…………………………….
– Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı olduğunuz süre boyunca ne tür çalışmalar yapıldı, Oda’ya ve şehre neler kazandırdınız?
– 8 yıldır başkanlık görevini yürütüyorum. Göreve geldiğimizde ilk hedefimiz hizmet binası yapmaktı. Binanın yerinin araştırılmasıyla ilgili bir-iki yıl zamanımız geçti. Çünkü yer bulmak kolay değil. Daha sonra yeri bulduk. İnşaat Mühendisi olduğum için mesleğim gereği projenin üzerinde çok detaylı çalıştık. Yoksa daha erken de bitirirdik. Ama dedik ki; ‘geç olsun güç olmasın.’ Ne istediğimizi bildiğimiz için ticaret ve sanayi odalarında hangi bölümlere ihtiyaç var, neleri kullanacağız, hangi salon kullanılacak gibi detaylar ile uğraştık. Proje dönemi neredeyse bir yıl sürdü. Ondan sonra da yapım aşamasına geçtik. 4 yılda binayı bitirdik. İnşaatın bu kadar sürmesinin sebebi de parasal sıkıntılar oldu. Başladıktan bir müddet sonra ekonomik kriz yaşanınca o da bizi daralttı. Biz bu binayı müteahhide vererek yapmadık. Kabasından sonra direk şahsım, her şeyine imza atarak yaptık. Sağ olsunlar, meclis üyesi arkadaşlarımız bize o desteği verdi. Ben de sorumluluğu üstüme aldım, her türlü detayı ile uğraştım. Aşağı-yukarı dörtte biri gibi bir maliyetiyle -durumu müsait olanlardan bağış toplayarak- tamamladık. Şu anda YTSO’nun herhangi bir yere borcu yok. En azından sıfır bir borç ile bitirdik. Eğer bugünkü şartlarda yapmaya kalksak gerçekten yapamazdık. Maliyetler çok arttı. Bu binayı yaparken kat kat planladık. İlk 2 kat; tamamen Yalova kamuoyunun, üyelerimizin kullandığı konferans, seminer salonları gibi kullanım alanlarından oluşuyor. Bir katı da hizmet katı yaptık. Yani üyemiz gelince zaman kaybetmesin, yorulmasın istedik. Bir katında da yönetim ve meclis toplantı salonlarımız bulunuyor. Güzel bir bina olduğunu düşünüyorum. Gelenler memnun. Üyelerimiz de burada gerektiği zaman kendi özel işleri ile ilgili toplantılarını yapıyorlar. Yeni binamızda faaliyete geçtiğimiz günden beri de Yalova’da böyle bir ihtiyaç olduğunu fark ettik. Kongre, konferans ve eğitim salonlarımız hep dolu. Valilik, İl Özel İdare ve üniversite gibi kurumların ihtiyacı olduğu zaman veriyoruz, kullanıyorlar. Yalova’nın eğitim ve öğretimine de katkıda bulunmaya çalışıyoruz.
– YTSO’nun başkanlık ve meclis üyeliği seçimleri 2022’de mi yapılacak?
– Seçim için henüz resmi bir yazı gelmedi. Her dönem seçimlerimiz Ekim veya Kasım ayı gibi olur. Türkiye’de şu dönemde erken seçim olacağını zannetmiyorum. Herhangi bir değişiklik olmazsa Ekim-Kasım gibi bizde seçim olur. Net bir şey şu an için yok.
– Aday mısınız?
– Bizim bir ekibimiz var. Ekip olarak da konuştuk. Ya hep birlikte girelim ya da hiç girmeyelim diye. Hep beraber bir karar verdik. Kafamızda bir-iki çok ciddi proje bulunuyor. Onları da Allah kısmet ederse yapalım dedik. Ama oda seçimleri iki aşamalı olduğu için öncelikle herkesin kendi grubundan çıkması lazım. Gruplardan çıktıktan sonra da diğer gruplardan çıkan arkadaşlar bizim başkanlık görevine devam etmemizi isterlerse aday olacağız. Yoksa ‘adayım’ demekle aday olunmuyor.
– Seçimlerde gruplardan çıkar ve yeniden başkan seçilirseniz önümüzdeki dönem YTSO’da bizleri neler bekliyor?
