Allah’ın adıyla gelen,
Bin aydan hayırlıdır inen,
Rabbimden kuluna bildirilen,
Leyle’-i Kadir’dir bu gece.
Kur’an hayatımızı sarsın,
Bizden hiç ayrılmasın,
Her an aklımızda kalsın,
Leyle-i Kadir’dir bu gece.
Tebessüm olsun yüzümüzde,
Merhamet olsun özümüzde,
Gözyaşı bulunsun gözümüzde,
Leyle-i Kadir’dir bu gece.
Bulunsun dilimizde zikir,
Kalmasın yanlış bir fikir,
Temizlensin kalbimizden kir,
Leyle-i Kadir’dir bu gece.
Kavuştuysan bu geceye,
Koy başını secdeye,
Sana gelen en büyük hediye,
Leyle-i Kadir’dir bu gece.
Düşünüp tefekküre dalasın,
Bu gecenin kıymetini bilesin,
Razı olduğu kulluğa eresin,
İndi Kur’an bu gece,
Rabbinle olasın her gece.
SEVGİLİ DOSTUM
Yazım yayına girdiğinde bayram bile bitmiş olacak, biliyorum. Fakat Necip Fazıl üstadın çok güzel bir dizesini kaleme almadan geçemedim. Namaz kıldıktan sonra, oruç tuttuktan sonra, hac geldikten sonra başlar sözüne bende, kıymeti bilinen her gece kadir gecesi olsun.
Bu son günlerinin içinde, bin aydan daha hayırlı Leyle-i Kadir gizli. Bu yüzden peygamber efendimiz, Ramazan’ı şerifin son on gününü itikâfta yani dünya ile alakasını keser, mescide geçirirdi. Bu imkâna sahip olan Müslümanlar da, bu sünneti yerine getirerek, Leyle-i Kadir gecesini ihya edebilirler. Bu imkâna sahip olamayan, çalışan üreten insanlığa hizmet eden, Müslümanlar da Ramazan’ı Şerif’in son on gününü, daha dikkatli yaşayarak, gündüzleri sabırlı metanetli gönül kırmadan, geceleri ise kendisine değer veren, Müslüman olarak dünyaya getiren Allah’a şükreden bir kul olarak, bayrama ulaşmanın mutluluğunu yakalayabilirler. Leyle-i kadir kurtuluşun, Allah ile irtibat kuruluşun, adeta yeniden doğuşun gecesidir. İçimizden birini seçip, onu en güvenilir, en ahlaklı, en faziletli, kâinatın efendisi, son elçi olarak bize sunduğu, bizimle irtibat kurduğu, bir gecedir, bu gece. Bu gece olmasaydı, hep karanlıkta kalacak, güneş asla doğmayacaktı.
Leyle-i kadir, Allah’ın bize değer vermesinin, mağfiret etmesinin, merhamet etmesinin, acımasının, bizi kul olarak görmesinin gecesidir. Kutlu peygambere uyup, Kur’an’a sarıldığımız takdirde, şerefleneceğimiz, aksi takdirde her şeyimizi kaybedeceğimizin bildirildiği gecedir. İnsan olarak doğup insan kalmanın, imtihanda olmanın, düşünüp tutmak için, fırsat olan bir gecedir Leyle-i Kadir. Belki bir daha ulaşamayız diye, kıymet bilmenin, gönderdiği kitaba uymanın, günahlardan kurtulmanın, tövbe kapısında son çıkıştır belki Leyle-i Kadir.
Bin bir zahmetle bu dini bize ulaştıran, başta peygamber efendimiz olmak üzere, ona uyarak bu kutlu davayı bize kadar taşıyan, günahıyla sevabıyla tüm geçmişlerimize rahmet okumanın adıdır Leyle-i Kadir. Şu an yanımızda bulunan ya da uzakta olan, tüm sevdiklerimizi, emeği geçenleri, bize hizmet edenleri, unutmamak onlara hayır dua ve gönül almaktır, Leyle-i Kadir. Kibirden, hasetten, gıybetten, fitneden uzak durmak, affetmek, merhamet taşımak, helalleşmek, bağışlamaktır, Leyle-i Kadir.
Çünkü Kur’an’da bunların yazdığını bilmek, bildirdiği için Allah’a teşekkür etmek, dininin kıymetini bilmek, kendinden sonra gelecek nesillere yaşayarak bildirmektir, Leyle-i Kadir.
Kimse dinlemiyor demenin şirk olduğunu bilmek, çok yaşayıp az konuşup sevgi ile yaklaşıp davet etmek, secdeye iki damla gözyaşı döküp Allah’a havale edip sabırla yola devam etmektir. Leyle-i Kadir. Bir de İslam medeniyetini, onu bize kadar ulaştıran, geçmişimizden gelecek nesillere taşımaktır Leyle-i Kadir.