yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
DOLAR
34,5252
EURO
36,4381
ALTIN
2.961,06
BIST
9.139,73
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yalova
Parçalı Bulutlu
20°C
Yalova
20°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
9°C
Pazartesi Az Bulutlu
10°C

Sağlıklı Yaşam Sürebilmek Üzerine

28.10.2024 15:31
0
A+
A-

Sanıyorum insanoğlu en çok kendi aklına güveniyor. Başkalarının fikirlerini dinliyoruz ama bu kişiler fikrine çok güvendiğimiz insanlar olsa bile, tamamen onların fikirlerini değil, akıl süzgecimizden geçirdiğimiz yolları takip ediyoruz. Doğrusu da bu gibi görünüyor. Çünkü herkesin kendine özgü bambaşka koşulları var ve o aklına güvendiğimiz kişiler çoğu zaman bazı saplantılar içinde veya bazı çıkarların yönlendirmesi altında (bilinçli veya bilinçsiz) olabiliyorlar.

Sözü getirmeye çalıştığım yer sağlık konusu. Bu konuda fikrini önemsediğim insanlar var; Yavuz Dizdar gibi, Ahmet Rasim Küçükusta gibi, Canan Karatay gibi… Ama hepsinin görüşlerine de eleştirel bir gözle bakıyorum.

Osman Müftüoğlu, yaklaşık 10 kişilik listemde sonlara doğru yer alsa da, onun görüşlerini de önemsiyorum. Onunla yapılan son söyleşide, yine önemli noktalara parmak basıyor…

*****

Söyleşinin bence en önemli yeri, ‘bütün sağlık camiası 5P tıbbını ezberlemeli’ başlıklı bölüm. Peki nedir bu 5P tıbbı?

1- (P)ERSONAL-KİŞİSEYE ÖZEL TIP: Sağlık ve hastalıklarla ilgili her şeyin, her konunun, her sorunun kişiye özel yaklaşımlar, arayışlar, çözümlerle yürütülmesi ve uygulanması bu yaklaşımın ilk hedefi.

2- (P)REVENTIVE-KORUYUCU TIP: Modern tıbbı yeniden tarihi ve klasik hedefleriyle buluşturarak onu sadece hastalıkları teşhis ve tedavi eden kuru bir sözcük olmaktan çıkarıp “koruyucu ve önleyici bir sağlık yaklaşımı” anlamına yeniden dönüştürmek; hastalık tedavisinden çok sağlığı güçlendirme çabalarına odaklanmak bu yaklaşımın vazgeçilmezlerinden biri.

3- (P)REDIKTIF-ÖNGÖREN TIP: Hastalıkların oluşumunu çaresiz ve sessizce beklemek yerine beden ve ruh sağlığını daha yakından izleyerek onları etkileyebilecek her türlü sosyal ve ekonomik şartları da dikkate alarak “gelecekteki muhtemel sağlık sorunlarını başa gelmeden tahmin edebilen” bir sağlık yaklaşımını da devreye sokmak.

4- (P)ROACTIF-ÖNALAN TIP: Eldeki mevcut verilere ve bilimsel kanıtlara dayanarak hastalıkları mümkün olduğu kadar erken dönemde teşhis ve tedavi etmek bu yeni tıbbın vazgeçilmez hedeflerinden.

5- (P)ARTICIPATORY-KATILIMCI TIP: Hastayı, özellikle yaşam tarzını değiştirmek yönünde, işe ortak etmek gerekiyor. Çünkü hastalığa yol açan yaşam tarzı değişmezse, ilaç alır durursun ama gerçek anlamda sonuç almak mümkün olmaz

*****

Günümüzdeki tıp anlayışı bu 5P’nin çok uzağında. Devlet hastanesinde 5-10 dakikada hastaya böyle yaklaşabilmek zaten mümkün değil. Özel hastanedeki 20 dakikada da mümkün değil. Zaten doktorlar bu yönde de eğitilmiş değiller. Muhtemelen bunlara kenarından köşesinden değen konulardan okul yıllarında bahsedilmiştir. Ancak asıl olarak ellerindeki şablonları nasıl uygulayacakları yönünde bir eğitimden geçerek, mesleğe atılıyorlar. Çoğu zaten süreci sorgulamıyor, sorgulayanlar ise kendilerine alan üretemeyip, kısa sürede sürüye katılmak zorunda kalıyorlar. Aslında özel muayenehane açıp, çok sorgulayıcı yollar izlemek mümkün ama bu yolda, özellikle de başlarda çok idealist olmak ve parayı önemsememek gerekiyor. Bugünün dünyasında bunun boş bir hayal olduğunu biliyorum…

*****

Söyleşide Osman beyin değindiği bazı diğer noktalardan da bahsetmek istiyorum:

‘Ortalama yaşam süresi erkeklerde 77, kadınlarda 80. Ancak 60 yaşından sonra ömrümüz hastane kuyruklarında geçiyor.’ Osman bey bunun kaçınılmaz bir kader olmadığını, doğru işler yaparak büyük oranda önlenebileceğini söylüyor…

*****

Yazıda geçen bir ‘longevity‘ kavramı var. Longevity, ömrü sağlıklı tamamlamaya dair bir kavram. Osman bey longevity için doğal araçları kullanmak gerektiğini söylüyor: ‘Bu doğal araçların içinde; şefkat var, hoşgörü var, kibirden uzaklık var, naziklik var. Ama aynı zamanda zerdeçal, zencefil, ıspanak vb de var.’

*****

Diyor ki, ’45 yıllık hekimim, bu kadar çok genç obez hiç görmedim. Göbek meselesi bir toplumsal sağlık göstergesidir.’

Ve bir sağlık planından bahsediyor: ‘Hastalarım arasında toplumun entelektüel kesimi, üst düzey sanatçılar, iş adamları var. Ama hiç birinin yaşlılık planı yok. ‘Yaşlılık Planı’ deyince anladıkları tek şey, ‘bankada ne kadar param var’. Oysa yaşlılık planı; beslenme, egzersiz, uyku, manevi değerleri artırma, huzur, iyilik, sosyalleşme, iyimserlik gibi kavramları içermeli…’

*****

5P’nin 4. maddesi olan, ‘önalan tıp’ hakkında bazı çekincelerim var. Onkolog Dr. Yavuz Dizdar, erken teşhisin hayat kurtardığına dair elde bilimsel veriler olmadığını söyler hep. Teşhis olsa bile, tedavinin klasik yöntemlerle olmasına da biraz kuşku ile bakıyorum…

Sağlık sektörünün bugün izlediği yol, insanların özellikle son yıllarını büyük bir eziyete dönüştürmekte (aslında hastaneye yolumuz düştüğünde çok sayıda genç hasta da görüyoruz ne yazık ki), devletlerin üstüne de korkunç bir mali yük yüklemekte. Durum böyle iken, konunun; bireysel düzeyde de, kurumsal düzeyde de yeterince irdelenmiyor olmasını büyük bir hayretle karşılıyorum. Yazımın başında da belirttiğim gibi, sorgulamayı elden bırakmadan, Osman Müftüoğlu, Yavuz Dizdar, Ahmet Rasim Küçükusta gibi, farklı şeyler anlatanlara kulak vermek gerektiğini düşünüyorum. Zaten kısa olan hayatlarımızın; başının da, ortasının da, son bölümünün de olabildiğince sağlıklı geçmesini hepimiz isteriz…

 

Yazarın Diğer Yazıları
30.08.2022 12:26
27.11.2023 11:42
09.05.2023 12:07
22.07.2024 13:21
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.