<>.theiaStickySidebar:after {content: ""; display: table; clear: both;}
yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

RAMAZANA DAİR NOTLAR 4

05.03.2025 14:33
0
A+
A-

SABRET VE KAZAN

-Anne hiçbir şey yemiyor mu oruçlu olan?

-Evet kızım.

-Çikolata bile mi?

Herkesin bir zaafı vardır. Çikolatayı çok seven bir çocuk oruç tutmaya başlayınca nefsini en çok onunla terbiye etmek zorundadır. Bir diğeri bir başka hususta! Genci ayrı, yaşlısı ayrı, evlisi ayrı, bekarı ayrı..

Oruç ibadetinde bu nefis terbiyesi zirveye çıkmalıdır. Çünkü bu ibadetimizde sadece midemize sınır koymayız. Tüm azalarımızla Ramazan’a layık bir oruç ifa edebilmek için teyakkuzda oluruz. Dilimiz, gözümüz, kulağımız, kalbimiz, elimiz ve ayağımız kısaca tüm varlığımız ile af ve mağfiret ayına yaraşır hal, tutum ve davranışlar içerisinde olmaya çalışırız.

Çünkü çeldiriciler, kaydırıcılar çevremizden daha çok içimizden saldırı halindedir. En basit şeye öfkelenen, sesini yükselten, kırıp döken insanlara neden böyle tepkiler verdikleri sorulduğunda “kan şekerim düştü!” gibi bir sebebe sığınırlar. Bu evet bazıları için sağlık noktasında bir sonuçtur. Ancak çoğunlukla da benlik noktasındaki zaafiyetlerin dışa vurumudur. Çünkü Sevgili Peygamberimiz (s.a.)’in: “Oruç tutunuz ki sıhhat bulasınız” (Taberânî, M. Evsat, 8174.)  diye bildirdiği orucun bedenî anlamda bir sıhhat vesilesi olduğu gerçeğini günümüzde modern tıp da kabul etmektedir. Bunun yanında sağlığı el vermeyenin oruç tutması da şart değildir.

O halde kan şekerini yükselten daha çok açlık değil öfke kontrolünü sağlayamama oluyor. Sinirlendiğinde, gıybet ayağına kadar geldiğinde diline hâkim olan, dilini kötü kelam ve gıybet ile değil Kur’ân‘la, zikirle meşgul eden kimse orucun hakkını veriyor demektir.  Aynı şekilde kulağını dedikodu, kötü ve çirkin sözleri dinlemekten, elini harama el uzatmaktan, ölçüde ve tartıda hile yapmaktan, ayağını dalalet üzere yürümekten koruyan ve bu konularda kendisine vesvese verip kışkırtan nefsine karşı sabreden Reyyan cennetlerini kazanacaktır.   Çünkü Yüce Rabbimiz: “Oruç tutan kimse; yemesini, içmesini ve her türlü bedenî zevkini sadece benim rızâmı kazanmak için bırakmıştır. Bu sebeple onun ödülünü de ben vereceğim”  (Müslim, Sıyâm,164) diye buyurarak oruç ehlinin en müstesna mükafata vasıl olacağını bildirmiştir.  Burada şunu net görmekteyiz ki Rabbimiz bizden ne istiyorsa yine bizim için istiyor. Tuttuğumuzda bir yanda bedeni menfaatimizin  bulunacağı orucumuzu O’na layık hale getirdiğimizde de sonsuz ve en özel mükafata kavuşacağımızı bildiriyor.

Her işte faydasına olan şeylere meyl eden insan oğlu ne yazık ki ebedi alemdeki menfaatleri için aynı bilinçli tutumu sergileyemiyor. Geçici dünya menfaati için iki dünyada saadet fırsatını kaçırıyor. Buna da çoğunlukla yanlış mecra ve kişilerin yanlış rehberliklerini kabul ettiği için yaşıyor. Oysa ki Rabbimiz bizlere şöyle bir öğütte bulunuyor: “Rızâsını dileyerek sabah akşam rablerine dua edenlerle olmak için elinden gelen çabayı göster. Dünya hayatının çekiciliğine meylederek gözlerini onlardan çevirme! Bizi anmaktan kalbini gafil kıldığımız, kötü arzularına uymuş ve işi gücü aşırılık olan kimseye boyun eğme! (Kehf 28)

Sabreden ve salih amel işleyen yani orucunu güzellikler ile donatan, ibadetine ve Ramazana yakışmayacak fiillerden uzak duran ve kendisini bu tür kötülüklere çağıranlara da “Ben oruçluyum”  diyerek kavga ve dedikodu ortamından ve gıybetten uzak duranlara ne mutlu!

 

Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2023 16:32
02.12.2021 13:28
16.11.2022 14:24
16.12.2021 13:39
10.02.2022 14:55
Yorumlar

Δ

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.