BIST 100
11.189,50 1,65%
DOLAR
42,5545 -0,04%
EURO
49,5644 -0,01%
GRAM ALTIN
5.734,20 -0,05%
FAİZ
38,09 0,29%
GÜMÜŞ GRAM
79,61 0,05%
BITCOIN
90.875,00 -0,50%
GBP/TRY
56,7082 -0,07%
EUR/USD
1,1637 0,00%
BRENT
62,51 -1,95%
ÇEYREK ALTIN
9.375,42 -0,05%

‘ELEŞTİRİ ÜRETMİYOR ÇÖZÜM SUNUYORUZ’

özdemir

Yüksek enflasyon ortamında çalışanların sadece geçinebilmek değil, insanca ve onurlu bir yaşam sürme hakkı istediğini vurgulayan Özdemir, “Biz Anahtar Parti olarak bu krizde sadece eleştiri üretmiyor çözüm de sunuyoruz” dedi..

 

Haber / Zeynep TAŞTAN

Anahtar Parti Yalova İl Başkanı Hüseyin Özdemir, kamu işçilerine yönelik toplu sözleşme süreciyle ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu. İçinde bulunduğumuz yüksek enflasyon ortamında çalışanların sadece geçinebilmek değil, insanca ve onurlu bir yaşam sürme hakkı istediğini vurgulayan Özdemir, “Biz Anahtar Parti olarak bu krizde sadece eleştiri üretmiyor çözüm de sunuyoruz” dedi. Özdemir, yaptığı değerlendirmede toplumun emek veren kesiminin alın terinin karşılığını alamadığı bir düzende sadece yoksulluğun değil, toplumsal güvenin ve barışın da zarar gördüğünü ifade ederek, bu durumun sürdürülemez olduğunu söyledi. Mevcut hükümetin kamu işçilerine sunduğu tekliflerin beklentileri karşılamaktan uzak olduğunu belirten Özdemir, tekliflerin hem ekonomik gerçeklikten hem de sosyal adaletten kopuk olduğunu dile getirdi.

KRİZ DERİNLEŞİYOR..

Türkiye’de 17 milyondan fazla işçi bulunduğunu ve bunların sadece yüzde 14. sendika üyesi olduğunu hatırlatan Özdemir, kamu işçilerinin büyük çoğunluğunu taşerondan kadroya geçen, düşük eğitim seviyesine sahip ve ağır işlerde çalışan emekçilerin oluşturduğunu söyledi. TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ’in en düşük net maaşın 72 bin TL’ye çıkarılmasını talep ettiğini, buna karşılık hükümetin sırasıyla yüzde 16, yüzde 8, ardından yüzde 17 ve yüzde 10 zam teklif ettiğini, sonraki dönemlerde ise sadece enflasyon oranında artış öngördüğünü belirtti. Bu teklifin kamu çalışanlarının hayat pahalılığı karşısında ezilmesini önlemediğini, aksine krizi daha da derinleştirdiğini ifade etti.

‘ENFLASYON ARTTIRILMASI ZORUNLULUK’..

Anahtar Parti olarak çözüm önerilerinin slogan değil, bilimsel verilere dayalı olduğunu söyleyen Özdemir, bu anlayışla dört temel alanda kapsamlı bir dönüşüm hedeflediklerini belirtti. Ücretlerin belirlenmesinde sadece TÜFE’ye değil, aynı zamanda emek verimliliğine dayalı bir modelin esas alınması gerektiğini savundu. “Reel ücret artışları enflasyonun altında kaldığı sürece kapsayıcı büyümeden söz edilemez. Ortalama ücretlerin en azından verimlilik artışı ve hedef enflasyon kadar artırılması artık bir zorunluluktur” diyen Özdemir, bu modelin hem emeğin değerini koruyacağını hem de sosyal adaleti güçlendireceğini ifade etti. Son yıllarda düşük eğitim düzeyine sahip çalışanların reel gelir artışının, yüksek eğitimli bireylerden daha fazla olduğunu belirten Özdemir, bu durumun eğitim sistemine duyulan güveni sarstığını söyledi. Üniversite mezunlarının gelirlerinin artmaması, topluma okumanın ve uzmanlaşmanın bir karşılığı olmadığı algısını yerleştirdiğini belirtti. Bu da emeğin niteliğini teşvik etmeyen, tersine cezalandıran bir sistemin oluşmasına neden oluyor. Özdemir, bu nedenle eğitim düzeyine uygun ücret politikalarının yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. Sektörel gelir dağılımındaki dengesizliklere de dikkat çeken Özdemir, inşaat ve tarım sektöründe reel gelir artışlarının daha yüksek, hizmet sektöründe ise düşük olduğunu belirtti. Bu dengesizliklerin emek göçünü artırdığını, sektörler arası dengeyi ve üretkenliği bozduğunu dile getirdi. Ekonomik büyümenin sağlıklı ilerlemesi için ücretlerin sektörel verimlilikle uyumlu hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.

KARARLI ADIMLAR ATILMALI..

Sadece maaş artışlarının yeterli olmadığını, aynı zamanda sosyal haklar açısından da kapsamlı bir dönüşüm gerektiğini ifade eden Özdemir, güvenceli istihdam ve kayıt dışılıkla mücadele için kararlı adımlar atılması gerektiğini söyledi. İnsanca bir yaşam için iş güvencesi, sendikal haklar, sağlıklı bir çalışma ortamı ve sosyal desteklerin önemine işaret eden Özdemir, Anahtar Parti olarak aylık 7.500 TL sosyal destek, 2.500 TL aile yardımı, 250 TL çocuk yardımı ile yemek, giyim, doğum ve evlilik gibi destek kalemlerinin kalıcı hale getirilmesini önerdiklerini belirtti.

‘EMEĞİN HAKKI TESLİM EDİLMELİ’..

Açıklamasını “Zahmet nimet dengesi kurulmadan, emeğin hakkı teslim edilmeden kalkınmadan söz edemeyiz” sözleriyle sürdüren Özdemir, Türkiye’de ücret ve verimlilik makasının OECD ülkelerine kıyasla giderek açıldığını, bu fark kapanmadan ekonomik dengelerin de kurulamayacağını ifade etti. “AK Parti yönetimi, ‘rasyonel kulvara dönüyoruz’ diyerek halkı iki yıldır sistemli biçimde yoksullaştırdı. Biz bu kulvarın yönünü topyekûn refaha çeviriyoruz. Emekçinin alın teri bu ülkenin geleceğidir” diyerek sözlerini tamamladı.

 

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.
Yeni bir yorum göndermek için 60 saniye beklemelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?