– Önümüzdeki dönem için güzel düşüncelerimiz var. Tamamen üye odaklı çalışmak istiyoruz. Böyle bir hizmet binası yaptıktan sonra üyenin menfaati ne olacaksa o projeler için uğraşacağız. Özellikle devam eden Makine İhtisas OSB, Avrasya OSB gibi projeler var. Fakat bunlar büyük ölçekli OSB’ler. Bunlara daha çok dışarıdan; İstanbul’dan, Ankara’dan büyük sanayiciler geldi. Yalova’daki şirketlerin maddi gücü çok yetmediği için oralara fazla giremediler. Sayılı 3-5 firma var. Biz bu anlamda yeni bir OSB çalışması içerisine girdik. Yapabilirsek tabii. Bu OSB, sadece Yalova’da esnaflık yapan, YTSO’ya ya da esnaf odasına kayıtlı, KOBİ diyebileceğimiz orta ölçekli esnafımıza ait olacak. Buna ihtiyaç var. Kimi atölye olarak kullanacak, kimi depo-lojistik anlamda kullanacak. Bu anlamda ihtiyaç olduğunu duyuyorum ve biliyorum. Bunu bekleyenler de var. İnşallah böyle bir şey yaparsak o insanlarımıza da bir nebze faydamız olur.
– Oda artık bir seçim sürecine girdi. Seçimle birlikte siyasetin seçimlere karıştığı yönünde iddialar var. Neler söylemek istersiniz?
– Ben 8 yıldır burada başkanlık görevini yürütüyorum. Tüm arkadaşlarım iyi bilir. Hatta bizim Yüksek İstişare Kurulumuz var. Bu kurul, odanın dışında. Yalova’nın gündemi için ayrı toplanıp konuşuyoruz. İlgili mercilere de konu ne ise onunla ilgili rapor yoluyoruz. Burada bütün siyasi partilerin il başkanları, STK’ların başkanları, esnaf odaları ve baro gibi kurumlar bulunuyor. Değişik iş kollarında fikir sahibi, duayen, vizyonu olan arkadaşlardan kurulu, 50 kişilik bir grup. Bunun hiçbir resmi yaptırımı yok. Fakat ayda bir toplanıyoruz. OSB’ler, kentsel dönüşüm gibi hassas konularda her ay toplanıyoruz. İlgili mercilere konular ile ilgili ışık tutmaya çalışıyoruz. Bunu niye söylüyorum? Bu grubun içerisinde her görüşten insan var. Grubun ötesinde bizim meclis üyelerimiz ve odamızda da durum böyle. 7 bin tane üyemiz var. Her siyasi görüşten insan var. Onun için biz burada siyasetin S’sini konuşturmuyoruz. Konuşulmamasına da gayret ediyoruz. Çünkü siyaset yapmak, isteyen için doğaldır. Herkesin siyasi görüşü olması kadar da doğal bir şey yoktur. Bugüne kadar odaya siyaset hiçbir şekilde karışmadı. Çünkü yönetimimizde ve meclisimizde her partiden arkadaşımız bulunuyor. Fakat şu aralar duyuyorum. Siyaset, ucundan-köşesinden bulaşmaya çalışıyor. Biz öyle tarzda insanlar değiliz. Her partiden, görüşten –yeter ki fikri olsun– insan olabilir. Herkese kapımız açık.
– OSB’ler ile ilgili neler söylemek istersiniz?
– OSB’ler şu an çok iyi ilerliyor. Makine İhtisas OSB’de 300-400 sanayici yerini aldı. Kişiler, firmalar belli. Tahmin ediyorum ki Haziran ayı gibi temelleri atılacak. Bir de Avrasya OSB var. Tahmin ediyorum ki en fazla 5 yıl içerisinde bunların hepsi bitecek ve faaliyete geçmiş olacak. O bölgede çok ciddi bir istihdam demek bu. OSB’ler zinciri Yalova’daki herkesi etkiler. Bazen üyelerimizi de dolaşıyorum. Şu an işi iyi olan var, pandemiden dolayı işleri düşen var. Ancak 3-4 yıl sonra herkes işini yükseltmeye başlar. Bunun için de her işletme sahibinin kendini bu yakın geleceğe hazırlaması lazım. OSB’ler yapıldığı zaman o bölgede çok ciddi konut ihtiyacı olacak. İnşaat ile uğraşan arkadaşların bunları görmesi lazım. Hangi sektörde çalışırsanız çalışın, bugünkü Yalova’yı değil de 50 yıl sonraki Yalova’nın hayalini kurmamız, perspektifini oluşturmamız gerekiyor. Bu anlamda umutsuz değiliz. Yalova, en şanslı vilayetlerden biri. İstanbul; Avrupa ve Asya yakası olarak ikiye ayrılıyor. Osmangazi Köprüsü’nden sonra da Yalova, başka bir yaka oldu. Hatta bunu biz pandemi zamanında da yaşadık. Yalova’nın nüfusu şuan 300 bin diye konuşuluyor ama bu rakam 500 binlerin üzerinde. Salgından dolayı buraya gelen yazlıkçı kesim; yazlıklarında yaşadı. Bu sakinlik hoşlarına gidince de önemli bir kısmı geri dönmedi.
