yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yalova
Hafif Yağmurlu
10°C
Yalova
10°C
Hafif Yağmurlu
Pazar Hafif Yağmurlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C
Salı Az Bulutlu
12°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
14°C

THYLACİNE VE DOMİNO ETKİSİ

24.11.2022 16:55
0
A+
A-

Thylacine! 1936’da ortodoks bilim tarafından soyunun tükendiği kabul ediliyor. Fakat her ne hikmetse bu köpeğe benzeyen keseliyi birileri her yıl birçok sefer görüyor. Bu nasıl iştir hem soyu tükenmiş olacak hem de görülebilmeye devam edecek.

1936’dan beri görüldüğü anları üstüste koysak dağ olur. Ama her ne hikmetse bir türlü ortodoks bilim bu sevimli keselinin yaşadığını kabul etmek istemiyor; hem de inkar edilemeyecek kadar çok kanıta rağmen! Zaten koruma kanunlarının da ancak hayvanat bahçesindeki son örneğin ölümünden birkaç gün önce yapılabilmiş olması yeterince şey açıklamıyor mu? Olası çevre koruma kanunlarının birilerine ciddi para kaybettireceği kesin. Sırasıyla Tazmanya adası, Avustralya anakarası ve hatta birçok başka Kriptozooloji türünün var olduğu dünyanın geri kalanına domino taşları gibi yayılacak sıkı çevre koruma kanunlarının istenmemesi şaşılacak birşey değil. Ayrıca birde ortodoks bilim çevrelerinin gerçeği çarptırma ve sansür uygulamalarına da inkar edilemeyecek çok iyi bir örnek olacaktır. Kriptozooloji hızlanınca başka kayıp türler de bulunacaktır ve ortodoks bilimin sahiplerine güven ciddi şekilde sarsılmayacak mıdır? Ondan sonra da sıra Free Energy, Sentetik Yerçekimi, Aether bilimi, Lamarckizm, Akıllı Tasarım, Erkek hakları, Nükleer Simya, Alternatif tıp ve tarih öncesinde uzaya çıkmış medeniyetler gibi birçok başka ortodoks bilimin reddettiği bilimsel görüşler de çok daha ana akımda tartışılmaya başlanacak ve en azından birçoğunun çok haklı olduğu ama ortodoks bilim kürsülerince sansürlenip bastırıldığı gerçeği afişe olacak ve bunlar küresel elit sistemine çok çok ağır bir darbe değil darbeler vuracak. Bunu üç haneli büyüme rakamlarının ve aşırı zenginleşmenin takib etmemesi imkansız.

Tabi insan insandır. Küresel elit düzeni gidince yeni elitler gelecek. Sorunların çoğunun çözülmüş olmasına karşın yeni sorunlar baş gösterecek. Yine de şunu söylemeliyim ki ‘kararı verecek olan yalnızca sizlersiniz’. Herşey, tam istendiği gibi olsa dahi illa birşeyler sorun olmaya devam edecek. Çünkü burası dünya. Adaletin gözü kördür bu dünyada. Adem’in cezasını çekmesi için yollandığı yerdir burası. Ama daha iyisi her zaman mümkündür. Thylacine için de, diğer kriptozooloji türleri için de daha güzel zamanlar illaki gelecektir. Bu dünyada herşeyin bir sonu vardır. Gerçi sonunda sabır taşına da dönebiliriz. Şu da var ki birçok şeyin tartışılabiliyor olmasının nedeni prekaryalaşmanın yarattığı sancılardır. Herşey sütliman olsaydı bu konuları tartışanlar çok daha marjinalleşirdi. Thylacine hakkında inkar edilemeyecek kadar çok veri var ama gene de inkar ediliyor. Dünya düzeni pekçoklarına kabusu yaşatıyor. Ortodoks bilim, pek çok konuda bilerek isteyerek gerçeği bastırıyor ve delil karartıyor. Thylacine sadece tek bir kurbandır; daha Sasquatch, Mokele-Mbembe, Waheela, Bergman Ayısı, Mapinguari gibi niceleri var. Bu sadece işin bir kısmı. Endüstri devrimi belki vebayı bitirdi ama en az onun kadar beter başka şeyleri getirdi. Bize başarı örneği diye sunulan Güney Kore, gerçekten bir başarı örneği midir yoksa başarısızlık mı? Ama doğamız da ‘Yeter!’ diyor. Zeka seviyeleri düşüyor ve otizm ise artıyor. Çünkü doğamız değişim istiyor. Günümüz dünya düzeni, 18. yüzyılda özgür düşünce havarisiydi. Şu anda özgür düşünce uğruna bedel ödeyenlerin varisleri, özgür düşüncenin en büyük düşmanı olmuştur; çünkü artık çıkarlar devreye girmiştir. O gün bilimsellik, özgür düşünce demekti. Bugün ise özgür düşüncenin sansürlenmesi ve baskılanmasıdır. Thylacine, bu işin sadece bir kısmıdır. Hiçbirşey sonsuza kadar var olamaz. Giordano Bruno’yu yaktılar. Eugene Mallove da çok şüpheli bir şekilde öldü. Bana sorarsanız bu dünya düzeni, artık gücünün zirvesine ulaşmıştır. Ona meydan okuyabilecek bir rakibi yoktur. İşte burada kaybedecekler çünkü insanın nefsi vardır. Birbirlerine düşecekler. Artık onları iç çatışmalardan alıkoyacak sebebler mevcut değil. Birbirlerini sevmiyorlar. Katolik kilisesi de 1000 yıl boyunca süper güçtü ama şimdi hallerine bakın; 1000 yıl önceki ihtişamlarından eser var mı? Onlar da yüzyıllarca heretik hareketleri bastırmaya uğraştılar ve sonunda heretik hareketler onları bastırdı!

Hayırlısı! Neyin hayır neyin şer olduğu, bu dünyada hiç belli olmaz. Dua edelim. İlim irfan iyidir. Sakin ve sabırlı olalım! Gerçi bu bazen çok zor olabilir!

mail adresi: xyztu12345@gmail.com

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.