<>.theiaStickySidebar:after {content: ""; display: table; clear: both;}
yalovahabercihabergazetegündemgüncelson dakikaenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpak parti
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Medeniyetler

12.03.2025 15:27
0
A+
A-

Hindistan, dünyanın geri kalanıyla kıyaslandığında çok daha özgür bir coğrafya olmuştur. Çin ise okur-yazarlığın ve bilgililiğin çok değer ve rağbet gördüğü bir coğrafya olmuştur. Bu iki olumlu özellik eğer aynı medeniyette bulunabilirse o zaman bir nevi Atlantis Medeniyeti elde edilmiş olur. Çünkü özgür ortam yeniliklerin ve parlak fikirlerin doğabileceği zemini hazırlarken, okur-yazarlık ve bilgililiğin değer görmesi ise daha fazla kimseyi üretmeye ve doğurtmaya teşvik edecektir. Zaten Avrupalılar, Asya için ‘Öğretmen olarak gittik, öğrenci olarak döndük’ dememişler midir? Her ne kadar sömürge olmuş olsa da Hindistan, daha dibe vurmuş olduğu 19. Yüzyılda dahi batılı mütefekkir ve münevverleri kendine mürid yapıyordu; Çin ise Batı’nın dominant güç olmasının sırrı olan Kağıt, Barut, Pusula ve Matbaa teknolojilerinin anavatanı değil midir?

Avrupa, Roma’dan sonra yerle yeksan olmuş ve ancak Karolenj Rönesansından itibaren ayağa kalkabilmeye başlamıştır; Amerika kıtasını eski dünya salgın hastalıklarının mahvetmesi ise Avrupa’nın başarısı olmayıp tamamen kelimelerin yetersiz kalacağı ölçüde talihli olmasından kaynaklıdır; aksi takdirde İnkalar ve Aztekler gibi medeniyetler en fazla 50 yıl gibi bir sürede Gemicilik, Karabarut ve Çelik gibisinden sözde istilacılara avantaj sağladığı söylenen teknolojileri elde edemeyecekler miydi?

Çin tarihini en azından milattan önce 2. Binyıldaki Shang hanedanına kadar götürebiliriz; sonrasında da bir daha asla tamamen yıkılmamışlardır. Hindistan’ın tarihini ise yazısını çözmek istemedikleri İndüs Uygarlığına kadar götürmek zorundayız. Aryan istilaları ise gerçekten yerle yeksan etmiş olsa dahi bu tarihten sonra bir daha asla tamamen yerle yeksan olmadığı; hatta felsefi anlamda istilacıları ya imha ettiği veya yuttuğu ve dönüştürdüğü gerçekleri ile karşı karşıya olduğumuzu inkar edemeyiz!

Son birkaç yüzyılın Afrikası ise bana sorarsanız tıpkı Teutoburg Ormanı Savaşı ile Roma’yı önce mağlup eden ve ilerleyen yüzyıllarda da tamamen istila eden Cermen Kavimlerine çok benzemektedir. Senegal, Nijerya, Kenya, Kongo, Botswana gibi yerleri bugün küçümsüyor olabiliriz ama bugün Almanya, İsveç, İzlanda gibi yerleri küçümseyebiliyor muyuz?

Zaten bir yol kazasına uğramaz ise insanoğlu, bundan sonra; Hindistan, Çin, Avrupa, Amerika, Afrika gibi yerleri değil; Ay, Mars ve Satürn; hatta belki Alpha Centauri, Omega Centauri ve Andromeda’dan dahi çok daha uzak yerleri konuşuyor olacağız. Bugün dünyanın öbür ucuyla görüntülü konuşabiliyor ve aktarmaları dahi eklediğinizde en fazla 3-4 günde dünyanın en uzak yerine dahi varabiliyoruz ama Mars ile dahi iletişim 40 dakika gecikme ile oluyor; siz birde güneş ışığının varmasının 5.5 saat sürdüğü Plüton’u düşünün… Aslında geçmişte İstanbul’dan Konya’ya gitmek dahi günlerce sürebilecek bir yolculuktu; Marco Polo’nun Çin’e varması ne kadar sürmüştü sizce? Kolomb’un ardından Amerika kıtası kolonilerine yapılan deniz seferleri de tıpkı yakın geleceğin uzay seferleri gibi olmayacak mıdır? Gerçi insanoğlu yol kazasına uğramazsa gene ilerlemeye devam edeceğiz ve eskiden 1 yıl sürüp bugün 3 günde varılan mesafeler misali belki milyon, milyar, hatta trilyon, katrilyon ışık yılı mesafelere günübirlik geziler dahi yapılabilecek…

Tarih ilerlemeye devam edecek; bizimle ya da bizsiz…

 

Yazarın Diğer Yazıları
09.02.2023 16:00
08.11.2023 14:46
02.01.2023 17:49
11.12.2024 18:12
Yorumlar

Δ

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.