– Tersaneler ile ilgili neler söylemek istersiniz?
– Tersanelerin çalışmaları da bir hayli olumlu gidiyor. Geçtiğimiz günlerde yeni bir gemiyi daha indirdik. Burada yapılan gemiler Norveç’e satılıyor. Orada ciddi bir istihdam var. Yalova’nın yüzde 90’lık ihracatı tersaneler bölgesinden geliyor. Tersaneler olmasa Yalova’da ihracat neredeyse yok gibi. Tersanelerin hemen yanında Akkök Grubu bulunuyor. DowAksa’nın yeni bir yatırımı söz konusu. Onlar da Savunma Bakanlığı’na İHA’lara, SİHA’lara karbon elyaftan ürünler yapacaklar. Yalova’da katma değeri yüksek, teknolojisi yüksek ürünler üretilen bir üs haline getiriliyor. Yalova’nın sadece sanayisini konuşmak da doğru olmaz. Çiftlikköy’den sonrası zaten sanayi ama Termal’den Çınarcık’a kadar çok güzel, doğa turizminin geliştirileceği yerlerimiz de var. Yalova aslında ne sanayi şehri ne turizm şehri. Hepsinin karmasının olduğu mozaik bir şehir.
– Akkök ve DowAksa’nın çalışmaları ile ilgili neler söylemek istersiniz?
– Akkök Grubu’nun çalışmaları karbon elyaftan sonra tavan yaptı. 3 gün önce gazetelerden okudum. Karlarını oldukça arttırmışlar. Buna sadece kar artırımı olarak bakmamak gerekiyor. Devlete verdikleri vergilerin de büyük faydaları bulunuyor. Bunlar önemli.
– Alt ve üst ölçekli şehir planları ile ilgili neler söylemek istersiniz?
– 2 ay falan oldu. Yetkilileri buraya çağırdık. Planlarla ilgili toplantı yaptık. Fakat orada bir sürü eksiklikler var. Özellikle nüfus planlamasıyla ilgili. Yapılan o planlamalarda sanki gelecek hiç hesaplanmamış. Bugünkü nüfusa göre yapılan planlar. Onların yeniden revize edilmesi lazım. Zaten çalışma da yapıyorlar. Bugünkü nüfusa göre yapılan şeylerden kalıcı bir fayda sağlayamazsınız. Örneğin; Ticaret Odası binası şuan büyük görünüyor ama biz 50 yıl sonrasının ne olacağını hesaplayarak binamızı yaptık. Bugün 7 bin üye var ama 50 yıl sonra kim bilir kaç bin üyemiz olacak?
– Şehrin sosyal ve kültürel yaşamı nasıl? Oda yönetimi olarak sosyal ve kültürel yaşama ilişkin farklı projeleriniz var mı?
– Şehrin sosyal ve kültürel yaşamı hakkında şahsi fikrim çok iyi değil. Çünkü gençlerin hiçbiri okuduktan sonra burada çalışmak istemiyor. Buradaki sosyal yaşam hoşlarına gitmiyor. Yalova’nın özellikle tiyatro ve konser anlamında ciddi eksikleri var, örneğin salonlarımız çok yetersiz. Yalova, dümdüz bir şehir. Bakın; geçmişte Yalova’da çok iyi bisikletçiler yetişmiştir. Ciddi bisiklet yollarına ihtiyaç bulunuyor. Yalova’nın trafiği hep konuşulur. Zaten Yalova’nın toplasanız 3 tane caddesi var, deyim yerindeyse 3 oda bir salonuz. Yeni bölgeler, yeni alanlar yaratmak lazım. Çünkü köyünden, mahallesinden şehre gelenlerin gidebileceği 3 cadde var. Banka, noter, kamu kurumu gibi yerlerin hepsi aynı yerde. Bunları biraz dağıtmak lazım. Herkes geldiği zaman trafikten geçilmiyor. Şehri biraz etrafa doğru büyütmekte fayda var.
– Yalova’nın gelecek vizyonu ile alakalı neler söylemek istersiniz?
– Ben Yalova’nın geleceğinden umutluyum. Her şey parayla oluyor. Parasız hiçbir şey olmuyor. OSB’ler kurulduğu zaman Yalova’ya 300-400 ciddi şirket gelecek. Eskiden Yalova’da otel yoktu. Şimdi merkezde 5 yıldızlı otellerimiz bulunuyor. Bunların sayısı arttıkça sosyal ve kültürel yaşam da ivme kazanmış olacak. Yalova, baktığımız zaman bu bölgede yaşanabilecek en iyi illerden biri.
