Yalova’ya niyet, Bursa veya Antalya’ya kısmet..
Suudi yatırımcıya takas mı teklif edildi?
KAÇIŞ YOK! YA ZİMMET ÇIKACAK YA TAKAS OLACAK!
Haber / Yorum – İbrahim Yurdagül
Halk arasında arboretum olarak bilinen arazilerin sahibi Suudi yatırımcı Mohammed Al Fozan, hafta içinde Yalova’daki malikanesinde körfez ülkelerinden ve Yalova’dan dostlarını ağırladığı bir yemek organize etti.
Yalova’daki 38 dönüm turizm imarlı arazisi yeşil alana çevrilen Mohammed Al Fozan, seçim süreci başlamadan hemen önce arazileri üzerinde yaşanan belirsizliği çözmek için Yalova’ya gelmiş ve yerel yöneticilerle bir dizi temaslar gerçekleştirmişti.
Türkiye’de bulunduğu süre içerisinde sık aralıklarla bakanlık yetkilileri ve devletin üst düzey yetkili organlarıyla da bir araya gelen Fozan’a, Yalova’da yeşil alana çevrilen arsası karşılığında Bursa ve Antalya gibi illerde arazi takası teklifinde bulunulduğu iddia ediliyor.
Hatırlanacağı üzere, 2004-2009 yılları arasında Yalova’da belediye başkanlığı yapan Barbaros Binicioğlu döneminde belediyeye ait dört yoldaki eski çöplük arazisi önce satılmış, sonra satış şartnamesine uyulmadığı gerekçesiyle hem arsa bedavaya gitmiş hem de belediye, satın alan kişilere borçlu çıkmıştı. İlerleyen yıllarda Yakup Koçal ve Vefa Salman dönemlerinde konu siyaseten de sıkça gündeme gelmiş ve arazi tamamen belediyenin, dolayısıyla Yalova’nın zararına olacak şekilde ‘buhar olup uçmuş’, belediyenin, dolayısıyla halkın arazisi birtakım kişi ve gruplara tapulanmıştı.
Aynı şekilde; bundan 11 yıl önce Yalova belediyesinin ‘ATA MİRASI’ tapulu arazileri, önce turizm imarlı satış sözleşmesi ile birtakım firmalara satılmış, ardından parselleri toplayıp satın alan Suudi yatırımcı Mohammed Al Fozan, Atatürk’ün devlete bağışladığı arazilerin yeni sahibi olmuştu. 11 yıl boyunca çivi bile çakılmayan turizm imarlı arazilerin yeşil alana çevrilmesi sonrası polemikler bitmek bilmemiş ve Yalova kamuoyunun bilgisi dışında, kapalı kapılar ardında birtakım gelişmeler yaşanmaya başlamıştı.
Siyasi nedenlerle uzun süre sabreden Suudi yatırımcı, sık sık geldiği Yalova’da umduğunu bulamayınca şimdi arazi üzerindeki tartışmalar yeni bir sürece girdi ve bulunan formül: TAKAS!
Mohammed Al Fozan dava açarsa, ilk günden itibaren satış ve sonrasındaki uygulamalarda imzası olan tüm seçilmiş ve bürokratlara zimmet çıkacağı gibi, uluslararası mahkemelerde istenmeyen sonuçlar ve zararlar kaçınılmaz olacak. Durumun farkında olan bakanlık yetkilileri arazinin yeşil alandan çıkmasını istemedikleri için de bu durumda iki seçenek kalıyor:
Ya araziye yıllar önce 33 milyon dolar ödeyen hak sahibi Suudi yatırımcı belli bir rakama ikna edilecek ve zararı karşılanacak (-ki böyle bir durumda ortaya çıkacak meblağı devletin karşılaması yasal olarak mümkün değil, birçok kişiye ciddi miktarda zimmet çıkabilecek)
Ya da..
Arazi sahibi çok daha değerli arazilerin takası karşılığında ikna edilecek ve sorun kökten çözülecek.
İşte bu noktada hiçbir sorumlu ya da yetkili kişi ve kurumdan aydınlatıcı bir açıklamanın gelmediği bugünlerde konuşulan şey; Suudi yatırımcı Mohammed Al Fozan’a Bursa ve Antalya’da bazı arazilerin önerildiği ve bu araziler üzerinde son rötuşların yapıldığı şeklinde.
Yıllar önce Yalova’da turizm yatırımları hayat bulacak, turizm tesisleri inşa edilecek diye satılan arsaların tapusunu alan Suudi yatırımcıya bir anda piyango çıkacak ve maliyeti 8-10 katı olabilecek arazileri böyle bir takasla bedavaya alıp Yalova’da niyetlendikleri turizm yatırımlarını, turizmin başkenti Antalya’da çok daha kazançlı bir şekilde yaşama geçirebilecekler.
Bu arsa-arazi konuları; kamuya, belediyeye ait arazilerin bedavaya, dahası, zararına elden çıkarılması Yalova’nın kaderi oldu.
Önce Handere’de..
Sonra eski çöplüğün olduğu Yalova’nın girişindeki arazide..
En sonunda Ata mirası arboretum arazilerinde..
DEJAVU MİSALİ..
Hep aynı şeyi yaşıyoruz; Yalova olarak..
Alan alıyor, satan satıyor..
Sözler tutulmuyor, ihale şartları yerine getirilmiyor..
Ve nihayetinde..
250 bin nüfusun hakkı olan, saçı bitmemiş yetimin hakkı olan araziler..
Birilerine peşkeş çekildiği ile..
O peşkeşe neden olanlar da..
Hesap vermedikleri ile kalıyor..
Yıllar içinde çıkan sonuç maalesef bu..