Koşuşturan Çağlar

Şu anda içinde bulunduğumuz global teknolıji devrimi ve büyük güçler arasındaki teknoloji yarışları hiç öngörülemeyecek bir biçime evrilebilir! Dünyanın genelindeki ‘İşe yaramaz yiyici’ olarak görülen sıradan insanların lehine olması temennimizdir; gerçi en kötü senaryoda dahi o kadar da kaybedecek şeyi yok dünyanın ‘İşe yaramaz yiyici’ olarak görülen sıradan insanlarının…

Teknoloji anlamında Pandora’nın gittikçe daha fazla kutusu olmaya başladı ve onlardan biri illaki; ama isteyerek, ama kazara açılacaktır! Bilgisayarlara hükmedebilseler, 300 IQ’luk süper askerlere hükmedemezler; ona da hükmedebilseler, ikisinin arası diyebileceğimiz imal edilmekte olan laboratuar yapımı organik beyinler var; hadi o da olmadı aklımıza dahi getiremeyecğimiz bir kaza sonucu kimbilir neler olur; ve bunun sonu da yok!

Teknolojik Tekilliğin gerçekleşmemesi için insanoğlunu taş devrine kadar geri götürecek bir yol kazası olması gerekiyor! Kıyametin kopacağı kehanetleri ise belki 2500-3000 yıldır dolaşıyor… Tekno dinler mi çıkacak; yoksa hayatların ve değerlerin endüstrileşmiş ve makinalaşmış oluşuna korkunç bir tiksinme ve nefretin sonucu olarak müthiş bir ortaçağ nostaljisi mi?

İnternet, sosyal medya, podcastler ve yapay zeka gibisinden şeyler bilgiye erişimi hem çok ucuzlattı, hem de çok kolaylaştırdı ve bu da yeni nesillerin çok daha zeki ve bilgili olacakları anlamına geliyor! Hazır elde edilen bilginin tembelleştireceği söylense de, bir kişide biriken toplam bilgi çok daha fazla olacak ve bilgi biriken kişilerin beyinleri ve zihinleri de illaki, ama öyle ama böyle müthiş gıdıklanır! Bilinçli zihinleri çalışmasa, bilinçaltları ve bilinçdışları bir fabrika gibi çalışacak; bu proseslerin yarattığı akıl küpleri ise Lysenko’dan Shang Yang’a kadar daha önce belki asla ulaşamayacakları neleri neleri bütün insanlığın dört bir yanına taşıyacaklar!

Trofim Lysenko, kitaplarını çiftçilere dağıtırmış ki onlar okuyarak kendi tezlerini üretsinler! İşte tam da bunun çağı geldi! Global sistem elbette ki Vatandaş Bilimini istemez çünkü bilimin tekellerinden çıkmasının tek kaybedeni onlar olacak!

ABD’de kölelere okuma-yazma öğretmek yasaktı çünkü okurlar ve öğrenirlerse zihinleri köle olmaktan kurtulacaktı! Şu anda ise dünyanın elektriği ve tuvaleti dahi olmayan kenar mahallelerinde ve izbe yerlerindeki köylerde gitgide; hem nicelik, hem de nitelik anlamında daha fazla akıl küpü var ve bunların katlanmasının önüne ancak insanoğlunun taş devrine geri dönmesi neden olabilir! Aslında öyle bir döneme dönsek dahi; hem nicelik, hem nitelik anlamında ne kadar çok akıl küpümüz varsa o kadar şanslıyız ve şansımız var demektir!

Uzay filmlerinde gördüğümüz çağlara geliyoruz! Yolculuk başladı bile…