– Arberetum arazisinde, Alfozan Şirketi arsa satın aldı. Bu alan daha sonra yeşil alana çevrildi. Rekor miktarda diyebileceğimiz tazminat davası açılabileceği iddia ediliyor. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz? Mendirek arazisi ile birlikte o bölgede ne tür yatırımlar yapılabilir?
– Mendirek arazisi dediğiniz GARDEN A.Ş.’nin de içinde bulunduğu arazi. Orası bir kere GARDEN A.Ş. bünyesinde. Uzun yıllar onlara kiraya verildi. Orası GARDEN A.Ş.’nin sorunu. Ne yapacaklarını da çok bilmiyorum. Çalışmalar yapıyorlar. Arberetuma gelince; zamanında orası turizm imarlı olarak satışa çıkarıldı. Alanlar da o şartlarda aldı. O bölgeye başka binalar da yapıldı. Bilmiyorum ama onlar da mahkemeye veriyorsa iyi bir şey olmaz.
– YADO ile ilgili HABERCİ’nin ısrarlı yayınları var; bu konuda neler söylemek istersiniz?
– YADO ile ilgili HABERCİ ile aynı fikirdeyim. Yalova, İstanbul’un 3. yakası. Ama saat 21.00’dan sonra Yalova’nın İstanbul ile olan irtibatı kopuyor. Arabanız yoksa karşıda kaldınız. 3 yıl önce İDO’nun Genel Müdürü ile görüşmüştük. O zaman konuştuğumuzda zorla gece 12’lere kadar sefer koydurduk. Şimdi kış tarifesindeler sanırım. Zarar ettiklerini söylüyorlar. Biz onlara o zaman diğer seferlerden kar edebileceklerini, bu karın zarar edilen seferlere yayılabileceğinden bahsetmiştik. YADO olayı gerçekleşirse Yalova için müthiş bir şey. İstanbul’a idip gelmek çok büyük sorun. İDO tek tabanca. Fiyatlar çok yüksek. Köprü olduğu halde kamyonu, minibüsü gemide kuyrukta. Her gün gidip gelenler de var. Ben bunu bir ara bakanlığa da yazdım. ‘Her gün iş için gidip gelenlere farklı fiyattan bilet verilsin’ dedim.
– YADO’yu Yalova’da kim kurabilir?
– Bu konuda üzerimize düşen ne varsa elbette yapmaya hazırız. Burada konsorsiyum kurulmalı. Belediye, Valilik, DowAksa, Akkök ve tersaneler gibi kurumlar bir araya gelmeli. Bu kurumlar birbirine destek verirse neden olmasın? Kim yetkili ise bu işe soyunsun. Bu; Yalova’nın turizmi açısından da önemli, öncelikli bir konu.
– Geçtiğimiz haftalarda Makine İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı Direnç Özdemir, demiryolu projesi ile ilgili açıklamalarda bulunmuştu. Bu proje, Yalova’ya çok uzak mı duruyor? Bununla ilgili neler söylemek istersiniz?
– Direnç Bey, o konuda çok haklı. Bir tek Yalova genelinde değil; Türkiye genelinde demir yolları üvey evlat gibi. Yalova, turistik bir yer. Deniz kenarına hep sanayi doldu gibi geliyor. Sebebi de denizi lojistik anlamda kullanmaları. Kolay ve daha ucuz taşımacılık yapılsın diye. Hâlbuki demir yolları harekete geçirilse; Konya’ya kadar dümdüz araziler var. Çoğu kullanılamıyor. Şuan yeni yapılan TOGG’un fabrikası ile Yalova 15 dakika. Bursa’dan Makine İhtisas OSB’ye kadar, Kocaeli’nden de geçen demir yolu olursa süper olur. Hem zaman kısalır hem de daha ekonomik olur. TIR’lar ile nakliye ücretleri çok fazla. Dünya ile rekabet edecekseniz maliyet nereden düşüyorsa ona bakmak lazım. Demiryolu Projesi’ni inşallah ciddiye alıp ilgilenirler.
– Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?
– Biz, meclis üyesi arkadaşlarımız ile birlikte elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Çok zaman harcıyoruz. Yeter ki Yalova’ya bir şeyler verebilelim. Çünkü çoğu insan bilmez ama buradaki meclis üyelerinin tek kuruş maaşı bulunmaz. Bizler burada tamamen gönüllük esasına uygun, odamızı, üyelerimizi, şehrimizi daha iyi yerlere taşımak için çalışıyoruz. Yaptıklarımız ortada, inşallah daha iyilerini yaparız. HABERCİ okurlarına, değerli üyelerimize ve Yalova halkına bu vesile ile selam ve saygılarımı iletiyorum.
