yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
DOLAR
34,4787
EURO
36,4051
ALTIN
2.952,29
BIST
9.305,83
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yalova
Yağmurlu
22°C
Yalova
22°C
Yağmurlu
Perşembe Parçalı Bulutlu
20°C
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
10°C
Pazar Az Bulutlu
10°C

Yalova’daki Asbestli İçme Suyu Hatlarımız Hk.

28.09.2022 13:29
0
A+
A-

 

 

Geçtiğimiz temmuz ayında İller Bankası Bölge Müdür Vekili Derya İnal, Yalova ile ilgili çok önemli bir konuya dikkat çekti. Derya hanım Yalova’nın en büyük sorunlarından birinin ‘Asbestli İçme Suyu Hattı’ olduğunu söyledi ve aynen şunları söyledi: Çok ciddi bir sorun.  Yalova’nın şebekesi de çok kötü. Çoğunlukla AÇB borulardan(Asbestli Çimento Borular) oluşuyor. Yani artık gerçekten AÇB boru kalmadı. Türkiye’nin başka yerinde kalmamıştır diye düşünüyorum. Ben şok oldum. Merkezde hala AÇV boru kaldığını hiç duymamıştım.”

‘Türkiye’nin başka yerinde kalmamıştır diye düşünüyorum’ diyen kişi İller Bankası Bölge Müdürü, yani kahvehane sohbetinde fısıltı gazetesi ile yayılan aslı olmayan bir bilgi değil bu. Bu mesele hastaneden de önemli, ilin bütün diğer meselelerinden de önemli bir konu. Bu konunun yanında son derece önemsiz kalacak pek çok konunun haftalarca, aylarca tartışıldığı ilimizde, böyle önemli bir meselenin hiç gündeme gelmiyor olması ise son derece korkutucu bir durum. Oysa konuyla irtibatlı pek çok resmi kurum var, muhalefet partileri var, sivil toplum kuruluşları var. Ama hiç birinden konuyla ilgili bir ses çıktığını duymadım. Umarım konuyla ilgili olarak, hem resmi kurumlarımızın, hem sivil toplum kuruluşlarımızın girişimleri vardır, umarım konu muhalefet partilerinin de takibindedir. Umarım böyledir ve ben duymamışımdır, böyle olmasını temenni ediyorum…

*****

Asbestli boruların değiştirilmesi hastane yapımından daha önemli çünkü bu borulardan akan suyu içtiğimizde başta kanser olmak üzere pek çok hastalığa davetiye göndermiş oluyoruz. İçmeyi bırakın, bu sular kullanılarak yıkanan bulaşıklar, çamaşırlar, bu sularla yapılan banyolar bile asbestli suyla temasımıza yol açıyor ve risk içeriyor. Evde içme suyu olarak kullanmıyorum deseniz bile, dışarıda yediklerinize, içtiklerinize bu sudan mutlaka karışıyordur.

Hasta olmamak, tedavi olmaktan çok çok daha önemli. Dünyaya hakim sistem, kolayca hasta olmayacağımız bir yaşam şekli oluşturmamızı hiç arzu etmiyor. Çünkü sağlık sektörü dünyadaki para çarkını çeviren en önemli unsurlardan biri. Bu sektörün müşterisi çok azalırsa sistem tümüyle çökebilir.  O nedenle dünyaya egemen güçlerin gerçekten sağlıklı yaşamamızı sağlayacak seçeneklerden dikkatlerimizi uzaklaştırmak istediklerini sanıyorum. Yalova’daki asbestli su borularının ilimizde neredeyse hiç konuşulmuyor olması, sistemin bu tür konularda dikkatleri uzaklaştırma çabasının ne kadar başarılı olduğunu bize gösteriyor, bence…

*****

Asbest son derece kanserojen bir maddedir. Solunum ya da içe suyu yoluyla vücuda girdiğinde başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açar. Mezotelyoma, asbestin yol açtığı en önemli hastalık, akciğer zarı ve karın zarı kanseri olarak bilinir. İlk olarak tersane işlerinde çalışanlarda tespit edilen asbestoz ise, asbest liflerini çözmeye çalışan vücut tarafından üretilen asitin akciğer zarında oluşturduğu yaralar ile ortaya çıkan bir hastalık. Bu hastalığın kendini göstermesi 10-20 yıl kadar zaman almakta. Asbest aynı zamanda akciğer, gırtlak ve sindirim sistemi kanserine yol açmaktadır.

Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı ( IARC ), her yıl dünyada kanser yapıcı maddeleri düzenli olarak özelliklerine göre gruplara ayırmaktadır. Ajansın kanserojen maddeler listesinde asbest maddesi kesin kanserojen tanımlaması ile 1.grupta sınıflandırılmıştır. Türkiye’de asbest Tehlikeli Kimyasallar Yönetmeliği’nin 37.maddesi ile yasaklanmıştır. Bu yönetmelik 31 Aralık 2010 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Su borularındaki asbest kansere yol açar mı, açmaz mı tartışmasını ise, dikkatleri dağıtma çabasının bir parçası olarak görüyorum…

*****

Temmuz ayında yapılan toplantıda, Belediye Başkan Vekilimiz Mustafa Tutuk, ”İller Bankası bize 7 milyon Euro sağlarsa hemen projeye başlarız”, diyor. Aradaki farkın İller Bankası’ndan temin edilmesinin işi uzatabileceğini belirten Müdür Derya İnal ise, “Bu aşamadaki işlerde ben şahsım adına söylemek istiyorum; tecrübelerimden yola çıkarak kesinlikle aradaki farkı belediye bulsun.  Devam etsinler. Yeni bir ihale süreci demek en az 6 ay demek. Dış kaynaklı kredilerde zaman sınırlaması var. O zamanda da bir 6 ay daha gidiyor. Orada ne geleceği hiç belli değil. Biz de elimizden geleni bu konuda yapacağız”, diyor.

Yani bu işi çok iyi bilen birisi yol gösteriyor ve mealen diyor ki, bu tutturduğunuz yol ile sonuca ulaşamazsınız. Hani kurda sormuşlar, ensen neden kalın diye. Belediye etrafına bakınmadan işi sahiplenirse bu iş olacak. Ama İller Bankasından veya başka yerlerden destek aranarak vakit geçirilmeye devam edilirse, biz daha uzun yıllar kanserojen borulardan akan suyu kullanmaya devam edeceğiz. Konu Yalova kamuoyunda konuşulur hale gelirse, eminim başta siyasiler olmak üzere herkes hızlı adımlar atmaya başlayacaktır…

 

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.