14 Mayıs seçimlerine İNCE ayar…
SARDI KORKULAR!
– 100 bin imzayı aşan Yalovalı siyasetçi Muharrem İnce, 85 milyonun gündeminde. Her kafadan bir ses çıkıyor.
– ‘Gel’ diyenler var, ‘kal gittiğin yerde’ diyenler var. Aylardır Muharrem’in ‘M’sini ekrana getirmeyenler şimdi çelişki üstüne çelişki yaşıyorlar. Muhalefet yanlısı medyada, aynı ekranda; moderatör ‘küçümsüyor’, katılımcı ‘gelmezse olmaz’ diyor, bir başka yorumcu ‘hakaret ediyor’; kimin ne dediği, ne istediği belli değil. İktidar yanlısı medyada ise, ‘adaylığını çeker’ diyen var, ‘mümkün değil, kesin aday’ diyen var; aynı anda her biri papatya falı açıyor; ne dedikleri, ne söyledikleri belli değil.
– Muharrem İnce.. Aşağı tükürse sakal, yukarı tükürse bıyık misali.. Yaptığı, yapmadığı.. Söylediği, söylemediği.. Türkiye günlerdir O’nu konuşuyor.. Basın O’nu yazıyor, ekranlar O’nu tartışıyor..
– Çekilip Kılıçdaroğlu’nu desteklese kahraman olabilir ama yok olabilir de! Devam eder ve ikinci turu sağlarsa, sonrasında atacağı adımla ‘KAZANDIRAN’ olabilir. Devam eder, ilk turda Cumhur ittifakının kazanmasının mimarı olursa ‘TU KAKA’ ilan edilebilir.
– Vaz geçer, ilk turda kazandırırsa iki sonuçla karşılaşabilir. ‘Gereksiz elemandı, biz zaten kazanacaktık’ dışlanmasıyla da muhatap olabilir; ‘Bize seçimi kazandırdı, helal olsun’ övgüsüyle de karşılanabilir.
– Görünen o ki; VAZGEÇMEYECEK. Ve bu durumda; Cumhur ittifakı kazanırsa buraya KAZANDIRAN, Millet ittifakı kaybederse buraya KAYBETTİREN olmaktan kurtulamayacak.
İnce’nin düne kadar eski partisi CHP ile arasında yaşadıklarını hatırlayanlar, bugün ise ‘döner mi dönmez mi’ şeklindeki tartışmaları ve polemikleri görenler, meşhur şarkının sözlerine atıfta bulunuyorlar: “Sardı korkular, gelecek yıllar; düşündüm sensiz nasıl yaşanacaklar. Gözlerimde canlanırken yaptığın haksızlıklar. Güçlendim; her şey bambaşka olacak. Döndün bak; geldin şimdi. Bugünü aslında nasıl sabırla bekledimdi. Seni yalvarırken görmek, seni ağlatabilmek. Geçmişi senden geri almak, bütün ümidimdi. Olmaz artık, kapı açık; arkanı dön ve çık, istenmiyorsun artık. Bir zamanlar sen de bana acımadın. Yalnız kaldım, yıkılmadım; ayaktayım..”