BIST 100
10.918,51 -1,07%
DOLAR
42,5307 0,15%
EURO
49,6122 0,17%
GRAM ALTIN
5.782,52 0,51%
FAİZ
37,98 0,00%
GÜMÜŞ GRAM
79,87 2,32%
BITCOIN
92.059,00 -0,13%
GBP/TRY
56,7746 0,05%
EUR/USD
1,1656 0,10%
BRENT
63,22 -0,06%
ÇEYREK ALTIN
9.454,41 0,51%

Temiz Gelecek mi, Derin Belirsizlik mi?

ahmet-tuna-haberci-kose-yazisi

Temmuz başında Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren İklim Kanunu, Türkiye'nin ilk "iklim yasası" olarak tarihe geçti. Kimi çevrelerce geç kalınmış ama olumlu bir adım olarak görülürken, önde gelen çevre örgütleri ve farklı siyasi görüşlerdeki entelektüeller ise yasaya sert şekilde tepki gösterdiler...

Temmuz başında Meclis’ten sessizce geçen “İklim Kanunu”, tam da bu sessizliğiyle tarihe geçmeye aday. Ne yasanın içeriği gerektiği kadar tartışıldı, ne de sonuçları kamuoyunun gündemine güçlü bir şekilde oturdu...

*****

Kanun iklim değişikliğiyle mücadelede birincil hedeflerden; sera gazı emisyonlarının azaltılması, iklim değişikliğiyle uyum faaliyetlerini planlama ve uygulama ile bunlara ilişkin yasal ve kurumsal çerçevenin usul ve esaslarını kapsıyor. Kanunla iklim hukukuyla ilgili; "İklim Adaleti", "İklim Finansmanı'', "Net Sıfır Emisyon", "Adil geçiş", "Birincil piyasa", "Karbon Kredisi", "Denkleştirme", "Emisyon Ticaret Sistemi (ETS)", "Gömülü sera gazı emisyonları", "Gönüllü karbon piyasaları" gibi tanımlar belirleniyor.

Kanun; Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması kapsamında karbon emisyonlarını azaltma vaadini hukuki zemine oturtuyor. Fakat yasa; net sıfır hedefi, fosil yakıt teşviklerinin kaldırılması, termik santrallerin kapatılması gibi ana başlıklardan özenle uzak duruyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı yeni bir “İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu” oluşturulacak. Bu kurulun, karbon emisyon ticaretine (ETS) zemin hazırlaması ve şirketlerin karbon kotalarını satın alıp satabilecekleri bir piyasa oluşturması öngörülüyor.

Yasanın temel başlıkları şunlar: Türkiye'nin 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefi, karbon düzenleme sistemleri ve karbon fiyatlaması altyapısı, sanayi ve ulaşıma yönelik emisyon sınırları, belediyelere, şirketlere ve bireylere yönelik iklim strateji planları hazırlama yükümlülükleri.

Ancak bu maddelerin nasıl uygulanacağı açıklığa kavuşmuş değil...

*****

İklim ve çevre örgütleri ne diyor?

 

TEMA Vakfı, "Kaybeden insan ve doğa oldu" şeklinde bir paylaşım yaptı. Kabul edilen yasayı "İklim Kanunu" olarak görmediklerini, bu yasayla "emisyon ticaret sistemi düzenlendiğini" yazdı: "Emisyon azaltımı, fosil yakıtlardan çıkış, adil geçiş planı, uyum politikaları ve gelirlerin toplum yararına kullanımı gibi kritik unsurları içermeyen ve iklim krizine bütüncül yaklaşmayan bu yasanın Anayasa Mahkemesi'nden dönmesini umut ediyoruz..."

Greenpeace Türkiye'den Emel Türker Alpay da, temel eksikleri şöyle sıralıyor: Fosil yakıtlarla ilgili somut ve zamanları belirlenmiş bir plan yok,

net bir sera gazı azaltım hedefi belirlenmiyor, fosil yakıtlarda çıkış ve adil geçiş için somut bir plan sunulmuyor. Alpay ayrıca kanunun Paris Anlaşması gibi uluslararası sözleşmelerle uyum içinde olmadığını, bilim insanlarının kanunu hazırlama sürecine dahil edilmediğini söylüyor: "Bu kanun, iklim krizine karşı bir çözüm üretemez. Dolayısıyla buna bir iklim kanunu diyemeyiz. Tanımsız ve muğlak ifadelerle dolu bir kanundan bahsediyoruz. Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) düzenlemesi olarak Meclis'ten geçmiş oldu..."

İklim Kanunu teklifi ile ilgili bir açıklama yapan Halkın İklim Kanunu Kampanyası ise, ardı ardına çıkarılan düzenlemelerle bütün bir yaşam ağının hedef alındığını belirterek İklim Kanunu teklifinin sermayenin ihtiyaçlarını önceleyen bir “yeşil aklama” belgesi olmaktan öteye gitmediğini savunmuştu. Açıklamada ülkemizin gıda güvencesini sağlayan zeytinliklerin; meralar, su varlıkları ve ormanların bir kez daha torba yasaların hedefi haline geldiğinin altı çizilerek “Yönetmelik düzeyinde yapılan değişiklikler ile şirketlere yönelik çevresel istisnalar artırılıp projelerin denetlenebilirliği ortadan kaldırılırken, kıyı ekosistemleri yıkımına yol açacak şekilde özel şirketlere tahsis edilip halka kapatılıyor” eleştirisi yöneltilmişti...

