depreme ne kadar hazır olduğumuzdur.”
‘Bütüncül bir planlama yapılarak kentsel dönüşümün önünün açılması gerekiyor.’
Kendir, özetle şunları söyledi: “İzmir Bayraklı’nınyapı stoğu ile bölgemizdeki yapı stoğu arasında birçok benzerlik bulunmaktadır. Bayraklı kadar derin bir alüvyon çökele sahip olmasak da Yalova’da zayıf zeminlere oturan yüzlerce binanın bulunduğunu biliyoruz. Yalova’nın fay hatlarına olan yakınlığı, zayıf zeminlerin ve depreme dayanıksız binaların varlığı yıkımların oluşmasını mümkün kılmaktadır. Bu nedenle; Yalova ilinde bütüncül bir planlama yapılarak kentsel dönüşümün önünün açılması gerekmektedir. Kentsel dönüşümü sağlıklı yapabilmek için, Deprem Master Planı, Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi, Mikrobölgeleme jeolojik etütler vb. çalışmalar birlikte yapılarak dönüşümün öncelikli altlığı oluşturulmalıdır. Böylelikle, Yalova’nın hastalıklı ve tedavi edilmesi gereken bölgeleri tespit edilecektir.”
‘Önceliğimiz can güvenliği ve sosyal bir şehir oluşturmak olmalıdır!’
“Yalova’da dönüşüme yol verecek 50 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı ve uygulama imar planları oluşturulmalıdır” diyen Kendir, şöyle konuştu:“Riskli ve rezerv alanlar tespit edildikten sonra ekonomik koşullar göz önüne alınarak öncelikli dönüşecek alanlar belirlenmeli ve etap etapdönüşüme başlanması sağlanmalıdır. Dönüşümde mevcut yapılaşma (5-6 kat) ve imar planları (2-4 kat) ayrıntılı incelenerek dönüşüme izin verebilir duruma kavuşturulmalıdır. Bina ya da parsel bazında dönüşüm çözüm için iğne ile kuyu kazmaktan öteye geçemeyecektir. Esas mesele kat artırımı ile yaşanmaz bir şehir oluşturmak değil, doğru bir planlama ile yaşanabilir bir şehrin oluşturulmasıdır. Bazı bölgelerde yapı yoğunlukları arttırılırken bazı alanlarda da belki hiç yapılaşmamalıyız ve Yalova’yı başka rezerv alanlara taşıyabilmeliyiz. Kentsel dönüşüm; halka rağmen değil halkla birlikte yapılabilecek bir eylemdir. Bu eylemde birlikte hareket edebilmemiz için halkın sürece dahil edilmesi esastır. Önceliğimiz can güvenliği ve sosyal bir şehir oluşturmak olmalıdır.”