
..”ÖNCE ORTALIĞI AYAĞA KALDIRIYORLAR, SONRA KALKIP DEVLETİ SUÇLUYORLAR!’
..”BAŞKAN GÜREL GÖREVİNİ YAPSAYDI ŞU ANDA SU SIKINTISI YAŞAMIYORDUK!”
- Yalova’da son günlerde yaşanan su sıkıntısı, AK Parti Yalova İl Başkanı Umut Güçlü ve önceki dönemin Yalova Belediye Başkan Yardımcısı Fatih Şahin’in yaptığı açıklamalarla masaya yatırıldı.
- Baraj ve gölet projelerinin durumu, tasarruf tedbirleri ve yerel yönetimlerin sorumlulukları dünkü basın toplantısında detaylı şekilde ele alındı.
Haber / Büşra GÜNDÜZ
AK Parti İl Başkanı Umut Güçlü, Yalova’da yaşanan su sıkıntısına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Son dönemde yaşanan kuraklık ve baraj seviyelerindeki düşüş nedeniyle kente su verilemediğini belirten Güçlü, devletin uzun vadeli su master planı kapsamında Yalova’da birçok baraj ve gölet projesinin devam ettiğini söyledi.
GÜÇLÜ, BARAJ VE GÖLET PROJELERİNDEN BAHSETTİ
Güçlü, 2021 yılında başlayan Gökçe 2 Barajı’nın üstüne ek bir baraj yapım sürecini anlattı:
“2021 yılında bu sürece başladık. Planlama raporu onaylandı. 2026 yılında proje ihalesi, 2027 yılında ise yapım ihalesi yapılacak. Süreç devam ediyor. Armutlu’da da DSİ’nin master projesi kapsamında Kaledere Göleti’nin ihalesi yapıldı. Kınalı Barajı projesi bitti ve yapımına 2026’da başlanacak. Esenköy’de baraj planlaması sona yaklaştı, Kocadere ve Akdere göletleri projeleri de onay sürecinde” şeklinde konuşan Güçlü, Çınarcık’taki Karacakaya göleti ve sulama projeleri ile Çukurköy göletinin de planlama aşamasında olduğunu belirterek, “Bütün bu yatırımlar Yalova’daki susuzluğun önüne geçecek bir master plan çerçevesinde yürütülüyor” dedi.
‘DSİ UYARMIŞTI’
Yaşanan susuzluk krizinin önceden öngörüldüğünü belirten Güçlü, “DSİ, 11 Nisan 2025 tarihinde Yalova Belediyesi’ne yazı gönderiyor. 2014 yılında acil içme suyu temini kapsamında açılan 24 derin kuyunun durumunu kontrol edin ve devreye alın diyor. Ama ne yazık ki bugüne kadar bir çalışma yapılmamış. Eğer bu kuyular devreye alınmış olsaydı, Yalova’da iki aylık su rezervimiz olacaktı” şeklinde konuştu. Kuyuların sağladığı su miktarını örneklerle açıklayan Güçlü, “Bu kuyulardan saniyede 245 litre su çıkıyor. Bunu dakikaya, saate çevirdiğinizde yaklaşık 21 milyon litre ediyor. Yani kesintilere gerek kalmayacaktı. Bu kuyular devreye alınsaydı, şu an susuzluk yaşamıyor olacaktık” şeklinde konuştu.
‘PEKİ SİZ NE YAPTINIZ?’
Güçlü, geçmişte muhalefetin baraj ve gölet projelerine karşı çıktığını hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı: “Yalova Belediyesi araçlarıyla vatandaşları taşıdı, beton santrali buraya olmasın, baraj buranın ekosistemini bozacak gibi söylemlerle ortalığı ayağa kaldırdılar. Şimdi susuzluk yaşanınca gelip devleti suçluyorlar. Ne perhiz, ne lahana turşusu. Devlet zaten 2014 senesinde burayla alakalı kuyularını açmış. Her ihtimale karşı ne olur ne olmaz diye bütün master planı hazırlamış, barajlarıyla ve göletleriyle Yalova'da bu susuzluğun önüne geçecek yatırımların yapılmasına başlanmış. Peki siz ne yaptınız? Şu an iki vekilimiz de Ankara'da bu susuzlukla alakalı gerekli kurumlarla çalışmalarını yapıyorlar. Biz de devamlı Ankara'ya gidip geliyoruz.”