*****

Türkiye’nin iklim alanında çalışan 15 sivil toplum kuruluşunu bir araya getiren İklim Ağı da, TBMM’ye sunulan ilk İklim Kanunu teklifine dair yaptığı açıklamada eksikliklere dikkat çekerek kanun teklifinin yeniden düzenlenmesini talep etmişti. İklim Kanunu’nda İklim Ağı’nın altını çizdiği eksikliklerden bazıları şunlar:

Sivil Toplum Yok, Denetim Yok!

İklim Kanunu sadece çevreyle ilgili bir düzenleme değil, aynı zamanda ülkenin ekonomik ve sosyal geleceğini de belirleyecek kritik bir adım. Ancak, kanun teklifi hazırlanırken bilim insanlarının ve iklim alanında çalışan sivil toplum kuruluşlarının (STK) görüşlerine başvurulmadı. Ayrıca STK’lara, kurul ve mekanizmalarda da yer verilmedi. Bu haliyle teklif, iklim politikasında denetim ve şeffaflık sağlamaktan uzak kalıyor.

Adil Geçişin Adı Var Mekanizması Yok

Kömürlü termik santrallar gibi fosil yakıta dayalı sektörlerin kademeli olarak ortadan kalkmasıyla etkilenecek çalışanların ve geçim kaynakları bu sektörlere dayalı olan hane halklarının mağdur olmaması için adil bir geçiş mekanizması kurulması gerekiyor. Ancak, kanun teklifinde adil geçiş kavramı yer alsa da buna yönelik somut bir mekanizma sunulmuyor.

Gelirler Şirket Değil, Toplum Yararına Kullanılmalı

ETS’den elde edilecek gelirlerin çalışanlar ve hane halkları yararına kullanılmasına yönelik bir düzenleme bulunmuyor; gelirler yalnızca özel sektörün yeşil dönüşümüne ayrılıyor.  Oysa iklim adaletinin bir gereği olarak iklim değişikliğinin olumsuz etkileri (taşkınlar, fırtınalar, orman yangınları vb.) nedeniyle bireylerin maruz kaldığı kayıp ve zararların karşılanmasına yönelik bir mekanizma tanımlanması ve bu mekanizmanın ETS gelirleriyle finanse edilmesi gerekiyor...

*****

Kanun teklifinin yasalaşmasının ardından CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, “Gerçekten bir İklim Kanunu’na ihtiyacımız var ama üniversitelerin, çevre örgütlerinin, yerel yönetimlerin ortak aklıyla hazırlanmış bir yasaya” dedi ve ekledi: “Bu sözde İklim Kanunu, sadece beş yandaş firmanın çıkarı için getiriliyor.” Başarır “İklim değişikliğinden en çok etkilenen dar gelirli yurttaşların yaşadığı bölgelerle ilgili hiçbir çözüm bu yasada yok” diye konuştu.

Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, “Adı iklim, içeriği ticaret olan; orman yangınlarına, zirai dona, kuraklık sorununa hiçbir çözüm sunmayan; doğanın ve milletimizin çıkarına değil, sermayenin menfaatine hizmet edecek bu düzenlemeye red oyu verdik” dedi.

“Kanun üzerinde komisyonda yeniden bazı görüşmeler yapacaklarını söylemişlerdi ancak bunu yapmadılar” diyen DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın da “Doğayı ve havayı kirletme hakkını alıp satacaklar ve böylece kirletmeyi meşrulaştırmış olacaklar” şeklinde konuştu.

*****

Ülkemizin az sayıdaki sağ entelektüellerinin başında sayılabilecek olan Abdurrahman Dilipak ve Yusuf Kaplan da bu İklim Yasasına en çok ateş püskürenler arasındaydılar. Kaplan yasanın ilk tartışmalarında söyleyeceklerini söyledi, yasa pek bir değişikliğe uğramadan yürürlüğe girdikten sonra ise sanıyorum eleştirilerine nedense (bıktı herhalde) devam etmedi. Dilipak ise yasalaşmadan sonra da devam etti. Abdurrahman Dilipak, yasanın geçmesinden sonra X hesabında açıkça “Bu bir teslimiyet kanunu” diyerek tepki gösterdi. Bir başka paylaşımında ise, küçük ve orta ölçekli işletmelerin bu yükü taşıyamayacağını, kapanmaların kapıda olduğunu yazdı...

*****

Ülkemizdeki önde gelen çevre örgütlerinin desteğini alamayan, sağ ve sol entelektüellerin, farklı nedenlerle de olsa, ciddi şekilde tepki gösterdikleri bir İklim Yasası, bu haliyle ölü doğmuş bir yasa görüntüsünde.

‘Küresel ısınma’ çoğu zaman sorgulanamaz bir gerçek gibi sunuluyor; oysa hem veriler, hem yorumlar, hem de bu alandaki uluslararası yönlendirmeler dikkatle incelenmeli. Yasaların ana amacı ise bence topluma nefes aldırmak olmalı. Bunun yolu da şeffaf, katılımcı ve adil süreçlerden geçiyor...

 

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.
Yeni bir yorum göndermek için 60 saniye beklemelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?