BIST 100
10.918,51 -1,07%
DOLAR
42,5177 0,12%
EURO
49,5981 0,14%
GRAM ALTIN
5.768,63 0,27%
FAİZ
37,98 0,00%
GÜMÜŞ GRAM
79,45 1,79%
BITCOIN
92.088,00 -0,09%
GBP/TRY
56,7703 0,05%
EUR/USD
1,1659 0,13%
BRENT
63,22 -0,06%
ÇEYREK ALTIN
9.431,71 0,27%

TARIMSAL ÇIKMAZLARIMIZ

muhsin-sevencan-haberci-kose-yazisi

 

Efendiler!

Beş on kovan arı edindim.

Şenköy, arı için zengin aromaya sahip bir bölgedir.

Bu yıl, yağmur yağmadı ve gayet güzel bir verim ortaya çıktı.

Fakat!!!

Dışarıdan gelen arıcıları takip ettim. İlginç sonuçlar ortaya çıktı. Adamlar, tek bir kovandan 20 kg ve üzeri bal aldılar. Aynı mevkide benim arılar, 5 ve 6 kg civarında bal verdiler. Nasıl oluyor bu?

Devlet arıcılar birliğine üye ve belli bir kovan sayısı üzerinde olan arıcılara şekeri yarı fiyatına veriyor. Dürüst insanları tenzih ederim ama şeker ucuz olunca tam bal mevsiminde bazı uyanıklar arıya müdahale ediyorlar. Sonra da Yalova Balı diye satıyorlar.

Bunları denetleyen yok mudur?

İnsan sağlığı bu kadar ucuz mudur?

İnsanlar avuç dolusu para verip sağlığı için bal alıyorlar. Ama şeker yemek zorunda kalıyorlar.

Aynı bölgede arı kovanları arasında bu kadar fark olur mu?

Ya da başka bölgeden Ayçiçek poleni toplayan arıları bizim kestane bölgesine getiriyorlar, arılar bir hafta kovanlara biraz kestane aroması karıştırıyorlar ve adamlar onu kestane balı diye satıyorlar.

Yalova’ya dışarıdan gelen arıcıları kim denetlemekle görevlidir?

İsteyen istediği yere konup, kafasına göre takılıp gitme hakkına mı sahiptir?

Arıcılık böyle mi teşvik edilir?

Halkın sağlığını koruyacak bir kurumumuz yok mudur?

İkinci konu daha önemli diye düşünüyorum.

Şimdi bizim bölgenin en önemli ürünü Kızılcık mevsimi başladı.

Sadece bir örnek olsun diye söylüyorum.

Geçen yıl İstanbul’daki tanıdıklarımdan rica ettim. Markette ya da pazarlarda kızılcık kaç liradan satılıyor? Bana bilgi verebilir misiniz? dedim.

100 TL’den aşağı satılıyor diyen çıkmadı.

Fakat köylüden 20 liraya kızılcık aldılar. Hale gönderilen mallara 30 lira fatura kestiler. Aradaki 70-80 lirayı kim alıyor?

Köylü bir yıl ağacına bakacak, Ağustos sıcağında kızılcığını toplayacak ve satışa çıkaracak. Kiloda en fazla 30 lira kazanacak. Ama aracılar 70 lirayı cebe indirecek. Bu geçen yıldı.

Pekiyi bu yıl ne olacak?

Yine piyasa oluşturacaklar. Köylüye zırnık koklatmayacaklar. Yazık değil mi bu insanlara?

Bu işleri kim denetleyecek?

Haldeki satış mağazalarına esnaf kılığında görevliler gönderemiyor musunuz?

Ürünü sattıkları fiyatı faturalara yansıtıp yansıtmadıklarını denetleyemiyor musunuz? Bu saha bu kadar mı boş ve başıbozuk işliyor?

Devlet köylüyü korumak zorundadır. Köylü kalkınmaz ise devlet kalkınamaz. Çiftçiyi ve üreticiyi tekelleşmiş sömürü düzeninden kurtarmak devletin asli görevidir. Bu sadece kızılcık örneğidir. Hemen hemen tüm tarımsal üretimlerde böyle sıkıntılarla karşı karşıyayız.

Ya da şöyle söyleyeyim:

Köylü artık ürettiği ürünlerin karşılığını alamayınca elindeki arazileri satmaya başladı. Bu hiç de iyi bir durum değildir. Devletin yetkili kurumları acilen bu sorunlara çözüm üretmelidir. Kendi haline terkedilmiş köylü bazı uyanıklar tarafından sömürülmektedir.

Bu düzene müdahale şart olmuştur.

Yoksa iş işten geçer ve tarımsal faaliyetler durma noktasına gelir. Bu durum ülkemiz açısından sıkıntılar yaşatır.

Bu konularda yazacak o kadar çok sorun var ki…

İki örnekle meseleyi açmaya çalıştım.

Sesimi duyan olur mu? Bilemiyorum.

En azından ben vazifemi yapmış olayım. Köylümüz, çiftçimiz ve üreticimiz adına ses vermek istedim.

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.
Yeni bir yorum göndermek için 60 saniye beklemelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?