Yıllar önce Yalova’nın gündemine gelen en ciddi konular bile geçen süre içinde sulandırıldı, unutturuldu ve çöpe atıldı.
Kompozit vadisinin kurulması ve Kompozit İhtisas OSB’nin yaşam bulması, 11 yıl önce başlayan bir hayal, bir özlemdi; ancak olmadı.
Yerel yönetimler vizyon ortaya koyamadı, yatırım sahiplerini yönlendiremedi, teşvik edemedi. Verilen sözler birer birer çöpe atıldı.
Kompozit Vadisi ve Kompozit İhtisas OSB Yalova’nın hayaliydi ancak..
UNUTTUK GİTTİ!
Tarih: 14 Haziran 2010 Pazartesi. Bundan 11 yıl önce HABERCİ’nin 1. sayfasında manşet: DÖNÜM NOKTASI! Haberin konusu; AKSA’nın üretimine başladığı karbon elyaf ham maddesi ile birlikte kompozit sektöründe yaşanacak gelişmeler ve bu gelişmelere bağlı olarak Yalova Üniversitesi’ne bir çağrıda bulunuyor, kompozit alanında eğitim verecek bölümler açılmasını öneriyoruz. Aynı sayfanın altında, ‘YA ŞİMDİ YA HİÇ!’ başlığı ile dönemin AKSA Genel Müdürü Mustafa Yılmaz’a sesleniyor ve Yalova’da bir ‘kompozit vadisi’ kurulması noktasında girişimlerin başlatılmasını talep ediyoruz.
HABERCİ’nin yayını üzerine AKSA Genel Müdürü Mustafa Yılmaz, Yalovalı yatırımcılara seslenerek kompozit alanında projeler geliştirilmesini istiyor ve bu haber de yine Yılmaz’ın ağzından 28 Haziran 2010 Pazartesi tarihinde ‘PARTNERİNİZİ SEÇİN!’ başlığı ile manşetten veriliyor.
26 Aralık 2011 Pazartesi tarihli HABERCİ’nin manşet başlığı: 5 YILDA 1 MİLYAR DOLARIN ADRESİ YALOVA! ‘Geleceğin malzemesi karbon elyaf kompozitleri’ ara başlığı ile yayınlanan haberde dönemin AKKÖK Şirketler Grubu CEO’su ve AKSA Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Berkman’ın konuya ilişkin açıklamaları ve çarpıcı tespitleri yer alıyor. Berkman, dev yatırımın Yalova’dan şekilleneceğini ifade ile 5 yıl içinde 1 milyar dolar tutarında yatırım öngördüklerini açıklıyor.
Tarih: 2 Ocak 2012. Bu defa dönemin YTSO Başkanı Celal Özel’in açıklamaları var. Radikal kararlar alınması gerektiğinin altını çizen Özel, Kompozit İhtisas OSB kurulmasının Yalova için altın fırsat olacağına vurgu yapıyor ve “Hayalimizdeki Yalova’yı oluşturmak için şimdiden çok çalışmamız gerekiyor” şeklinde konuşuyor.
5 Ağustos 2014 Salı tarihli HABERCİ’nin manşet başlığı şöyle: YALOVA’YI KURTARACAK YATIRIM: KOMPOZİT OSB. Haberci, sektörün Yalova’daki gelişimini ve yatırım bütçesini dikkate alarak şehrin yerel yönetimlerine sesleniyor, bir ekonomi politikası planlanmasını ve bu anlamda karbon elyaf üretimine bağlı olarak kompozit alanında vakit kaybedilmeden somut adımlar atılması gerektiğini vurguluyor.
24 Kasım 2014 Pazartesi tarihli HABERCİ’nin manşet başlığı ise şöyle: ALTIN FIRSAT. ANCAK! 4 Aralık’ta Taşköprü’de yapılacak ÇED toplantısı öncesi bir kez daha Yalova kamuoyuna seslenen HABERCİ, karbon elyaf hammaddesi üretimine yönelik yatırımların 4 yıl önce Dow&Aksa işbirliği ile başladığını, şirket yöneticilerinin Yalova’da bu alanda izlenmesi gereken yol haritasına yönelik periyodik aralıklarla Yalova kamuoyunu bilgilendirdiğini ancak aradan geçen süre içinde somut bir adım atılmadığını vurguluyor. Yalova’nın yerel sermayesi ve yerel müteşebbisinin oluşan pastadan hak ettiği payı alması gerektiğinin altını çiziyoruz ve bu anlamda bir kez daha Yalova’nın yerel yönetimlerine, siyasilerine ve STK’larına çağrıda bulunuyoruz.
4 Aralık 2014 Perşembe tarihli HABERCİ’nin manşetinde bir kez daha kompozit sektörü ve buna bağlı olarak verilen ancak tutulamayan sözler var.
………………………
Sonuç olarak; aradan yaklaşık 11 yıl geçti ve 2010’da ilk adımları atılan sonrasında Aksa&Dow işbirliği ile gelişen ve DowAksa’nın kurulması ile şekillenen karbon elyaf hammaddesi üretimi devam ederken, buna bağlı kompozit sektörünün gelişmesi, bu alanda bir ihtisas OSB kurulması konuları hayal olmaktan öteye gidemedi. Zira, Yalova’da başlatılan hiçbir projenin sonuçlandırılamaması, dönemsel gelişmelerin rafa kaldırılması ve unutturulmaya çalışılması gibi bir hastalık var ve Yalova ekonomisi bu ciddiyetsizlik yüzünden bir türlü eşik atlayamadı, gelişme kaydedemedi. Sadece kompozit OSB’nin kurulması noktasında değil; tersane yatırımlarının Yalova’ya entegrasyonu, turizm alanında ön görülen ancak gerçekleşmeyen gelişmeler, devlet ve özel sektör destekli sözü verilen yatırımlar. Hemen hemen tamamı rafa kalkmış turumda, şehir ekonomisi sadece Arap göçüne yönelik arsa-arazi ve daire satışlarında yaşanan hareketliliğe bağlı dönemsel gelişmelere tanıklık ediyor, hepsi o kadar.