GÜNCEL SU DURUMU VE TASARRUF TEDBİRLERİ
Güçlü, Yalova Barajı’nın doluluk oranının yüzde 6 seviyesinde olduğunu ve günlük su miktarının tasarruf tedbirleriyle 100 bin metreküpten 59 bin metreküpe düşürüldüğünü ifade etti ve “Şu an yaklaşık 20 günlük su rezervimiz var. Kuyular ve dereler devreye alındı, meteorolojiden gelen haberlere göre yoğun yağışlarla birlikte sorun büyük ölçüde çözülecek” dedi.
‘DEVLETİMİZ GEREKEN YATIRIMI YAPTI’
Güçlü, açıklamalarını şöyle tamamladı: “Bu susuzluğu hepimiz yaşıyoruz; annemiz, babamız, çocuklarımız, herkes. Devlet gerekli yatırımlarını yaptı ve yapıyor. Biz de Ankara’da, buradaki sorunları çözmek için elimizden geleni yapıyoruz.”
‘YEREL İDARECİLERİN GÖREVİ BİRİKEN SUYU ŞEHRE ULAŞTIRMAK’
Önceki dönem Yalova Belediye Başkan Yardımcısı ve Yalova Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Fatih Şahin de, Yalova’daki su yönetimi ve baraj çalışmalarıyla ilgili bir açıklama yaptı. Gökçe 2 Barajı’nın hızla tamamlanacağını vurgulayan Şahin, yerel idarelerin görevinin biriken suyu şehre ulaştırmak olduğunu belirtti.
‘BÜTÇENİN ASLAN PAYI İÇME SUYU YATIRIMINA AYRILMALI’
Geçtiğimiz dönem ihalesi yapılan ve Yalova için hayati önem taşıyan ana isale hattı projesinden bahseden Şahin, şöyle konuştu: “Baraj inşaatından bugüne kadar kullandığımız, yaklaşık 30 yılı aşkın bir süredir hizmet veren, artık ömrünü tamamlamış, kayıp kaçak oranları yüzde 25'lere varan, Yeşilkörfez'den Altınova'ya artık ömrünü ziyadesiyle tamamlamış bir sistem vardı. Geçtiğimiz dönem bunların ihaleleri yapıldı, işlemler başladı. Hatta bitme noktasına gelmişti. Bu ana isale hattından bu suların 3 depoda biriktirilmesi ve şehir şebekesine dağıtılması söz konusuydu. Yine dönemimizde Mustafa Kemalpaşa Mahallesi'nde bir su deposu inşaatı bitmişti. Neredeyse tamamlanmak üzereydi. Bunun üzerine iki adet su deposu daha yapılması gerekiyordu. Yerleri belliydi. Bir tanesi Hacı Mehmet Ovası’nın sırt tarafına alındı. Yine bir de sanayinin arkasına doğru. Yalova Belediyesi’nin bunları ivedilikle yapması gerekiyor. Bunun akabinde bizim de planladığımız nasip olmayan bir şey vardı. Şehir şebekesi de ziyadesiyle tamamladı. Yalova Belediyesi'nin şehri sistematik olarak planlayıp, trafiği felç etmeden, hayatı olumsuz etkilemeden kısımlara, bölümlere ayırıp buralarda şehir şebekesini yenilemesi gerekiyor. Biz yine depo bakımlarının yenilemelerini yapmıştık. Bayraktepe'nin üstünde Çamlık deposunu yenilemiştik. Bu şehir şebekesinin yenilenmesine aslında başlamıştık. Bunun Bayraktepe deposundan Safran kısmında. Seçim üzeri bu bir risktir belediyeler için ama bundan kaçtığınız zaman bugün yaşadığımız problemle karşı karşıya kalıyorsunuz. Safran yolunda gerekli parsel bağlantılarına varıncaya kadar o muhitte şehir şebekesini yenilemiştik. Geçen bütçe ayında da bunu ifade ettim. Yalova Merkez ilçesinin yaklaşık 4.5 milyar lira bütçesi onaylandı. Bunda aslan payının bu konuya ayrılması gerektiğini daha 10 gün önce savunmuştuk. Yalova Belediyesi’nin kendi görevlerini eksiksiz ve ivedi bir şekilde yerine getirmesi gerekiyor. Yoksa bu kaçınılmaz sonla karşı karşıya kalacağız.”

